Türkiye, suni yollardan Bozkırın umudu ARDIÇ FİDANI üretti !

Son 7 yılda,25 milyon ardıç fidanı,30 ton ardıç tohumu üretildi..

Türkiye, suni yollardan Bozkırın
umudu ARDIÇ FİDANI üretti !!!..

Türkiye, Dünya’da bir ilki başardı, suni yollardan üretti…
Anadolu Bozkırının umudu, ARDIÇ FİDANI !!..

Soğuğa ve kuraklığa dayanıklı, küresel ısınmanın yoğun
bir şekilde arttığı dünyada, Türkiye’nin sigortası olacak…

Haber::Halim UTLU

Dünyada çok yakın zamana kadar, ardıç tohumlarının yalnızca ardıç kuşlarınca yenilerek, dışkı yoluyla atıldığında çimlenebileceği, ardıç tohumlarını üretmede başka yol olmadığı düşünülüyordu. Orman Genel Müdürlüğü (OGM), Isparta Eğirdir’de bulunan fidanlığında, uzun süredir yaptığı çalışmalar ile ardıç ormanlarının oluşmasında, ardıç kuşlarının tekelini ortadan kaldırdı. Eğirdir Fidanlığı,suni yollardan üretilemeyen Anadolu Bozkırının umudu ardıç fidanlarını üretmeyi başararak, bir ilke de imzasını attı.
Soğuğa ve kuraklığa dayanıklılıklarıyla bilinen ve tanınan ardıçların, küresel ısınmanın yoğun bir şekilde giderek arttığı dünyada, Türkiye’nin gelecekteki sigortası olacağı hesapları yapılıyor..
İnsan sağlığı açısından dahilen ve haricen sayılamayacak kadar rahatsızlık veya hastalıklarda kullanılabilen, birçok hastalığa karşı tedavi özelliği olan ve Anadolu’nun umudu ardıç ağacı, simyacılarca felsefe taşı yapımında da kullanılmış. Türkiye’deki en eski ardıç ağacının ise Konya, Taşkent Alata (Balcılar)’da bulunduğu ve 1.000-2.300 yaşında olduğu iddia ediliyor..
Cadılardan korunma amacıyla, evlerin önlerine ardıç dikilirmiş
Dayanıklı yapısından dolayı, Romalılarda Jüpiter’e (Zeus) adanmış. Ayrıca, cadılardan korunma amacıyla, evlerin önlerine ardıç dikilmiş, ya da kapılara ardıç dalları asılmış. Yılanları kovmak için ardıç yakılmış.
Nisan-Mayıs aylarında çiçek açan, 1-9 m. yüksekliğinde, kışın yaprağını dökmeyen ve siyahımsı mor yuvarlak meyvaları olan ardıç, servigiller (Cupressaceae) familyasından, Juniperus cinsine ait, iğne yapraklı ağaç ve çalı formundaki taksonların ortak adı olarak ifade ediliyor. Türkiye’deki en eski ardıç ağacının Konya, Taşkent Alata (Balcılar)’da bulunduğu iddia ediliyor. İddiaya göre, 1,000 veya 2.300 yaşında olan bu ağaca, yöresel olarak ağıl ağaç deniliyor.
Türkiye’nin gelecekteki sigortası olacak
Tarım ve Orman Bakanlığı, Orman Genel Müdürlüğü (OGM), Dünya ormancılığında bir ilke imza attı ve suni yollardan üretilemeyen ardıç fidanlarını üretmeyi başardı. Soğuğa ve kuraklığa dayanıklılıklarıyla bilinen ve tanınan ardıçların, küresel ısınmanın yoğun bir şekilde giderek arttığı dünyada, Türkiye’nin gelecekteki sigortası olacağı ifade ediliyor..
Dünyada yakın zamana kadar ardıç tohumlarının yalnızca ardıç kuşlarınca yenilerek, dışkı yoluyla atıldığında çimlenebileceği, ardıç tohumlarını üretmede başka yol olmadığı düşünülüyordu. Tarım ve Orman Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği’nin verdiği bilgiye göre, Orman Genel Müdürlüğü(OGM), Isparta Eğirdir’deki fidanlığında yaptığı uzun süreli çeşitli araştırmalar ve çalışmalar sonunda, ardıç ormanlarının oluşmasında, ardıç kuşlarının tekelini ortadan kaldırdı.2
Tohumlar,%5-10’luk limon tuzu ve su karışımında 1 gün bekletiliyor
