GIDA FİYATLARI ALDI BAŞINI GİDİYOR

-GIDADA ENFLASYON DURMUYOR
-MARTTA HALKIN ENFLASYONU YÜZDE 0,79 OLARAK
GERÇEKLEŞTİ. GIDA FİYATLARI 2018 YILININ İLK ÜÇ AYINDA
TOPLAM YÜZDE 5,35 ORANINDA ARTIŞ GÖSTERDİ.
-SEBZE VE MEYVE FİYATLARINDAKİ DÜŞÜŞE KARŞI, ET, EKMEK
GRUBU VE SÜT-PEYNİR- YUMURTA GURUBU FİYATLARINA
GELEN ZAMLAR ORTALAMA GIDA HARCAMALARINDAKİ
YÜKSELİŞİN SÜRMESİNE YOL AÇTI.
Halkın enflasyonunda (gıda fiyatları) geçen yılın sonbahar aylarında başlayan
hızlı yükseliş eğilimi, yavaşlayarak da olsa Mart ayında da devam etti. Geçen yılın
son dört ayında yüzde 7,4 oranında artan gıda fiyatları bu yıl ocak ayında yüzde 0,9,
Şubat ayında yüzde 3,55, Martta ise yüzde 0,79 oranında yükseliş kaydetti. Bu yılın
ilk üç ayında gıda harcamalarında yaşanan artış yüzde 5,35’e kadar çıktı.
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu AR-GE biriminin, Ankara’daki pazar ve
marketlerden düzenli olarak derlediği fiyatları esas alarak yaptığı “halkın enflasyonu”
araştırmasının ocak ayı sonuçları, dar ve sabit gelirliler üzerindeki gıda enflasyonu
baskısının artarak devam ettiğine işaret ediyor.
Tüketim harcamaları araştırmaları, en yoksul yüzde 10’luk kesimin harcadığı
her 100 liranın 31 lirasını gıda için yaptığını, en zengin yüzde 10’luk kesimin 100
liralık harcaması içerisinde gıdanın aldığı payın ise 13 lirada kaldığını gösteriyor.
Dolayısıyla gıda fiyatlarında yaşanan artış ve azalışlar yoksulların bütçesini
zenginlere göre çok daha derinden etkiliyor.
Birleşik Kamu-İş’in araştırmasına göre Türkiye’deki aileler gıda için
harcadıkları her 100 liranın 18,7 lirasını pirinç, ekmek, bulgur, buğday unu, makarna
ve şehriye gibi ürünlere harcıyor. Diğer ülkelere göre miktar olarak çok az

tüketilmesine rağmen, dünyanın belki de en yüksek fiyatlarının geçerli olması
nedeniyle et ve balık için yapılan harcamalar ise gıda harcamalarının yüzde 24,3’ünü
oluşturuyor. Süt, peynir, tereyağı ve diğer süt ürünleri ile yumurtanın gıda
harcamaları içerisindeki payı ise yüzde 18’i buluyor. Türkiye’de gıda için harcanan
her 100 liranın 5,3 lirası tereyağı dışındaki yağlara,8,2 lirası meyveye, 13,3 lirası
sebzeye 1,5 lirası bakliyata, 10,7 lirası ise diğer gıda ürünlerine ayrılıyor.
Bu arada TÜİK’in araştırmalarına göre yoksullar gıda harcamalarının büyük
bölümünü ekmek, tahıl ve sebzeye ayırırken, zenginlerin gıda harcamalarının büyük
bölümünü et balık ve deniz ürünleri meydana getiriyor.

Türkiye’de başta hayvancılık olmak üzere tarım sektörünün üretimindeki
artışın, talep artışının gerisinde kalması, üreticiyle tüketici arasındaki zincirde yer alan
aracıların yüksek kar marjları ve diğer nedenlerle gıda fiyatlarında yaşanan
yükselişten en büyük zararı, gelirinin büyük bölümünü gıdaya ayırmak zorunda olan
yoksul kesimler görüyor.
Martta ekmek, un, bulgur, pirinç, makarna fiyatlarında bir önceki aya göre
yüzde 0,36 oranında artış yaşandı. Ekmek fiyatlarına, gramajı düşürülerek hem bu yıl
ocak ayında hem de şubat ayında önemli oranda zam yapılmıştı. Bu zamların da
etkisiyle vatandaşların yılın ilk üç aylık döneminde ekmek, un, bulgur ve pirinç için
ödemesi gereken aylık tutar geçen yıl aralık ayındaki düzeyine göre yüzde 11,44 gibi
oldukça lüksek bir oranda artış gösterdi.
Bir süredir ithalatla fiyatları kontrol altına alınmaya çalışılan et-balık fiyatlarında
Martta yüzde 1,35 oranında artış kaydedildi. Bu artışta da özellikle tavuk ve balık
fiyatlarındaki artış belirleyici oldu. İthalatla terbiye edilmeye çalışılan dana eti fiyatı
Martta yüzde 1,8 oranında azalırken. Koyun eti fiyatları değişmedi.