”Bu iş parti meselesi değil”
CHP GENEL MERKEZİ TÜM İL VE İLÇE BAŞKANLARINI ANKARA’DA TOPLADI
CHP Artvin İl Örgütü tüm ilçe Başkanlarıyla Ankara'ya giderek CHP Genel
Merkezinin Anayasa Referandumu öncesi genişletilmiş bilgilendirme toplantısına
katıldı.
Haber:Hayati Akbaş
ARTVİN- CHP Artvin İl Örgütü tüm ilçe Başkanlarıyla Ankara'ya giderek CHP Genel
Merkezinin Anayasa Referandumu öncesi genişletilmiş bilgilendirme toplantısına katıldı.
CHP Yüksek Disiplin Kurulu Başkanı Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan'ın ev
sahipliği yaptığı programa;CHP Artvin İl Başkanı Ali Yücel Kurt, Arhavi İlçe Başkanı
Engin Erkan, Hopa ilçe Başkanı Adnan İskender, Kemalpaşa Belde Başkanı Fehmi
Şahin, Murgul İlçe Başkanı Mehmet Durmuş, Borçka ilçe Başkanı Vehbi Yılmaz, Merkez
ilçe Başkanı İlyas Şahin, Şavşat İlçe Başkanı Nihat Acar, Ardanuç İlçe Başkanı Mesut
Aksakal, Yusufeli İlçe Başkanı Barış Demirci, Ardanuç Belediye Başkanı Yıldırım Demir
ve Kemalpaşa Belediye Başkanı Ergül Akçiçek katıldı.
Referandum öncesi bilgilendirme toplantısına katılan CHP Artvin örgütü toplantı
sonrası CHP Genel Merkezinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu ziyaret etti.
İlçe Başkanları ilçeleri hakkında bilgi verirken Genel Başkan Kılıçdaroğlu'nun moralinin
yüksek olması HAYIR oylarının önde olduğu yorumuna neden oldu.
CHP Genel Merkezindeki ziyaret yaklaşık bir saat kadar sürdü. Artvin İl örgütü
2010 referandumunda olduğu gibi Nisan 2017 referandumunda da HAYIR
çıkaracaklarının sözünü vererek CHP Genel Merkezinden ayrıldı.
Kılıçdaroğlu: Bu iş parti meselesi değil; birlikte yaşama, vatan, bayrak, demokrasi
meselesi
Ankara’da Nazım Hikmet Kültür Merkezinde yalpan Genişletilmiş İl-İlçe ve CHP’li
Belediye Başkanlarının katıldığı toplantıda konuşan Kılıçdaroğlu:” Bu iş parti meselesi
değil; birlikte yaşama, vatan, bayrak, demokrasi meselesidir” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Anayasa Değişiklik Kanunu'na ilişkin
açıklamalarda bulunarak, "Demokrasi oylanacak. Olayı A partisi, B partisi meselesi
sakın kimse getirmesin. Bu iş parti meselesi değil. Birlikte yaşama meselesi. Vatan,
bayrak, demokrasi meselesi. Bu işin sağı solu yok. Sağcısı, solcusu, Atatürkçüsü,
milliyetçisi, ülkücüsü, mütedeyyini, dindar vatandaşı hepimizin sorumluluğu var" dedi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Ankara'nın Yenimahalle İlçesi'ndeki Nazım
Hikmet Kültür Merkezi'nde düzenlenen il ve ilçe başkanları ortak toplantısına katıldı.
Toplantının açılışında hitap eden Kılıçdaroğlu, 'cumhurbaşkanlığı Sistemi’ni içeren
Anayasa Değişiklik Kanunu'na yönelik eleştirilerde bulundu.
