Rakka’da neler oluyor?…

Rakka’da neler oluyor?…

Necdet Sivaslı

Referandum bitti, şimdi gözler Türkiye’nin önünde bulunan ve acil çözüm bulunması gereken iç ve dış konularda çevrildi. Bunlardan en önemlisi Suriye iç savaşı, PYD’nin durumu ve Rakka operasyonu ve Membiç’in durumudur.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye konusunda yaptığı açıklamada “El Bab operasyonu bitti ama, yeni operasyonlar başlayabilir. Bizim için daha bitmemiş operasyonlar var” diyerek Suriye’de El Bab benzeri yeni operasyonların olabileceğinin işaretini vermişti.

Şu ana kadar Suriye’de yeni bir operasyonun ayak seslerini duymuyoruz. Bu adımın atılmasının da öyle kolay olmayacağı görülüyor.

Rakka’daki durum kafaları karıştırıyor. Türkiye için de son derece önem taşıyan Rakka operasyonu ve sonrasında neler değişecek, bölgede neler olacak bugünkü yazımızda kısaca bunlara değinmek istedik.

ABD destekli Suriye Demokratik Güçleri, IŞİD’in Suriye’deki kalesi Rakka’yı örgütten temizledikten sonra kentin yönetimini sivillerden oluşacak bir konseye devredeceklerini açıkladı. Arap ve Kürt grupların oluşturduğu SDG, Rakka’nın 50 km kuzeyinde bulunan ve IŞİD’den geri alınmış olan Ayn İssa bölgesinde yaptıkları toplantıda, bu duyuruyu yaptı. Türkiye, Suriye’nin kuzey sınırında SDG’nin silahlı gücü YPG’yi PKK’nın bir uzantısı olarak görüyor.

SDG’nin Rakka harekatının sözcülerinden Cihan Şeyh Ahmed, “Konsey Rakka kökenlilerden oluşuyor. SDG, IŞİD çıkarıldıktan hemen sonra kentin yönetimini bu konseye emanet edecek” dedi.

Kürtlerin Rakka’daki olası kontrolünün kapsamı sadece bölgede yaşayanlar için değil, Ankara için de hassas bir konu olarak masada duruyor.

Türkiye, Suriye’nin kuzey sınırında SDG’nin silahlı gücü YPG’yi PKK’nın bir uzantısı olarak görüyor ve ‘terör örgütü” olarak kabul ediyor. ABD ise SDG’nin IŞİD’e karşı mücadelede önemli bir yerel müttefik olduğunu ifade ediyor.
İşte Amerika ile Türkiye arasında sıkıntı yaratan bu konu bugünlerde dış politikada yine gündemin başına oturdu.
Bu sorunların karşılıklı iletişim ve politika çerçevesi içerisinde ele alıp çözmek en doğru atılacak adımlar olmalıdır. Dış güçlerin paylaşım mücadelesi verdiği bölgede tek başımıza beklediğimiz sonuçları almamız kolay olmayacaktır.

Zaten SDG’lilerin aylar öncesi konseyin kurulması için yoğun bir çalışma içinde oldukları biliniyordu. Amerika’nın bilgisi ve desteği dışında SDG’lilerin bölgede böyle cesur bir adımı atmasının da mümkün olamayacağını söylemliyiz.

SDG’den başka bir sözcü, Talal Selo, bunun yanında bir askeri konseyin de oluşturulacağını ve IŞİD’in çıkarılması sonrası Rakka’nın güvenliğini bu konseyin sağlayacağını açıkladı.. AFP’ye konuşan Selo, SDG’nin Rakkalıları uluslararası koalisyonla işbirliği içinde eğiteceğini sözlerine ekledi.

Görebildiğimiz kadarı ile bu gelişmeler bölgenin daha da ısınacağını gösteriyor.

ABD, Rakka’nın nasıl ve ne zaman geri alınacağına ilişkin kararın henüz verilmediğini söylüyor. SDG ise Rakka’yı izole etmek ve sonrasında ele geçirmek için saldırıları sürdürürken, sivillerin oluşturacağı bir yönetim gücü için planlar yapıyor.

Burada en çok dikkat edilen nokta şu olmalıdır:

Rakka’da SDG’yle bağlantılı böylesi bir yerel konsey, iç savaşın sürdüğü son altı yılda Suriye’nin kuzeyinde varlığını genişleten Kürtlerin gücünü artırmasına neden olabilir. Konsey, Türkiye’nin de hedef olarak belirlediği Suriye’nin kuzeyindeki Menbiç’ye yönetim planlarının nasıl ilerletildiğine de ışık tutabilir.

Mart ayında Suriye Demokratik Güçleri (SDG), Rakka’nın yaklaşık 45 kilometre batısındaki stratejik önemde Tabka Hava Üssü’nü Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) örgütünden “tamamen geri aldığını” duyurmuştu. Operasyon, Rakka’nın ve yakınlarındaki Tabka Barajı’nın IŞİD’den geri alınması için başlatılan harekâtın bir ayağını oluşturuyordu.

Şu konunun altını çizelim:

Türkiye, Suriye konusundaki kararlılığını sürdürüyor. Özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan “Bundan sonra yapılacak olan operasyonlar devam edecektir” diyor.

Türkiye’nin güvenliğini tehdit eden El Bab’taki operasyonların başarı ile tamamlanmasından sonra şimdi Menbiç’teki şer odaklarının da temizlenmesi hedefleniyor. Ancak, PYD konusunda Amerika ve Rusya’nın da şemsiyesini unutmamak gerekiyor.

Görebildiğimiz kadarı ile Suriye’de halen oyun içinde oyun oynanıyor.

Yazımızın başında da değindiğimiz gibi SDG şemsiyesi altında PKK’nın uzantısı YPG’lilerin yer edinmesi ve güçlendirilmesi hedefleniyor. Bu gelişmeleri de çok yakından takip etmek ve bundan sonra atılacak adımları da bu çerçevede değerlendirmek gerekiyor.

necdetbuluz@gmail.com

www.facebook.com/necdet.buluz