Suriye’de kurulan tuzak…

Suriye’de kurulan tuzak…

Necdet BUluz

Daha önce Suriye’deki gelişmelere ve tehlikelere değinmiştik. Son günlerdeki gelişmeler bizi daha yakından ilgilendirdiği için bugün de dikkatlerinizi bu noktalara çekmeye çalışacağız. Bu noktada söz konusu Türkiye’nin güvenliğinin tehdit altında olmasıdır.

Çünkü yanı başımızdaki tehlike güvenliğimizi doğrudan tehdit edecek boyutlara çıkıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan da bu konuda yaptığı açıklamalarda “Suriye’de bir Kürt koridoru ve suni devlet oluşumuna kesinlikle izin vermeyeceğiz” diyerek tavrımızın ne olacağını söylemişti.

Buna rağmen Amerika da Rusya da Türkiye’yi oyalayıcı açıklamalar yaparak “Amacımız Suriye Demokratik Güçleri (SDG) korumaktır” diyerek Suriye’de kalıcı olacaklarının mesajlarını veriyorlar. Her iki süper gücün Suriye üzerindeki hedeflerinin ne olduğunu daha önceki yazılarımızda dile getirmiştik.

ABD Dışişleri Bakanlığından bir heyet, Suriye’nin kuzeyinde terör örgütü PYD/PKK’nın işgalindeki yerleşimleri ziyaret ederek Türkiye’ye karşı bir düşmanlık gösterisi daha yaptı.

Max Martin başkanlığındaki ABD Dışişleri Bakanlığı heyeti PYD/PKK’nın sözde eşbaşkan yardımcısı Aldar Halil, Kandil’den gelen örgüt elebaşları Fevze Yusuf ve Bedran Ciya Kürt’le görüştü. Kandil’i Suriye’ye taşıyan Amerika’nın PKK ile olan ilişkileri de böylece daha açık biçimde ortaya çıkmış oldu.

Gelen haberleregöre, görüşmede terör örgütü mensupları, Amerikalı yetkililere Suriye’de federal sistem kurulması taleplerini iletti.

Heyet daha sonra Aynularab’a (Kobani) geçerek, PYD/PKK’nın paravan örgütü SDG’nin sözde genel komutanı Şahin Cilo kod adlı Ferhad Abdi Şahin ile toplantı yaptı.

ABD heyeti, terör örgütünün Rakka’nın yönetimini sivillerdeymiş gibi göstermek amacıyla kurduğu Rakka meclisi üyeleriyle de bir araya gelerek, harabeye dönen kentin yeniden inşasını görüştü.

Kandil kadrosunun öne çıkan isimlerinden Cilo, PYD/PKK adına uzun süredir silahlı eylemleri yönetiyor. Amerikalı yetkililer saha operasyonlarını, büyük ölçüde Cilo üzerinden yürütüyor.

Suriye’de bir süre terör örgütü PYD/PKK’nın paravan kuruluşu SDG’nin sözcülüğünü yaptıktan sonra bölgeden kaçan Talal Silo, yaptığı açıklamada, “Cilo ile ABD yönetimi arasında tam bir koordinasyon olduğunu” söylemişti.

Martin, ABD’yi Türkiye ve Rusya’nın inisiyatifiyle düzenlenen Astana toplantılarında temsil eden Amerikan heyetinde yer almış ancak son toplantıya katılmamıştı.

Yıllardır terör örgütü PYD/ PKK’ya Suriye’de yer açan Amerika, artık hiçbir şeyi gizlemiyor. Doğrudan düşmanlarımızla işbirliği yapıyor. Türkiye’nin bütün uyarılarına ve itirazlarına rağmen dost ve müttefik olarak gördüğümüz Amerika’nın esas hedefi de belirlenmiş oldu.

Suriye üzerinden Türkiye’ye tuzak kuruluyor.

Buradaki asıl tehlike ve oyun şudur:

Amerika, en modern silahlarla donattığı ve eğittiği YPG/ PKK’lıları Türkiye’ye karşı savaştıracak. Bugüne kadar yapılan hazırlıklar ve atılan adımlar da bunu gösteriyor. Hatta YPG cephesinden yapılan açıklamalarda Türkiye tehdit ediliyor ve “Üzerimize gelinirse sonuna kadar savaşmaya hazırız” deniliyor.

Kandil’deki PKK’lıların da Suriye’ya taşındığının altını çizelim.

İşin içinde Rusya’nın varlığını da gözlerden uzak tutamayız.

Amerika Dışişleri Bakan Yardımcısı David Sattarfield “ İŞID’e karşı bugüne kadar kahramanca savaşan SDG’yi korumak için askerlerimiz burada kalacak. Bu aynı zamanda Başkan Trump’un stratejik bir kararıdır. Kuzeydeki siyasi kurumlar ülkeye örnek olacak. PYD’ye özerklik affı içeren planın işletilmesi konusunda Rusya ile de anlaşmaya vardık” diyerek kurulmakta olan tuzağı açıklamaktan çekinmemiştir.

Özetleyecek olursak, yanı başımızdaki terör örgütleri ile bizi çatıştırmaya doğru sürüklüyorlar.

TSK’nın İdlib’de 4.gözlem noktasını oluşturması ve terör örgütü YPG’nin elindeki Afrin’in dört tarafından kuşatılması Türkiye’nin bu konudaki kararlılığını da gösteriyor.

necdetbuluz@gmail.com

www.facebook.com/necdet.buluz