“Ülkücü taban verdiği oya Sahip çıkmalı…”

“Ülkücü taban verdiği oya

Sahip çıkmalı…”

Necdet SİVASLI

Geçenlerde Yeni Anayasa’daki değişikliklerin referandumda kabul edilmesinden sonra Meclis’te iki partinin kalabileceği konusunda bir yazı yazmıştık. AK Partili Burhan Kuzu’nun ve MHP Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu’nun da bu konudaki görüşlerini yansıtmıştık. Yazımızın sonunu da “Bu konudaki tartışmalar daha uzun süre devam edecek gibi görünüyor “diyerek noktalamıştık.

Ortada görünen ve açık olan şu:

Bahçeli karşıtı muhalefet eden MHP milletvekilleri Yeni Anayasa değişikliği ile getirilmeye çalışılan Başkanlık sistemine (Partili Cumhurbaşkanlığı) kesin olarak karşı çıkıyor. Oylarının renginin de “hayır” olacağını söylüyor. Parti tabanının da aynı görüşte olduğunu vurguluyorlar. Bu nedenle özellikle milletvekillerin tabanın sesine kulak vermeleri gerektiğini söylüyorlar.

Ortadaki soru şu:

Yeni Anayasa değişikliği paketi MHP’ye ne getirir, MHP’den ne götürür?

Teşkilat tabanında da bu soruya yanıt aranıyor ve tartışmalar da bu çerçevede devam ediyor. Daha önce yapılan yorum ve tartışmalara MHP’den ihraç edilen ve MHP Genel Başkanlığı için adaylığını koyan Sinan Oğan da katıldı. Oğan, konuk olduğu programda komisyondan geçen yeni anayasa paketi ve başkanlık sisteminin MHP’ye ne getirip MHP’den ne götüreceğine ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Sinan Oğan’ın üzerine basa basa söylediği şu cümlenin de altını kalınca çizmek istiyoruz:

“Eğer yeni anayasa değişikliği kabul edilir, yürürlüğe girerse MHP bu anayasa değişikliği sonrasında fiilen ortadan kalkmış olacaktır.”

Sinan Oğan’ı dinleyelim:

“Başkanlık sistemi iki partili bir düzeni getirmektedir. Bugün MHP mecliste milletvekili sayısı itibariyle maalesef 4. parti durumundadır. Dolayısıyla sistem iki partili bir yapıyı getirdiği için MHP bu anayasa değişikliği sonrasında fiilen ortadan kalkmış olacaktır. Peki, MHP’yi kuran ülkücü iradenin, Sayın Genel Başkanı ve parti yönetimini seçen delegelerden hangisinin onayı alındı da başkanlık sistemine destek kararı alındı. Bu kararı kendi başına Genel Başkan veremez. Mevcut Genel Merkez yöneticileri de veremez. Bizim seçim beyannamelerimizin tamamında, MHP’nin parti programlarının tamamında Başkanlığa karşı bir duruş var. Genel Merkez yönetimi gerek 7 Haziran’da gerek 1 Kasım’da sahada oy isterken, ‘Ey ülkücüler Milliyetçi Hareket Partisi’ne oy verin Başkanlık sistemini getireceğiz’ demediler. Tam tersini dediler: ‘Biz Başkanlık Sistemine karşıyız. Bu sebeple MHP’ye vereceğiniz her oy Türkiye’yi Başkanlık Sisteminden bir o kadar uzaklaştıracaktır’ Ancak ülkücüler verdikleri bu oyun karşılığında şimdi şaşkın vaziyetteler. Çünkü MHP Genel Merkezi ülkücü-milliyetçi tabanın sesine kulak tıkayarak bugün Başkanlık Sistemine hangi gerekçeyle razı olduklarını bilmediğimiz bir sürecin içinde maalesef ki ülkücüleri bir bilinmeze doğru götürmektedirler.”

MHP’de Devlet Bahçeli’ye ve ekibine karşı harekete geçen grup, eğer Yeni Anayasa değişikliği referanduma sunulursa “hayır” oyu için harekete geçecek. Bunu da açıkça dillendiriyorlar. Ülkücü tabanın böyle bir sistem karşısında da sessiz kalmayacağını söylüyorlar.

Sinan Oğan “Bugün ülkenin kaderi ülkücülerin elinde” diyerek getirilmek istenilen sisteme kesin olarak karşı tavrını da sergiliyor.

Ülkücü tabanın verdikleri oylara sahip çıkması gerektiğini de anımsatan Sinan Oğan’ın bu konuda söylediklerine de bakalım:

“Ülkücüler gerek 1 Kasım seçimlerimde gerekse 7 Haziran seçimlerinde Başkanlığa karşı çıkılacak diye oy vermişlerdir. Bugün tabanda ülkücüler oylarına sahip çıkıyor. Ülkücülerin oyu ile seçilen milletvekillerine buradan istirhamımdır: Türk milletinin, ülkücülerin vicdanının sesini dinlesinler. Kendi vicdanlarının sesini dinlesinler. Ülkücü vicdanlı insandır, elini vicdanına koyduğu takdirde doğruyu bulacaktır. Doğru da her zaman tektir. Ben ülkücü tabana da verdikleri oylara sahip çıkmalarını istiyorum. Seçtiğiniz milletvekillerini arayınız. Eğer Başkanlığa destek vermek istiyorsanız bunu da söyleyiniz, ama ben biliyorum ülkücüler Başkanlığa destek vermiyor bunu da lütfen seçtiğiniz vekillerinizle paylaşınız. Çünkü yarın yeniden size gelip oy istediklerinde siz bugün onları arayıp bunları söyledikleriniz zaman onlarda sizin sesinizi dinlemezse yarın sizden oy isteyemezler. Ben inanıyorum ki ülkücü taban, ülkücü camia bu seçimlerde gereğini yapacaktır. Bu ülkenin kaderi ülkücülerin elindedir ve ülkücüler de sahipsiz değildir. Sonuna kadar tabanımızın, ülkücülerin yanında olacağız, onlara sahip çıkacağız ve Başkanlığa dur diyeceğiz.”

Aslına bakılacak olursa MHP tabanında son derece büyük bir rahatsızlık var. Bu rahatsızlığın da giderek büyüdüğünü görmekteyiz.

Yeni parti arayışı içinde olanların yanı sıra “Yarın bir seçim olsa, oyumuzu kime vereceğiz?” diyenlerin de çoğalmaya başlaması MHP tabanındaki arayışların derinliğini gözler önüne seriyor.

Tabanda şimdi tartışmaya açılan bir başka konu da şöyle gelişiyor:

“Yeni Anayasa değişikliği ve Başkanlık iki partili sisteme kilitlenirse MHP ne olacak? Bu sistem içinde MHP’ye yer olmayacağına göre partisiz mi kalmış olacağız?”

Bahçeli karşıtları ile Bahçeli yanlıları şimdi karşı karşıya gelmiş durumda. Bu durum da hali ile ortada var olan rahatsızlıklara yenilerini ekliyor. Siyasi alandaki gelişmeler ve ortaya konulan çelişkili açıklamalar MHP tabanını, hali ile ülkücüleri fazlası ile rahatsız ediyor.

Muhalefet cephesi tabanı ikna eder mi? Ülkücüler yeni anayasa değişikliği karşısında nasıl bir seçim yapar bu soruların yanıtlarını gelişmeler ışığı altında hep birlikte göreceğiz.

necdetbuluz@gmail.com

www.facebook.com/necdet.buluz