MHP, Yeni Anayasa’nın

neresinde?…

Necdet Buluz

Parti içinde çok büyük sarsıntılar geçiren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, Yeni Anayasa çalışmaları için partisinin tavrını ortaya koyan söylediği şu sözlerin altını çizelim:

“Ana muhalefet partisinin dışarıda kalması, uzlaşma anlayışına da ters düşer. Gelen olursa masada otururlar, gelmezlerse iktidar artık B planını ortaya koymalıdır. Anayasa’da ne gibi bir değişiklik düşünüyorlarsa bunu ağızlarına sakız edip her tarafta konuşacakları yerde, TBMM’ye getirmelidirler. Referandum yoluyla bu ancak mümkün olabilir. Onun için de 317 milletvekilinin 330’a tamamlanması lazım. Orada tamamlandığı takdirde belirledikleri anayasa veya özledikleri anayasa değişikliğini yapmak için millet huzuruna çıkmış olurlar. İktidar dahi kalksa en son masada oturacak olanlar yine o MHP’nin 3 değerli milletvekilleri olacaktır”

Dikkat edilecek olursa bilmece gibi sözler söyleniyor. Bahçeli, bu açıklamaları ile de bir yerde iktidar Partisi AK Parti’ye yol gösteriyor.

MHP Genel Başkanı Bahçeli, daha açık bir ifade ile AK Parti’ye referandum yolu ile Başkanlık yolunu mu açmak istiyor? Meclis’te 330 milletvekili sağlamanın taahhüdünü mü vermeye çalışıyor?

Çünkü Başkent’teki siyasi analistler Bahçeli’nin bu açıklamaları ile 330 milletvekiline “yeşil ışık” yaktığı yorumlarını yapıyor.

Nitekim Bahçeli’nin bu açıklamaları karşısında Başbakan Davutoğlu da yeni bir açıklama yaptı ve MHP Genel Başkanı’nı daha açık konuşmaya çağırdı. Davutoğlu, “Sayın Bahçeli’nin (AKP kendi önerisini getirsin 330’u bulsun) şeklinde bu yönde bir açıklaması oldu, en azından böyle bir intiba edinilen bir açıklama yaptı. Sayın Bahçeli’nin bizi bir bulmaca çözer gibi onun tutumunu anlamamıza gerek kalmadan açık ve net bir tutum almasını bekliyoruz. Eğer üç parti devam edeceğiz derse biz bu yola devam ederiz” diyor.

Bizim bu noktada söylemek istediklerimiz var:

MHP Genel Başkanı Bahçeli, daha önce yaptığı açıklamalarda PKK’nın siyasi uzantısı HDP ile hiçbir konuda,hiçbir yerde birlikte olmayacağını çok açık ve net ifade etmişti. Bugün, HDP ile aynı masayı paylaşıp, Anayasa çalışmaları içinde olmayı hararetle savunmaya başladı. Buradaki çelişki, öyle ansıyoruz ki bu partiye gönülden bağlı olanları da deninden düşündürmektedir.

Kaldı ki, CHP’nin Anayasa çalışmaları masasından kalkmasına neden olan Anayasa’daki ilk 4 şartın kesin olarak kaldırılmamasından kaynaklanıyor. Bir de Başkanlık sistemine karşı olan CHP’nin “parlamenter sistem”deki kararlığını ortaya koymasından.

Şimdi burada sorulması gerek soru şudur:

MHP, Yeni Anayasa’da ilk 4 şartın kaldırılmasından yana mıdır, değil midir?

Yine MHP, Başkanlık sistemini mi destekliyor, yoksa “parlamenter sistemi” mi?

Yeni Anayasa çalışmalarında MHP’nin ortaya koyduğu ve ısrarcı olduğu bir taslak var mıdır, yok mudur?

AK Parti kendi Anayasası’nı hazırlayıp Meclis’e getirdiğinde MHP, buna “evet” mi, yoksa “hayır” mı diyecektir?

Öncelikle yanıt bekleyen bu soruların açığa kavuşması gerekmiyor mu?

Darbe yasalarının değişmesi gerektiğine, yeni sivil anayasanın yapılmasına kesinlikle karşı değiliz. Böyle bir Anayasa yapılırken de ilk 4 maddenin değişmememsi gerektiği görüşündeyiz. Buna da en fazla sahip çıkması gereken MHP’dir.

Bir başka konu da şudur:

AK Parti kendi Anayasası’nı yaptıktan sonra Meclis’te 330 oyu nasıl bulacak? Bulduğu takdirde bu Anayasa referanduma götürülecek. Referandumda MHP’nin tavrı ne olacak? Bunu da bilmiyoruz.

CHP, bu konularda çok açık ve net tavrını ortaya koyuyor. Kılıçdaroğlu, konu ile ilgili yaptığı açıklamalarda “Darbe yasalarının değişmesi lazım. Anayasa da darbe yasasının bir parçasıdır. Hepsini birlikte ele alacaksak, bu ülkeye birinci sınıf demokrasiyi getireceksek biz hazırız” diyor.

PKK’nın siyasi uzantısı HDP’nin de kendisine göre istekleri var. HDP’liler Anayasa’nın ilk 4 maddesindeki değişikliğe “evet” diyor. “Eyalet Sistemi”ni destekliyor. Daha başka bölücülüğe giden istekleri de var.

HDP adına yapılan açıklamalarda “Bizim taleplerimiz Yeni Anayasa’da kabul görürse Başkanlık sistemini düşünürüz” deniliyor. HDP’nin isteklerinin bölücü terör örgütü PKK’nın istekleri olduğunu burada yinelemeye gerek görmüyoruz.

Bu kurulan tezgâh içinde MHP’nin ne işi olabilir? Asıl düşündürücü olan da bizim için Bahçeli’nin bu tutumu ve davranışı olmaktadır.

MHP’nin Yeni Anayasa için hassasiyetlerinin olduğunu da biliyoruz. Bahçeli daha açık olmalı, bu hassasiyetleri de ortaya koymalıdır.

necdetbuluz@gmail.com

www.facebook.com/necdet.buluz