Bu KİBİRLİLER , hep AKP’ de mi toplandı ?

AKP eski milletvekili Aydın Ünal, Güngören’de belediye başkan yardımcısının kendisine selam vermeyen şoföre tuvalet önünde oturma cezası vermesi üzerine:

“AK Parti’den beklenen öyle çok radikal bir değişiklik filan değil. Torpilli, parazit, liyakatsiz, ehliyetsiz, kifayetsiz, kibirli, çoğu da FETÖ artığı sızma haşerat ile şöyle davanın yükünü omuzlamış ama mahzun kardeşlerimizin yerleri değişse sorun çözülür” diye tweet attı.
Aydın Ünal önemli bir isim, Erdoğan’ın eski metin yazarlarından. Bir dönem Yeni Şafak gazetesinde köşe yazıları yazıyordu, sonra köşesini de bıraktı. Genellikle sessiz, zaman zaman tweetler atıyor. Attığı son tweet de bu.

Türkiye’de, iktidar da muhalefet de bir şeylerin yolunda gitmediğini söylüyor. İktidara göre yolunda gitmeyen şeylerin sorumlusu dış güçler bazen, yerel bazda da muhalefet. İktidar, iktidar olmasının da bir parçası olarak genel olarak daha iyimser bir tablo çizerken; birbirinden aslında hayli farklı parçalardan, gruplardan oluşan muhalefet, ülkenin bayağı kötüye gittiği, hemen hiç bir şeyin iyi olmadığı görüşünde.

Muhalefet tarafına yeni geçen bir grup daha var. Eskiden AKP’de olup, partinin gidişatından memnun olmayanlar. Bu ekibin bir kısmı Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan’ın ayrı ayrı kurduğu yeni partiler içinde faal rol alacak. Bu ekibe göre, AKP son döneme kadar çok başarılı bir iş çıkardı. ancak parti kendi öz kadrolarını kaybetmeye başladıkça aslında kendi ruhunu ve özünü kaybetmeye başladı. Gerçek AKP’lilerin yerini ise, sonradan AKP’li olmuş, dava değil, servet ve makam peşinde koşan yeni kimseler aldı.

Bu yeni muhalif hareketin amacı, sadece AKP seçmeninden oy almaksa, kullandıkları söylem makul görünüyor. Partinin evveliyatını hiç eleştirmeyerek, partinin bugünlere aslında aynı liderle geldiğini hiç zikretmeyerek yapılan bir durum analizi. Partinin temellerine sahip çıkarak partiye sonradan eklemlenenleri eleştirerek, meseleyi onlarda görmek, göstermek bu söylemin önemli bir parçasını oluşturuyor.

Partiye zaman zaman kızsa da Erdoğan’ı çok seven, partiye gönül vermiş ama son zamanlarda darılmış kitle, bu söylemin peşine takılabilir. Ne var ki, eğer amaç, AKP seçmeninin bir kısmını hedeflemektense hedef büyütmek; yeri ve zamanı geldiğinde bir iktidar projeksiyonu ortaya koymaksa, şapkayı öne koyup düşünmekte fayda var.

Özeleştiri vakti geldiğinde ise liste uzun. Uzun listenin bir kısmı için eski AKP’lilerin bahanesi, o dönemde parti içinde aktif olan Gülencilerin marifeti olması. Ne var ki, her günahı ve her yanlışı başkasına yıkarak, kötü yönetimden bunalmış insanları ikna etmek pek mümkün değil.

“Ananı da al git”, “Kadın mı kız mı”, “Kızlı erkekli vapura biniyorlar”, “İki ayyaşın yaptığı anayasa söylemleri” son döneme değil bilakis AKP’nin altın çağına ait.

Soma’da maden felaketi sonrası Somalı maden işçisinin başbakan danışmanı tarafından tekmelenmesi dün olmadı. Sadece iki üç şirketin nasıl oluyorsa tüm ihaleleri kazanması ve bu yatırımlara hazine garantisi verilmesi dünden bugüne olan bir şey değil. Bu iki üç şirket para kazansın diye gerçekleşen iş kazalarının üstünün örtülmesi, tamamlanmamış olan yol, demiryolu projelerinin açılması sonucu insanların kazalarda yaşamını yitirmesi, üç beş senelik olaylar değil.

Cennet gibi kıyılara, bakanlıklar eliyle inşaat izni verilerek talan edilmesi dün olan bir olay değil. Eğitim sistemi bitik, tarım üreticisi kar edemiyor, kimse uzun süreli sanayi yatırımı yapmak istemiyor. Bunlar sadece son bir kaç yılda olan gelişmeler sonucu değil.

Yani başa dönersek, üç beş torpilli gidince tüm sorunlar çözülecek mi; emin miyiz?

NEVŞİN MENGÜ

@nevsinmengu
Kaynak:Diken.com.tr