Uzun ve çok uğraştırıcı bir iş olan suni çimlendirme için, her yıl Kasım ve Şubat ayları arasında, orman köylüleri olgunlaşmış ardıç kozalaklarını topluyor ve fidanlıklarda açık hava koşullarında kurutuluyor. Çeşitli işlemlerin ardından, ham tohumlar elde ediliyor. Tuzlu su vasıtasıyla, bu tohumların boş ve doluları ayrılıyor, dolu olanları %5-10’luk küllü suda, 3 gün bekletiliyor.
Her gün suyu değiştirilerek karıştırılan tohumlar, eleklerde yıkanıp, 1-2 saat güneşe serilerek kurutuluyor.Sonra da,%5-10’luk limon tuzu ve su karışımında 1 gün bekletilen tohumlar, yüzdürme havuzunda tekrar yıkanıyor. Böylece tohumların çimlenme engeli gideriliyor. Son olarak soğuk hava deposunda +4 derecede, 45-50 gün katlama yöntemi (Soğuk, ıslak ön işlem) uygulanan tohumlar, çimlenmek üzere Eylül ayının ilk haftası toprakla buluşturuluyor.
Son 7 yılda,25 milyon ardıç fidanı,30 ton ardıç tohumu üretildi
Anadolu bozkırının umudu olan ardıçların, özellikleri bakımından oldukça faydalı ağaçlar olduğunu ve Türkiye ormanlarının yüzde 3’ünü kapladığına dikkat çeken Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli “Ardıçlar, soğuğa ve kuraklığa karşı dayanıklılıkları sebebiyle, iklim değişikliğinin kendini hissettirdiği dünyamızda, ülkemizin geleceği açısından sigorta görevi üstlenecek.
Ardıçlar, ekstrem iklim koşullarına dayanıklı olmalarının yanında, sık ibre yapıları ve besi değeri yüksek kozalakları ile yabanıl hayvanlara iyi bir sığınak ve besin maddesi sağlıyor.Yaygın kök sistemleri sayesinde, erozyon ile mücadelede de,ülkemiz için son derece önemli bir tür..”dedi.
Dünyada ilk kez bu zor sürecin ardından, ardıç tohumlarının çimlenmesini, Türk Ormancılarının başardığına vurgu yapan Tarım ve Orman Bakanı Dr. Pakdemirli “Bu işlemlerle 2011 yılından 2018 yılı sonuna kadar, 25 milyon ardıç fidanı üretimi gerçekleştirdik. Yine aynı dönemde, yaklaşık 30 ton ardıç tohumu ürettik. Üretilen fidanlar ise Anadolu’muzun topraklarında yeniden yeşeriyor.” bilgisini verdi…
Ardıç tohumu tarihçesi
Eski Mısır’da sindirim kolaylaştırıcı ve bağırsak parazitlerine karşı kullanılan, eski Yunan’da da Hippokrates (İ.Ö. 460-377) tarafından vebaya karşı, yaşlı Plinius (23-79) ve Galienus (131-201) tarafından da, karaciğeri temizlemek ve öfkeli mizacı gidermek için önerilen ardıç tohumu, insan sağlığı açısından da büyük özelliklere sahip.
Ardıç ağacı, simyacılarca felsefe taşı yapımında da kullanılmış. Dayanıklı yapısından dolayı, Romalılarda Jüpiter’e (Zeus) adanmış. Ayrıca, cadılardan korunma amacıyla, evlerin önlerine ardıç dikilmiş, ya da kapılara ardıç dalları asılmış. Yılanları kovmak için ardıç yakılmış.
Çiçeklenme dönemleri,yetiştiği yerler,toplanma zamanları
Çiçeklenme dönemleri,Şubat-Nisan ayları, sarımsı-yeşilimsi çiçekleri fazla dikkat çekmez. Yuvarlak meyvelerinin (kozalak) en büyükleri 1 cm’lik bir çapa ulaşır. Türkiye’de Trakya, Ege ve Akdeniz’de bol miktarda bulunur. 1.100 – 2.600 metrelerde Uludağ, Kazdağı, Murat Dağı, Erciyes Dağı, Nemrut Dağlarında yaygın olarak yetişiyor.
Ege ve Akdeniz’de 5-6 metre boya ulaşanları varsa da, Marmara Bölgesinde, örneğin Uludağ’ın yüksek kesimlerinde 30-40 cm. boyunda, sık dallı bir çalı görünümünde olanları da var.
Meyveler birinci yılın sonbaharında yeşilimsi, ikinci yılın Eylül-Kasım aylarında, siyahımsı mor renge dönüşür. Bu renge ulaştıklarında toplanıp, gölgede kurutulur.
1.100.492 hektarlık alan, ardıçlarla kaplı
Ormanlarımızın yüzde 8-9’u, yani 1.100.492 hektarlık alan, ardıçlarla kaplı. Ancak yüzlerce yıl önce Anadolu’nun iç ve doğu bölgeleri de ardıç ormanlarıyla kaplıyken, bugün buralar ne yazık ki yarı çöl konumunda.
