Erdoğan:Zalim Esed’in hükümranlığına son vermek için biz oraya girdik”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizim Suriye’nin topraklarında gözümüz yok. Mesele, toprakların gerçek sahipleri, topraklarına sahip olsunlar, bunu sağlamak için yani orada bir adaletin tesisi için varız. Devlet terörü estiren zalim Esed’in hükümranlığına son vermek için biz oraya girdik” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul’da düzenlenen ‘Parlamentolararası Kudüs Platformu Kudüs ve Sürecin Problemleri Sempozyumu’nda konuştu.

Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:

Bu salondan Filistin’den koparılmanın acısını on yıllardır gönüllerinde kor gibi taşıyan tüm Filistinli mültecileri selamlıyorum. Kudüs aşığı bütün kardeşlerime, Filistin davasını sahiplenen tüm insanlara en derin selamlarımı iletiyorum. Milletimizin adeta ikinci istiklal harbi olan 15 Temmuz’da bizim için ellerini semaya açan, Türkiye’deki kardeşleri için Gazze’deki Haremi Şerif’te Nablus’ta ve daha bir çok yerde sokaklara meydanlara koşan tüm Filistinlilere şahsım ve milletim adına minnettarlığımı ifade diyorum. “Biz ki kahramanlarız, biz ki boyun eğmeyen kahramanlarız” mısralarıyla milletimizin hislerine tercüman olan Filistinli tüm kardeşlerime selamlarımı iletiyorum.
AB DEFTERİNİ HENÜZ KAPATMADIK AMA…..
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 7. Boğaziçi Zirvesi’nde yaptığı diğer konuşma da ise ;”Şu anda, bak şu anda diyorum AB defterini kapatmış değiliz. Ama karşımızdaki fotoğraf bu konuda olumlu konuda beklentilere kapılmamıza izin vermiyor. Türkiye’nin önünde her zaman çok daha fazla alternatif mevcuttur. Bunlardan birini değerlendirmek suretiyle biz yolumuza devam ederiz” dedi.
Erdoğan AVM sahiplerine de seslenerek kiraların TL cinsinden alınması gerektiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan özetle şunları söyledi:

Negatif faizler gibi, daha düne kadar hayal bile edilemeyecek uygulamalar, gelişmiş ülkelerin merkez bankalarının gündelik politika aracı haline geldi. Tüm bunlara rağmen, büyüme konusundaki sıkıntıları aşamıyorlar.

Ekonominin doğası talep üzerine kuruludur. Talebi ne robotlar ne de finansal araçlar üretir. Talebi sadece insanlar ortaya çıkarır. Demek ki sürdürülebilir ekonominin yolu, insandan, insanların huzur ve refahından geçiyor. Sonuç olarak önümüzdeki dönemde ticarette ve savaşta kazananı belirleyecek olan, teknolojik üstünlüğün yanında insandır.