‘BİZİM AB ÜYELİĞİNE İHTİYACIMIZ YOK’

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) 26’ncı Dönem 3’üncü Yasama Yılı başlıyor. Törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kuzey Irak yönetimi hüsrana uğramaya mahkumdur. Kişisel hırslar ve iktidar kaygılarıyla yapılan bu yanlıştan bir an önce dönüleceğini umuyoruz. Konunun suhuletle çözümü en büyük arzumuzdur. Kuzey Irak yönetimi yaptığı yanlıştan dönme erdemi gösterirse Türkiye bu kardeşlerinin yanında olmaya devam edecektir” dedi. Cumhurbaşkanı, OHAL için “Terörle mücadelede duyulan ihtiyaçlar ortadan kalktığında elbette OHAL uygulaması da sona erecektir” diye konuştu.

Genel Kurul’a seslenen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise şöyle konuştu:

YENİ YÖNETİM SİSTEMİ

Yasama, yürütme ve yargı arasındaki ilişkiler yeni sistem ile netleşti. Yasalar cumhurbaşkanlığı kararnamesinin üzerinde olacaktır. Türkiye milli iradenin bu derece güçlendirildiği bir sisteme kavuşmuştur.

Meclisimiz ve hükümetimizin önünde çok önemli bir görev var. Uyum yasaları başta olmak üzere yeni sistemin hayata geçmesini sağlayacak düzenlemeler için derhal çalışmalar başlamalı.

‘OLAĞANÜSTÜ TEHDİTLER OLAĞANÜSTÜ TEDBİRLER GEREKTİRİR’

Yargının terör örgütü olarak tanımladığı yapıları doğrudan ya da dolaylı desteklemeyi hiç kimseye yakıştıramam. OHAL uygulamasına yönelik bir takım nitelemeler var ki gerçekten kabul edilebilir değil.

Türkiye’nin olağanüstü tehditlerle karşı karşıya olduğunu kim inkar edebilir? Olağanüstü tehditler olağanüstü tedbirler gerektirir. Bugüne kadar terör örgütleri ve mensupları dışında OHAL’den zarar gören olmamıştır.

Biz Türkiye olarak sınırlarımızın içinde ve dışında terör örgütleriyle mücadele konusunda karalılığımızı devam ettireceğiz.

IRAK’IN KUZEYİNDEKİ REFERANDUM

Irak’taki mezhep gerilimi pek çok sorunun kaynağıdır. Kuzey Irak yönetiminin yaptığı referandumun herhangi bir karşılığı yoktur. Bu teşebbüs dahi başlı başına önemli bir sorundur. Buradaki asıl sıkıntı bu girişimin asıl kimin işine yarayacağıdır. Bir kaotik dönemde bölgesel bir yapının bağımsızlık iddiası başka güçlerin oyuncağı olmaktan başka bir anlam taşımayacaktır.Bir fitne kuyusunun kazılmasına biz göz yumamayız. Kerkük üzerinden ülkemizin tehdit edilmesine tahammül edemeyiz. Bunu hesabını da mutlaka sorarız.

‘YAPILAN BU YANLIŞTAN BİR AN ÖNCE DÖNÜLECEĞİNİ UMUYORUZ’

Kuzey Irak yönetimi hüsrana uğramaya mahkumdur. Kişisel hırslar ve iktidar kaygılarıyla yapılan bu yanlıştan bir an önce dönüleceğini umuyoruz.

Konunun suhuletle çözümü en büyük arzumuzdur. Kuzey Irak yönetimi yaptığı yanlıştan dönme erdemi gösterirse Türkiye bu kardeşlerinin yanında olmaya devam edecektir.

‘BİZİM AB ÜYELİĞİNE İHTİYACIMIZ DA KALMAMIŞTIR’

Şu anda bakıyoruz kıtanın her köşesinde terör örgütlerini yücelten afişler dağıtılıyor. Türkiye’nin AB üyeliği sürecinde gösterdiği sabrı yanlış anladıklarını görüyoruz. Bizim AB üyeliğine ihtiyacımız da kalmamıştır.

Şayet bugün AB bir atılım yapacaksa bunun tek bir yolu vardır. O da Türkiye’yi üye yaparak gerçek anlamda bir ekonomik ve kültürel genişleme hamlesi yapmasıdır. Avrupa’nın geleceğine katkı vermekten mutluluk duyarız. Yapmazsa da kendi yolumuzda ilerlemeye devam ederiz.