Anayasa değişikliği için yapılacak referandumda, demokrasinin oylanacağını
vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Önümüzde bir referandum var. Bu referandum, bir siyasi
partinin seçimi değildir. Siyasi partiler seçime girmiyor. Heyecanınızı anlıyorum; ama
heyecanı akılla kontrol edeceğiz. Ne söylediğimizi, nasıl söylediğimizi çok iyi kontrol
edeceğiz. Demokrasi oylanacak. Hepimizin sorumluluğu var. Sadece CHP'lilerin değil,
bütün siyasi partilerin sorumluluğu var. Çünkü hepimiz bu topraklarda yaşıyoruz. Birlikte
yaşamak istiyoruz. Düşüncelerimiz, görüşlerimiz, partilerimiz, inançlarımız, kimliklerimiz,
yaşam tarzlarımız farklı olabilir; ama bir memlekette huzur içinde, kardeşçe yaşamak
istiyoruz. O nedenle bu referandumun çok ama çok önemli bir değeri vardır. O nedenle
heyecanımızı akılla dengeleyeceğiz. Nerede, ne konuştuğumuzu, nasıl konuştuğumuzu
çok iyi bileceğiz" diye konuştu.
"CUMHURBAŞKANININ TARAFSIZLIĞI, DEVLETİN SİGORTASIDIR"
Cumhurbaşkanının, devletin garantisi olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, "Neden
böyle bir değişikliğe ihtiyaç duyuldu, bunu sokaktaki vatandaşımıza çok iyi anlatmak
zorundayız. Bilgiyle, birikimle anlatmak zorundayız. Sen eve diyorsun, ben hayır
diyorum; diye bir kavga asla olmamalı. Her insanın görüşüne değer vermeliyiz. O
nedenle sorumluluğumuz fazladır. Birlikte düşünerek, söz söyleyeceğiz. Gideceksiniz,
ev ziyaretleri yapacaksınız. Köylere gideceksiniz. Mahallelerde muhtarlarla
görüşeceksiniz. Onlara soracağınız ilk soru, şu olmalı. Cumhurbaşkanı, Türkiye'de
taraflı mı olmalı, tarafsız mı olmalı Emin olun, bu ülkenin halkının yüzde 99'u
cumhurbaşkanı tarafsız olmalı, diyecektir. Çünkü cumhurbaşkanının tarafsızlığı, devletin
sigortasıdır. Garantisidir. Bu değişiklik, bu sigortayı tümüyle devre dışı bırakıyor.
Sigortasız bir devlet olmaz" dedi.
"ÇİFT BAŞLILIK ÇIKACAK, KAŞ YAPARAKEN GÖZ ÇIKARILIYOR"
Anayasa değişikliğiyle cumhurbaşkanının partisiyle ilişiğinin kesilmeyecek
olmasına tepki gösteren CHP lideri Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: "Cumhurbaşkanı 80
milyonu temsil eder. Bu düzen bozulacak. Cumhurbaşkanı, her vatandaşına eşit
yaklaşmak zorundadır. Tarafsızlık ilkesi, bu açıdan çok önemlidir. Cumhuru, bayrağı
temsil etmesi açısından çok önemlidir. Hiçbir siyasi partinin genel başkanı, bayrağı
temsil edemez. Cumhurbaşkanı, aynı zamanda bir partinin genel başkanı olmaz,
yanlıştır. Bunu vatandaşlarımıza kavga etmeden anlatacaksınız. Cumhurbaşkanı, aynı
zamanda bir partinin genel başkanı olduğunda, cumhurbaşkanını illerde kim temsil
edecek Sayın Binali Yıldırım'ı illerde, AK Parti'nin il başkanı temsil eder. Peki
cumhurbaşkanı, bir partinin genel başkanı olduğunda cumhurbaşkanını kim temsil
edecek. Vali mi temsil edecek, o partinin il başkanı mı temsil edecek. Diyorlar ya 'Çift
başlılık olmaz'. Buyurun size çift başlılık, daha işin başında, daha illerde başladı. Bırakın
merkezi, daha illerde çift başlılık çıkacak. Kaş yaparken, göz çıkarılıyor"
"SİYASİ PARTİNİN GENEL BAŞKANI, HÂKİM TAYİN ETTİKTEN SONRA BU DÜZEN
DİKİŞ TUTMAZ"
Partisiyle ilişiği kesilmeyen bir cumhurbaşkanının tarafsızlığını kaybedeceğini dile
getiren CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: "Cumhurbaşkanı, bir partinin
genel başkanı olacak. Tarafsızlığını kaybedecek. Bir partinin genel başkanı olarak
AYM'nin 15 üyesinin, 12'sini doğrudan kendisi atayacak. Böyle bir yetki, herhangi bir
partinin genel başkanına verilse, 'Sen HSYK’ ya, AYM’ ye, Yargıtay'a hakim
atayacaksın'. Bir muhalefet partisine verildiğini düşünün. İktidar partisi kıyameti
koparmaz mı Yargının bağımsız, tarafsız olması lazım. Bir siyasi partinin genel başkanı,
hâkim tayin ettikten sonra bu düzen olmaz. Bu düzen dikiş tutmaz, yanlış olur. Hakimin
tarafsızlığına gölge düşmüş olur. Oradan adalet beklenir mi”?
