“Kaliteli tatilin bedeli olur…”

“Kaliteli tatilin

bedeli olur…”

 

Necdet B.SİVASLI

 

 

Bodrum’da bir otelin Genel Müdürü anlatıyor:

“Her şey dahil sistem çalışıyoruz. Konuklarımız her şeyin mükemmel olmasını bekliyor ve istiyor. Sistemi değiştirmedik. Kaliteden ödün vermiyoruz. Ancak yeme-içmeye sürekli zam geliyor. Kaliteden ödün vermeyecekseniz bunu maliyetlere yansıtıyorsunuz. O zaman kaliteli bir tatil isteniyorsa bunun da bir bedeli olacaktır. Şunu da ekleyelim: Maliyetler tahmin edilemiyor.”

Muğla’nın Bodrum ilçesi turizm sezonunu kapatmaya hazırlanıyor. Resmi olarak kasım ayının ilk haftası itibariyle sona eren sezon, bu sene iniş çıkışlı bir grafik sergiledi.

Bu sene için 1,5 milyon turist hedefleyen Bodrum, bu rakama yaklaşsa da hedefleri tutturamadı.

iVerilere göre, bu sene hava yolu ile Bodrum’a gelen turist sayısı, geçtiğimiz yıla kıyasla yüzde 5 oranında düşerken deniz yolu ile gelen turist sayısında ise yüze 20 oranında artış yaşandı. Turizmcilere göre, hedeflenen turist sayısı tutturulamasa da döviz getirilerinde artış yaşandı. Turizmciler, bu durumu Avrupalı ve nitelikli turistlerin ziyaretine bağlıyor.

Sezon sonu değerlendirmesinde bulunan Bodrum Otelciler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Faruk Dengiz,’in açıklamaları şöyle:

“Hedefi tutturamadık. Bunun da birçok nedeni var. Her ne kadar beli sayıda yabancı turist gelse de kişi başı döviz getirisi bu sezon arttı. Bizce; ‘en pahalı oda boş değil, en pahalı oda dolu oda’ demektir. Bizde oteli tam doldurduğunuzda, ‘kar getirir’ anlayışı var. Bu anlayış yanlış. Mevcut süreçte artık otelin dolu olması, para kazanacağınız anlamına gelmiyor.  O yüzden otelciler olarak beli bir sayıda doluluk oranını yakalayıp fiyatı çok aşağıya çekmeden kar sağlamak istiyoruz. Bu sene hedefimiz, bu oldu. Hava yolu ile elde edilen verilere göre, bu sene geçtiğimiz yıllara göre yüzde 5’lik düşüş yaşandı. Deniz yoluyla gelen yabancı turistlerin sayısında ise artış oldu”

Dengiz, strateji olarak belli bir oranı yakaladıktan sonra operasyon sürecine ağırlık verdiklerini ve bu sayede döviz artışı sağladıklarını söyledi.

Bodrum’daki otellerin pahalı olduğu eleştirisine de yanıt veren Başkan Dengiz, “Biz pahalı değiliz. Hizmet kalite dengesine göre odalarımız fiyatlandırılıyor. Verdiğimiz hizmetin bedeli olarak artışlar meydana geliyor. Mesela başka bir şehirdeki otel, 4 çeşit peynir koyarken bizde 10 çeşit oluyor. Verdiğimiz hizmet kesintisiz oluyor. Konukların konforu için özel önemler bile alınıyor. Karşılamadan tutalım da odaya kadar birçok kalemde hizmet veriyoruz. Kaliteli bir tatilin maliyeti olur” şeklinde konuştu.

Bodrum Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Sabahattin Duman, bu yılki sezonun çok geç normale döndüğünü belirtti. Kendisini dinleyelim:

 “Haziran sonu Kurban Bayramı’nı bile yüzde 50 dolulukla karşılayan tesisler oldu. İç pazar sezonun ilk yarısını kurtarırdı ama bu yıl, bu olmadı. 15-20 Temmuz aralığında tüm tesisler doluluğu yakaladı. Okulların açılmasıyla başlayan talep daralması sonucu birçok tesis, eylül sonu sezonu kapattı. Özetle turizmci 2 aylık tam dolulukla bir yılı kurtarmaya çalıştı. Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre, eylül sonu Bodrum Havaalanı’na yabancı gelişlerinin 882 bin 568 kişiden 846 bin 454 kişiye gerilediği görünüyor. Liman girişlerinde ise 190 bin kişiden 231 bin kişiye yükseldiği görülüyor. Toplam talepte büyük bir azalma olmadı. Fakat turistlerin ciddi bir kısmı Airbnb benzeri kanallarla villa ve rezidans kiralama yoluna gidince otellerde talep azalması yaşandı .Avrupa merkezli turistler Bodrum’a yoğun ilgi gösteriyor. Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle 2 yıldır bu ülkelerin pazar hakimiyeti sona erdi. Bu yıl İngiltere, Almanya ve Polonya ağırlıklı bir turizm hareketi söz konusu. Rus vatandaşları daha çok villa ve rezidans benzeri uzun süreli konaklamaları tercih ettiler. 2023 geneline bakacak olursak asıl sıkıntı, maliyetlerin tahmin edilememesi. Hükümetin hiç hesapta yokken eklediği yüzde 2 KDV artışı ve beklendiği halde tüketiciye yansıtılamayan yüzde 2 konaklama vergisi, bize ek maliyet olarak yansıdı. Bir sonraki yıl için fiyat belirlerken otelcinin göbeği çatlıyor. Bir yandan iç pazar maliyetlerinin tahmin edilemezliği, asgari ücret belirsizliği, bir yandan vergi artışları, Euro bölgesindeki enflasyon ve euro’nun reel değerindeki düşüşü… Bu sarmalı çözen ve sezonu sağlıklı bir şekilde bitiren otelciye madalya vermeliyiz”