Yargı ,Çaldağı kararını iptal etti

Yargıdan, Çaldağı için hayırlı karar

Mahkeme Çaldağına yapılaşma öngören belediye meclisi kararını iptal etti

Ankara 11. İdare Mahkemesi, Başkent’in bakı noktası Çaldağı’na ilişkin Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi kararının hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar verdi. Kararı değerlendiren Mimarlar Odası Ankara Şubesi, “Yargının Çaldağı’nda ranta izin vermemesi sevindiricidir. Kamu yararı adına verilen ve bilirkişi raporunu gözeten, bilimden yana kararı alkışlıyoruz” dedi

Ankara 11. İdare Mahkemesi, Ankara Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nin Başkent’in bakı noktasında Çaldağı’ndaki 14.09.2015 tarihli 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı değişikliğini hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptal etti.

Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 14.09.2015 tarih ve 1919 sayılı kararı ile onaylanan Çankaya ilçesi Çaldağ Mahallesi Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Proje alanına ilişkin 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı değişikliği işleminin plana konu alanının 1/25000 ölçekli 2023 Başkent Ankara Nazım İmar Planında ‘özel proje bölgeleri’ kapsamında kaldığı, plan değişikliğinin üst ölçekli plana ve yasa maddesinde yer verilen amaca uygun bur karar olmadığı ve bu haliyle hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle yargıya başvurmuştu.

“Ankara,Çaldağında parası olanların rezidanslarında oturarak seyredeceği bir şehir değil,halkın milli mücadelesinin Başkentidir”

Kararı değerlendiren Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, “Gelişmiş ülkelerde kent panoramasının görüldüğü tepeler, turizm açısından en değerli mekanlar olarak değerlendirilir. Çaldağı’ndan Ankara’yı görmek herkesin hakkı. Mahkeme buna karar vermiştir. Çaldağı halkın tepesidir.Tüm gelişmiş ülkelerde bu tür tepelerde olduğu gibi.Herkes Ankarayı Çaldağından görmeli . Viyana’da Kahlenberg Tepesi, Budapeşte’de Gellert Tepesi, Floransa’da Michelangelo Tepesi, Prag’da Petrin tepesi o kent için ne ise Ankara’da Çaldağı Tepesi’de öyledir. Ankara,Çaldağında parası olanların rezidanslarında oturarak seyredeceği bir şehir değil,halkın milli mücadelesinin Başkentidir. Yargının Çaldağı’nda ranta izin vermemesi sevindiricidir” dedi.

Bilimden yana kararı alkışlıyoruz

Candan, mahkeme kararında yer verilen ifadelere ilişkin ise şunları söyledi:
Mahkeme kararında ‘Dava konusu işlemin bilimsel ve teknik esaslara uygun olup olmadığının tespiti amacıyla 04.01.2017 tarihinde mahkemeye sunulan bilirkişi raporunda özetle, dava konusu planlama alanının büyük kısmı yapılaşmış diğer kısmı belediye hizmet alanı, teknik altyapı alanı ve kısmen sağlıksız yapıların olduğu bir bölge olduğu, topografik olarak kent içinde en yüksek rakıma sahip planlama alanlarından biri olarak kent kimliği oluşturabilecek bir nokta olması nedeniyle 1/25000 ölçekli 2023 Başkent Ankara Nazım İmar Planı’nda özel planlama bölgesi ilan edildiği, alanın niteliklerinin öncelikli değerlendirilmesi için Bakanlar Kurulu tarafından ‘kentsel dönüşüm ve gelişim alanı’ olarak tanımlanıp bu doğrultuda karar alındığı, 5393 sayı yasa uyarınca gerçekleştirilen işlemde kamu yararı bulunduğu, alt ölçekli planlardaki kararların üst ölçekteki ana plan kararları ile çelişmemesi ve uyumlu olması gerektiği, dava konusu plan değişikliğinde planlama alanının yaklaşık yüzde 50’si E=2.00 Hmax=Serbest yapılaşma hakkında sahip konut olarak planlandığı kot altının emsal harici bırakıldığı bunun da gizli emsal artışı oluşturduğu, bu haliyle üst ölçekli planda tanımlanandan yüksek yapılaşma getirildiği, üst ölçekli plan kararı olan rekreasyon alanı kullanımının devam ettirilmediği ‘özel planlama bölgesi’ olarak tanımlanan alanda üst ölçekli plan hükümlerinde yer alan ‘kentsel tasarım yaklaşımı ile ele alınma’ hususuna uygun hareket edilmediği, kullanım türüne ilişkin köklü değişiklik yapıldığı, bu nedenle üst ölçekli plan olan 1/25000 ölçekli 2023 Başkent Ankara nazım imar planına uygun olmadığı görüş ve kanaati bildirilmiştir. Bilirkişi raporuna itirazlar yerinde görülmedi’ ifadelerine yer veriliyor. Söz konusu plan değişikliği işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılıyor ve Meclis kararı iptal ediliyor. Mahkemenin bilirkişi raporunu gözeten bilimden yana kararını alkışlıyoruz”