Ardıç tohumu (Ardıç kozalağı, Cücek, Bicari), ardıç tohumu bileşimi; Şekerler (glikoz, sakkaroz), organik asitler, reçineli bileşikler, acı madde ve uçucu yağ oranı %0.5-2.
Keltçe “Buruk, sert lezzetli” gibi anlamları olan juniprus sözcüğünden geliyor. Servigillerin diğer bütün üyelerinde olduğu gibi, bu da kışın yapraklarını dökmez. Hoş kokulu yaprakları, körpeyken iğne; büyüyünce tığ gibi görünür.
Böbrek iltihabı olanların, hiç kullanmaması gerekiyor
Faydaları; Ardıç tohumu hekim önerisine göre kullanılabiliyor. Böbrek iltihabı olanların, hiç kullanmaması gerekiyor.Tohumları(giliği),
siyah ardıç tohumunun bulunmadığı yerde, kırmızı Juniperus Oxycedrus (Katran ardıcı) ardıç tohumu kullanılabiliyor.Önerilen hastalıklar(Dahilen); İdrar artırıcı, terletici, midevi ve antiseptik özellikleri var. Kandaki şeker miktarını düşürüyor, pankreasın normal çalışmasını sağlıyor, böbrekleri, mesaneyi ve idrar yollarını temizliyor, vücutta biriken suyu boşaltıyor..
Gut hastalığında ve romatizmada faydalı, kadınlardaki beyaz akıntıyı kesiyor, aybaşı ağrılarını dindiriyor.Kanı temizliyor, damar sertliğini geçiriyor, soğuk algınlığında faydalı, nefes kokusunu, mide dolgunluğunu, bağırsak gazlarını gideriyor. Karaciğer ve dalağın çalışmalarını düzenliyor, ayak şişmelerini önlüyor, romatizmadan mütevellid el-ayak ve vücuttaki deforme olan uzuvları düzeltiyor.
Kanlı basurda, müzmin öksürükte faydalı
Mafsal kireçlenmesini, boyun ve diğer uzuvlardaki kireçlenmeleri gideriyor. (Bizzat denenmiş../ Orman Genel Müdürlüğü Odundışı Ürün ve Hizmetler Dairesi Başkanlığı Bitkisel Ürünler Şube Müdürlüğü / http://www.toprakana.net/showthread.php/935-Ardic-Tohumu, 20-10-2015, 12:53 AM)
Böbrek ve safra kesesi taşlarını düşürüyor, kabızlığı gideriyor, yüksek ve düşük tansiyonda faydalı, çarpıntıyı önlüyor. Kanlı basurda faydalı, üreyi atıyor, sarada, enfarktüste faydalı, iştah açıcı ve hazmı kolaylaştırıcı. Müzmin öksürükte faydalı, nabız yüksekliğinde kullanılıyor, kısırlıkta faydalı, mide gazının sebep olduğu ağız kokusunu gideriyor. Bedeni ve ruhi çöküntüde faydalı, aybaşı ve idrar zorluğunu geçiriyor, kumları döküyor, kanın katılaşmasını önlüyor. Albümin ve cilt hastalıklarında faydalı…
Ayak şişmelerini önlüyor, cilt hastalıklarına iyi geliyor
Haricen: Romatoid artritte; ardıç dallan ezilerek kaynatılıyor, elde edilen suya, sıcak su ilave edilip, bu su ile gut ve romatizma sebebi ile deforme olan,şekli bozulan uzuvlar yıkanırsa, tekrar düzeliyor ve elastiki hale geliyor. (Kitabın birinde, kaynatılan suyun içerisine hastalıklı uzuvlar sokulursa, 1 defa kullanmakla, deforme olmuş uzuvların düzeleceği ifade edilmiş..).
Aynı su ile çıbanlar ve şişlikler yıkandığında, tedavi ediyor. Kurutulmuş veya taze meyveler ezilip, kuyruk yağı ile karıştırılarak krem gibi ovmak suretiyle kullanılırsa, adale ağrılarını yok ediyor, ayak şişmelerini önlüyor, cilt hastalıklarına iyi geliyor.
Felçte, bacak kramplarında, romatizmada ve gut’ta; 10 gr. ardıç yağı, 10 gr. saf zeytinyağı içerisine konur, bununla ağrıyan yerler ovulur veya 2-3 damla ardıç yağı ile hastalıklı bölgeye masaj yapılır veya ardıç yağından günde 2-6 damla su veya şekerle alınır. Omuz ağrılarında, gece gelen ağrılarda, romatizma ağrılarında, 2-3 damla ardıç yağı ile masaj yapılır. Felçte (Paralizi) ardıç esansı (yağı) ile hastalıklı bölgeye masaj yapılır.