KILIÇDAROĞLU'NDAN İL BAŞKANLARINA: 'YÜRÜYÜŞLER YAPACAĞIZ',
BURADAN BİR ŞEY ÇIKMAZ ARKADAŞLAR
Referandum kampanyası üzerinden partisinin il ve ilçe başkanlarına seslenen
Kılıçdaroğlu, "Bu mesele, bir parti meselesi değildir. Bu mesele bir adalet, demokrasi
meselesidir. Böyle yaklaşacaksınız. Böyle anlatacaksınız. 'Yürüyüşler yapacağız'.
Buradan bir şey çıkmaz arkadaşlar. Ev ev gezeceksiniz. Kadınlar, gençler, sizler
gezeceksiniz. Muhtarlara, kanaat önderlerine anlatacaksınız. Dolayısıyla hepimizin
sorumluluğu var. Bu düzenlemeyle camiye de kışlaya da adliyeye de siyaseti
sokuyorsunuz. Yazık, günahtır bu memlekete. Adaletsiz bir devlet olabilir mi" diye
konuştu.
"CUMHURİYETİN KURULUŞUNDAKİ MANTIĞIN GERİSİNE DÜŞÜYORUZ"
Konuşmasında, 1924 Anayasası'nın Meclis'teki görüşmelerine atıfta bulunan
CHP lideri Kılıçdaroğlu, "1924 Anayasası, TBMM'de görüşülürken, o taslakta bir hüküm
vardır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Meclis'i feshetme yetkisi vardır. Büyük bir oy
çoğunluğuyla cumhurbaşkanının Meclis'i fesih yetkisi kabul edilmiyor. 1924, geldik
2017'ye. Başa döndük. Makarayı tersine çevirdik. Niye feshediyoruz Meclis'i Milletin
oyuna ve iradesine neden saygı duymuyoruz Cumhuriyetin kuruluşundaki mantığın
gerisine düşüyoruz" açıklamasında bulundu.
"CHP BAYRAKLARI TAŞINMAYACAK, MESELE CHP MESELESİ DEĞİL"
Meselenin parti meselesi değil, demokrasi ve vatan meselesi olduğunu
vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Türkiye Cumhuriyeti, bir maceraya teslim edilemez. Bu olay,
bir CHP olayı değildir. Bir MHP olayı değildir. Bir AKP olayı değildir. Bir HDP olayı
değildir. Bu olay, bir Türkiye meselesidir. Biz niye diyoruz, 'Gezerken, konuşurken, CHP
bayrakları taşınmayacak'. Mesele CHP meselesi değil ki. Seçim yapmıyoruz ki. Mesele
vatan, demokrasi, bayrak meselesi" dedi.
