Gereksiz şeyleri tartışmak !

 

 

 

GEREKSİZ ŞEYLERİ TARTIŞMAK!

 

Her seçim öncesi veya sonrasında tartışmalara yol açan anayasa konusu, iktidar tarafından,
yine gündemine taşınmak isteniyor bezgin ülkemin.

Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını hiçe sayan, dahası böyle bir kuruma gereksinim
olmadığını dillendiren (kamaradaki) ittifak üyelerinin diğer seçenekleri de mutlaka; duruma
göre şekillenen beka konuları gibi, hazır halde bekliyordur çekmecelerde…

Tramvaya benzetilen demokrasiyi -çoğunlukçu anlayışa dayanarak- dilediği gibi kullananların
çiğnedikleri anayasayı “fiili duruma uydurmaları” yüzünden ödenen ve de yıllarca ödenecek
olan bedelse şayet mutsuzluğumuzun nedeni, mevcut rejimle iktidar olmaktır kuşkusuz
toparlanmanın yolu. Aksi halde, özellikle 2018’den itibaren verilen büyük hasarı, son izden
geriye doğru hızla onarmak olası değildir…

Yerel seçimlerde; emeklilerle birlikte, genç kuşağın ana muhalefet partisine olan desteğini
CHP kurum olarak iyi yorumlamalıdır. Yoksulluk sınırından açlık sınırına düşenleri, kırgın
AKP’lileri; diğerleriyle beraber demokrasi ve hukukun üstünlüğünü önceleyen kesimleri de
elbette, destekleri bakımından, iyi analiz etmelidir.

Kendilerini yerel seçimlerde birinci parti yapan yurttaşları CHP, asla hayal kırıklığına
uğratmamalıdır. İvedilikle örneğin, halkın canını yakan konulara yönelmeli ve rotasını uzak
tutmalıdır iktidarın dümen suyundan. İlk adım bakımından, yeni anayasa için görüşme
çağrılarına karşı temkinli davranıp, gereksiz şeyleri tartışmaktan kaçınmak, sanırım hoş
karşılanacaktır seçmen tarafından.

Her kesimden milyonlarca insanın -terleten sancılarla kurgulayıp- gerçekleştirdiği tarihi
zaferden ayrıca taç beklentisi olduğu (özlenen bir iktidar umduğu) asla unutulmamalıdır…
İnsanlar, paramparça olmuş umutların altında eziliyorken, çıkmazlarındaki belli belirsiz bir
ışıkla hareketlendiler. Başka bir deyişle, bir olasılığa beklentileri için inandılar.

Bu satırların yazarı, 11.02.2024 tarihinde kaleme aldığı “Kim Bilir?” adlı makalede: “Genel
seçimlerde, ana muhalefet partisi önderliğinde ittifak kurup, ardından da hiç uğruna birbirine
düşen kimi yöneticilerin sonsuza kadar ayrışma girişimleri (rejimin işleyişi dikkate alındığında)
toparlanması için şans tanımıyor zavallı ülkeye…” diye biten bir paragrafın ardından, umuda
ilişkin terleten kurgusunu şöyle dillendirmişti: “Yukarıdaki fotoğrafa rağmen çoğunluk
seçmenin önümüzdeki yerel seçimlerde -muhalefeti güçlendirme yönündeki- akılcı tutumu
aslında nefes aldırabilir Türkiye’ye…”

Kısacası, seçmenin “yeter artık” deme olasılığına dair kimi düşünceleri zihnimde heyecanla
gezdirip dururken, bir umudu dile getirmiştim. 28.04.2024

Ferruh SİDAR