“Ağacın Ateşle Dansı” ve Hüsniye Göçebe…

“Ağacın Ateşle Dansı” ve
Hüsniye Göçebe…

konuk_yazar_necdet_buluz_dan_bursa_arenaya_cok_ozel_h5866_7cf5dNecdet Buluz

Her zaman ahşap oyma sanatının en sıkıntılı, zahmetli bir sanat dalı olduğunu görmüşümdür. Aynı zamanda sağlık açısından da bu çalışmanın tehdit edici yanlarını biliyoruz. Ankara’da 1980’li yıllarda ağaç yakma sanatının ustalarından Hüsnü Züber’in çalışmalarını yakından takip etmiş, bu işin herkes tarafından kolaylıkla yapılamayacağı kanaatine de varmıştım.

Sanatın hangi dalı olursa olsun, ilgilenenlerin bu işi sevmesi, benimsemesi ve adeta uğraşıları ile evli olmaları işin olmazsa olmazları arasındadır. Hiç kuşkusuz ahşap yakma işinin çok değişik boyutlarının olduğunu da belirtmeden geçemeyeceğim.

Geçenlerde Bodrum Akyarlar’da Vefa Sanat Galerisi’nde Hüsniye Göçebe’nin “Ağacın Ateşle Dansı” adını verdiği ahşap yakma sergisinin açılışına katıldık.

Yıllardır bu sanat dalı ile adeta dans eden, 5 kişisel, onlarca da karma sergiye imza atan Hüsniye Göçebe, son sergisinde ahşap yakmaya yeni bir boyut kazandırmış. Eserlerine renk tonlarını da işlemiş. Yeni çalışmaları ile de 6.kişisel sergisinin hazırlıklarına başlayacağını söyledi.

Ahşap yakma sanatının temsilcilerinden Hüsniye Göçer “Ahşap yakma sanatı ile yaşadığım huzur ve burnumda hissettiğim dağlanmakta olan ahşabın o benzersiz kokusu beni bambaşka dünyalara götürüyor. İçim huzurla doluyor. Adeta bu sanat ile kendimi bütünleştirdim. Gece uyuyamadığım zamanlarda hemen tualimin başına geçip, bir anda dünyamı değiştirebiliyorum” diyor.

Sanatçının bu sergisinde eserlerinin büyük bir bölümü ağaç yakma (yakma resim) tekniği ile yapılan eski kapı’lardan oluşuyor. Esasında sanatçı ağaç yakma resim üzerine çalışıyor. Bu konuda 2 uzman Münir Erbörü ve Selahattin Ölçeroğlu hocalardan Yakma Resim (Pyrogravure) resim tekniği dersleri almış.

1955 Ankara doğumlu Hüsniye Göçebe 1975’de İzmir Kız Meslek Lisesi Resim bölümünden, 1984’de İzmir Konak 100. Yıl Kız Teknik Öğretim Olgunlaşma Enstitüsü Modelist-Stilist bölümünden mezun oldu. 10 yıl stilist olarak çalıştı.

2014 yılında emekli olduktan sonra resim yapmağa tekrar başlayıp birçok karma sergiye katıldı. 2015’de ilk kişisel sergisini açtı. Yakma Resim tekniği ahşap malzeme yüzeylerinin kızgın metal kalemlerle yakılarak çeşitli motiflerle bezenmesi işleminde kullanılan bir dekoratif sanat tekniği… Resim sanatında da kullanılmaya başlanmasıyla birlikte; klasik siyah-beyaz resim tekniği tarzında, “sepya-beyaz” resim tekniği olarak gelişmiş ve çağdaş bir resim tekniği haline gelmiştir.

Yazımızın başında ahşap yakma sanatının gerçekten zor, sıkıntılı ve zahmetli, sabır isteyen, hata kabul etmeyen bir sanat dalı olduğuna değinmiştik.

Ahşap yakma sanatı, tarihin çok eski zamanlarına dayanan bir sanattır.
Ahşabı yakarak yazı yazma tekniği olan pirografi adını, Yunanca pur (ateş) ve graphos (yazı) kelimelerinden alır. Yani ateşle yazmak anlamını taşır.
Yine ahşabı yakarak çizim yapma tekniği olan pirogravür de benzer şekilde isimlendirilmiştir.

Bu sanat kısaca, ortaya ısı çıkartan herhangi bir uygun alet ya da makine aracılığıyla ahşabı yakmaya, başka bir değişle dağlamaya dayanır. Ahşabın yakılmasında kullanılan aletin (genelde havya) ya da makinenin ısısına göre değişik tonlar elde edilebilir ve sepya olarak bildiğimiz kahverengi siyah – tonlarda bir sonuç elde edilir.

Ahşabın üzerinde doğaçlama çalışılabileceği gibi genelde, karbon kağıt, lazer yazıcı vb araçlarla belirli bir yazı ya da şeklin, ahşabın üzerine kopyasının çıkarılmasından sonra bu şeklin üzerinden havya ile geçilmesi yoluyla da çalışılır. Ne kadar bir kopya üzerinden çalışılıyor olsa da sanatçının el becerisi, sabrı ve tecrübesi burada çok önemlidir. Havyanın ahşap üzerinde yarım saniye fazla beklemesi, doğru ısı ayarı yapılmaması veya sabırsızlık kendini çok net bir şekilde belli etmektedir.

Bu sanatı en doğru ve güzel şekilde icra edebilmek için 2 önemli konuya dikkat etmek gerekir. Bunlardan biri yakılacak ahşap türü, diğeri ise kullanılan havya ısısıdır. Bu sanat için en uygun ahşap türü sert ahşaplardan olan kavaktır. Gravür yani çizim yerine grafi yani yazım yapılacaksa ham mdf en uygun malzemelerden biri olacaktır. Kullanılan havyanın ısısı ise farklı tonların ortaya çıkmasını sağlayacaktır.

Günümüzde teknolojinin gelişmesiyle beraber lazer kesicilerin değişik versiyonları kullanılarak ahşap, benzer şekilde yakılabilmektedir. Bu nedenle ahşap yakma sanatı kaybolmaya yüz tutmuş sanatlar olarak adlandırılan kategoride yerini almak üzeredir.

Ancak bu sanatın değeri, fabrikasyon bir ürün olmasından öte sanatçının sabrı, el becerisi ve tekniği ile ölçülmektedir. Bu nedenle bir makinenin herhangi bir duygu ya da farklılık katmadan ortaya çıkardığı gravür ya da grafi yerine, bir sanatçının el emeğini, duygularını ve tecrübelerini yansıttığı bir çalışma çok daha değerli olmaktadır. Ahşap yakma sanatı çok kolay öğrenilebilen bir sanatmış gibi gözükse de yılların deneyimini gerektirdiği şüphe götürmez bir gerçektir.

Biz, Hüsniye Göçebe’nin ahşap yakma sanatında ortaya koyduğu çabayı ve eserlerini çok beğendik. Uçu bucağı görünmeyen bu sanat dalında nice eserlerin zaman içinde daha da geliştirilerek ortaya çıkarılacağına da inanıyoruz.

Sanatçımızı, çalışmalarından ve çabalarından dolayı kutluyorum.

necdetbuluz@gmail.com
www.facebook.com/necdet.buluz