"SEÇİMLE GELMEMİŞ BİRİSİ KOSKOCA TÜRKİYE CUMHURİYETİ'Nİ
YÖNETECEK"
CHP lideri Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: "Türkiye Cumhuriyeti'ni seçimle gelenler
yönetti. İtirazımız oldu mu Hayır. Bu modelde, seçimle gelmeyen Türkiye'yi
yönetebilecek. Bütün bu yetkilere sahip olacak. Diyelim ki cumhurbaşkanı, yurt dışına
gitti. Yetkiyi kime verecek Başkan yardımcısına. Başkan yardımcısı milli iradeyi temsil
ediyor mu Hayır. Seçimle mi geldi Hayır. Çünkü milletvekili olmayacak. Peki seçimle
gelmeyen birisinin, seçimle gelen parlamentonun yetkilerinin üstünde bir yetki
kullanması, hangi demokraside vardır Seçimle gelmemiş birisi kalkacak, koskoca
Türkiye Cumhuriyeti'ni yönetecek"
"SURİYE ANAYASASININ AŞAĞI YUKARI AYNISI"
Hükümetin anayasa değişikliğine ilişkin 'Rejim değişikliği değil' açıklamasını
eleştiren Kılıçdaroğlu, "Bu bir rejim değişikliği. Diyorlar 'Bu rejim değişikliği değil. Biz
rejimi 1920'lerde kurduk. Cumhuriyeti ilan ettik, cumhuriyet değişmiyor'. Bu kanun kabul
edilirse cumhuriyet değişiyor. İran, Suriye, Libya, Mısır cumhuriyet mi Cumhuriyet.
Onların cumhuriyeti bizim cumhuriyete benziyor mu benzemiyor. Yeni değişiklikle gelen
anayasa, Suriye anayasasının aşağı yukarı aynısı. Biz düne kadar demiyor muyduk
Suriye'de demokrasi yok. Şimdi kendi ülkemizde de demokrasiyi bitireceğiz. Güçlü
parlamenter sistemden, güçlü tek adam rejimine geçiyor. Halkın seçtiği 550 kişinin ortak
iradesini alıyoruz. Bir tek kişiye bütün yetkileri veriyoruz. Bu, tek adam rejimine geçmek
demektir. Bir kişiye göre, bir ülkenin rejimi belirlenmez. Bir kişiye göre, bir ülkede rejim
oluşmaz. Ortak akıl, birlikte, aklımızı kullanarak, demokrasi içinde çözerek, elin oğlu
temsili demokrasiden katılımcı demokrasiye geçiyor" diye konuştu.
BU İŞ PARTİ MESELESİ DEĞİL, BİRLİKTE YAŞAMA MESELESİ"
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Biz demokratik
parlamenter sistemden tek adam rejimine geçiyoruz. Aklımızı peynir ekmekle yemek
gibi bir şey bu. Devletler macera olsun diye yönetilmez. Neden başkanlık sistemi, neden
tek adam rejimi, bu anayasa değişikliği bu memleketin hangi sorununu çözecek Bu
soruları soracaksınız ve cevabını vatandaştan bekleyeceksiniz. Bir vicdan muhasebesi
yapması lazım vatandaşın. Olayı A partisi, B partisi meselesi sakın kimse getirmesin.
Bu iş parti meselesi değil. Birlikte yaşama meselesi. Vatan, bayrak, demokrasi meselesi
bu mesele. Anayasalar birer toplumsal uzlaşma belgesidir. Anayasa değişiklerinin yeteri
kadar tartışılması lazım. Getirilen değişiklikler Türkiye'nin hayrına değil. O nedenle
hayırlı, güzel bir sonuç bekliyorsak hayırlı bir iş yapmamız lazım. Bu işin sağı solu yok.
Sağcısı, solcusu, Atatürkçüsü, milliyetçisi, ülkücüsü, mütedeyyini, dindar vatandaşı
hepimizin sorumluluğu var. Biz özgürlüklerin, düşüncelerin sınırlandırılmasını
istemiyoruz. Ortak aklın egemen kılınmasını, demokrasinin güçlenmesini istiyoruz"