Bu nasıl işbirliği?..

Bu nasıl işbirliği?..

Necdet Buluz

Yapılan anlaşma ile Amerika ile Türkiye güvenli bölge için birlikte çalışacaklar ve devriye gezilerini yapacaklardı. İki haftadır anlaşma çerçevesinde devriye gezileri yapılıyor. Havadan helikopterlerle de uçuşların devam ettiği açıklamaları geliyor.

Ancak, güvenli bölge için bu yeterli olacak mı?

Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları ile Amerikan askerleri Suriye’nin kuzeyinde göz boyama kabilinden kara devriyesi turu atıp, havada ortak helikopter uçuşu yaparken; ABD bildiğini okumaya devam ediyor.

Kafaları karıştıran da dost ve müttefikimizin bildiğini okumaya devam etmesidir. Eğer ortada ortak iş yapma varsa, ortada dostluk ve müttefiklik ve ortak çıkarlar bulunuyorsa bunun gereklerinin de yerine getirilmesi gerekmektedir.

ABD ile Türkiye arasında güvenli bölge görüşmeleri sürerken, bir açıklama yapan ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) yetkilisi, ABD’nin Suriye Demokratik Güçleri’ne (SDG) silah, araç ve mühimmat desteği vermeye devam ettiğini söyledi.

Pentagon Radikal Gruplarla Mücadele Çalışma Grubu Direktörü Chris Maier, “Kullanılmaya hazır silahlar ve araçları SDG’ye sağlamaya devam ediyoruz. Gönderdiğimiz destekle ilgili şeffafız. Her ay Türkiye’ye, bu silah ve araçların listesini içeren bir rapor gönderiyoruz” dedi

Maier, Suriye’de Türkiye ile ABD’nin güvenli bölge konusunda mutabık kaldığı alanda, halen terör örgütü YPG/PKK unsurlarının bulunduğunu ve örgütün siperlerini yıkmasının o alanın müdahaleye açık olduğu anlamına gelmediğini söyledi.

Peki, şimdi sormazlar mı “Bu nasıl bir işbirliğidir? Bu nasıl bir güvenli bölge oluşturma çalışmasıdır?”

Türk ile Amerikan güvenlik güçlerinin havadan ve karadan devriye faaliyetlerine devam edeceğine dikkati çeken Maier, şu anda devriye operasyonlarının Tel Abyad ve Rasulayn ilçelerini kapsadığını ifade etti. Maier, güvenli bölgenin uzunluk ve derinliği konusunda yorum yapmaktan kaçındı.

Maier’in açıklaması, güvenli bölge görüşmeleri sürerken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Çarşamba günü yaptığı “iki hafta içinde bir sonuç çıkmazsa kendi harekât planlarımızı devreye sokacağız” çıkışının hemen ardından geldi.

Maier, güvenli bölge için de ‘güvenlik mekanizması’ ifadelerini kullandı ve bölgedeki “Kürt savaşçıların çekildiğini, yerine Arap savaşçıların geldiğini” söyledi. Ancak YPG’nin bölgede hâlâ güçlerini bulundurduğu bilgisini verdi.

Açıkçası yine oyun içinde oyun oynanıyor. Göz boyamaca ve oyalama taktikleri de bütün hızı ile sürüyor.

SDG’nin komuta kademesini oluşturan, PKK’nın Suriye uzantısı YPG, Suriye’nin kuzeyinde “Fırat’ın doğusu” olarak adlandırılan bölgeyi kontrol ediyor. Türkiye’nin, PKK’nın Suriye’deki kolu olduğu gerekçesiyle “ulusal güvenlik tehdidi” olarak gördüğü YPG, 2014’ten bu yana ABD’den DEAŞ ile mücadele kapsamında destek alıyor.

Türkiye ve ABD askerleri, görüşmeler kapsamında sınırın Suriye tarafında ortak hava ve kara devriyeleri yaptı. Ancak henüz “güvenli bölgenin” derinliği, kim tarafından kontrol edileceği ve kapsamıyla ilgili uzlaşmaya varılmadı.

Öte yandan Amerikan New York Times gazetesi, Pentagon’un Suriye’nin kuzeydoğusuna 150 asker daha sevk etmeye hazırlandığını iddia etti. Pentagon Sözcüsü Binbaşı Sean Robertson, iddia konusunda “Suriye’deki kuvvet durumumuzda bir değişiklik yok” açıklamasını yaptı.

Ancak, Amerikalıların bir söylediği diğerini tutmuyor. O nedenle yapılan bu açıklamaların da pek inandırıcılığı kalmıyor.

ABD Başkanı Trump’ın Kasım ayında Suriye’den aşamalı olarak çekilme kararından sonra ülkede bin civarında ABD askeri kalmıştı.

Sonradan yine bazı üst düzey subaylar ve askerlerin daha Suriye’ye geçiş yaptığını gördük. Özellikle Kuzey Irak üzerinden sevkiyatların da yapılmakta olduğu söyleniyor.

Görebildiğimiz kadarı ile Amerika halen oyalamaya ve terör örgütlerine silah desteğini sürdürmekte kararlı. Zaten bu kararlılıkları da yapılan açıklamalarda açık biçimde görülüyor.

Suriye, özellikle de İdlib ile güvenli bölge konusu öyle görünüyor ki daha çok baş ağrıtmaya devam edecek.

necdetbuluz@gmail.com

www.facebook.com/necdet.buluz