65 YAŞ ÜSTÜNE ÖZGÜRLÜK İSTEDİLER

ARTVİN VE HOPA EMEKLİ SEN, 65 YAŞ ÜSTÜNE ÖZGÜRLÜK İSTEDİLER
Artvin ve Hopa’da Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) bağlı
Emekliler Sendikası (Emekli Sen) üyeleri 65 yaş üstü yurttaşların salgın
sürecinde yaşadıkları sorunlara ilişkin basın açıklaması yaptı.

Haber:Hayati Akbaş

ARTVİN-Artvin ve Hopa’da Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) bağlı
Emekliler Sendikası (Emekli Sen) üyeleri 65 yaş üstü yurttaşların salgın sürecinde
yaşadıkları sorunlara ilişkin basın açıklaması yaptı.artvin (1)
DİSK Emekli Sen Artvin Şube Başkanı Kamil Güven ve Hopa Emekli-Sen
Şube Başkanı Saim Aydın’ın 65 yaş üstüne yönelik sokağa çıkma yasağıyla ilgili
 Genel Merkez tarafından yapılan açıklamalarda bulundular.
Türkiye genelinde gerçekleştirilen ortak basın açıklamasını Artvin ve Hopa
kamuoyuyla paylaşan Güven ve Aydın,  “Covid-19’un en büyük risk grubunu
oluşturan emekliler, yaşlılar en temel haklarından dahi mahrum bırakılarak pek çok
başka risk faktörüne açık hale getirilmiştir” dediler.
Yeni normal adı altında yapılan gevşetmelerin Covid-29’un sadece 65 yaş
üstüne ve sadece 65 yaş üstünden bulaştığının izlenimini verdiğini açıklayan Güven
ve Aydın açıklamalarda şu ifadelere başvurdu:
“65 YAŞ ÜSTÜNÜN HAFTA İÇİ GÜNLERDE DE SOKAĞA ÇIKMASINI İSTİYOR.
65 yaş üstü emekliler kendilerini evde de, sokakta da koruyabilirler.
Bu uygulama bir cezalandırmadır. Dünya ülkeleri aylardır korona krizi ile uğraşıyor.
Emperyalist kapitalist sistem, 1980’lerden bu yana, uyguladıkları özelleştirme ve
bunun gereği uygulanan neo liberal politikalarla bu kriz süreciyle yolun sonuna
geldiklerini fark ettiler.
Ülkemizde de, siyasal iktidar, rejim krizi ile kovit 19 krizini iç içe yaşıyor.
Ekonomik ve toplumsal alan dengeleri tümden bozuldu.
1 Haziran’dan bu yana normalleşme adımları atılırken, günde 22’ye kadar
düşen ölüm oranları kimseyi yanıltmasın.
İkinci ve üçüncü dalgaların geleceği belirtileri herkesin belleğinde.
Süreci bir kişinin yönettiği çok açık.
Ortada bir başarı varsa eğer, o da, sağlık emekçilerinin ve onların kurumsal ve
örgütsel tarihlerinin başarısıdır.
Bu süreç, küresel güçlere ve onların iktidarlarına, özelleştirme politikalarının
yerine, kamucu politikaların ne kadar gerçekçi olduğunu öğretti.
Varsın onlar, Bilim Kurulu’na, TTB gibi sağlık kurumlarını katmasınlar.
Varsınlar ekonominin çarkları dönsün kaygılarıyla işçileri tehlikeye atsınlar.
“Normalleşme” süreci ile AVM’leri, kreşleri, okulları, işyerlerini açsınlar.
Varsınlar, 65 yaş üstü insanları, virüsün asıl kaynağı onlarmış gibi evlere tıksınlar.
Sonunda onlar da öğrenecekler; bilim, kamusal yaşam, dayanışma, laiklik gibi
kavramlar insanların geleceğine ışık tutmaya devam edecek.

Korona krizi, daha çok sağlık emekçilerini ölümle burun buruna getirdi.

İşsiz kalmamak için çalışmak zorunda kalan işçiler, virüs almamak için ölümle
boğuştu. Ekonominin durmasıyla evde kalan işsizler ordusu, çoğu gerçekleşmeyen
küçük iktidar destekleriyle yetinmeye çalıştı.
Emekliler bu süreçte derin hak kayıpları yaşadılar.
Çarşı pazarda fiyatlar çığ gibi büyürken, emeklilerin çoğu , bırakalım sağlık ödeneğini
bir yana, iktidarın komik lütfu olan kolonya ve maske desteğine bile ulaşamadılar.
Önümüzde, Temmuz zamları var. 2020 bütçesine göre emeklilere % 4-5 oranında
zam öngörülüyor. Açlık sınırının 3.000 TL olduğu günümüzde, 1.500 TL’ye yükseltilen
emekli aylıkları bir övünç kaynağı gibi gösteriliyor. Oysa, % 100’leri aşan günlük
yaşam girdileri karşısında, en düşük emekli maaşı 3.000 lira olmalıdır.
1 Haziran'dan başlayarak neredeyse tüm yasaklar yumuşatıldı.
65 yaş üstü milyonlarca insan ise yasak kuşatması altında.
Bu yaşın insanları, bu karara ve uygulamalara isyan ediyor.
Karar alıcılar, unutmayın; kalabalık yapmasın diye evlere tıktığınız bu insanlar
zavallı değil, çöp de değil.
Hepsi üzerlerinde bir tarihsel birikim taşıyacak kadar değerliler.
Tamam. Kendi işletmeleri yok. Var olan işlerini de ellerinden aldınız.
Bankaların, sigorta şirketlerinin, maden işletmelerinin, holdinglerin sahibi ve
yöneticileri değiller. Onların hepsine yasağı kaldırdınız.

ATM önünde, markette, kendi sokağında, güvercin tedirginliğinde insanlar. Bu
yetmiyormuş gibi, onlardan 10 TL
devlete sadakat yardımı istiyorsunuz. Bu nasıl iştir ?
Dışarı çıkmasına izin verdiğiniz günde, arabasını bile kullanamıyor insanlar.
Parkta dolaşamıyor. Alış verişini yapamıyor, faturasını yatıramıyor. Her yer kapalı. Bu
nasıl bir akıldır? Nasıl bir insaftır? Nasıl bir yönetme algısıdır?
Bizler, hiç beklemediğiniz kadar kurallara uyduk. Ekonomi durmasın diye
inşaatlar çalışıyor, fabrikalar çalışıyor. AVM’ lerde tezgâhtarlar çalışıyor. Bizler ise
evlerde volta atarak gün geçiriyoruz.
Öleceğiz hareketsizlikten, depresyondan, kemik erimesinden, D vitamini
eksikliğinden.
Bizler, Tüm Emekliler Sendikası olarak, Bilim Kurulu üyelerine ve iktidar
yetkililerine sesleniyoruz:
65 yaş üstü insanlarımız üzerindeki yasakları kaldırın.
Hafta içi 3-4 gün daha, belli saatler içinde, pandemi ilkelerine uyarak sokağa
çıkma izni uygulayabilirsiniz.