Akşener:AKP halkın gerçeklerinden koptu

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, AKP’li yöneticilerin gerçeklerden kopuk olduğunu belirtti. İYİ Parti lideri, CHP’yle ittifak için “Mezara kadar demiyoruz” ifadesini kullanırken, HDP’nin kapatılmak istenmesine de değindi.
KRT TV’de soruları yanıtlayan Akşener’in açıklamalarından satır başları şöyle.

* 20 Ocak 2020’de yola çıktım, ilçe ilçe esnaf geziyorum. İnanılmaz hikayeler dinliyorum, daha pandemi yoktu. Esnaf zordaydı. Esnaf, halk sizin görmediğinizi görüyor. Önerilimizi iktidara iletiyoruz, iktidarı önerilerimizi dikkate almıyor.

* Genç, evli bir hanım, 26 yaşlarında filan. ‘Ne yapıyorsun filan’ sordum, durgun bir yüzü var. Kısa çalışma usulü çalıştığını, kocası pandemiden önce işten atıldığını, bir çocuğu olduğunu söyledi. ‘Et alabiliyor musunuz?’ dedim. Gözleri doldu, ‘Meral abla 50 gram alıyorum’ dedi, ‘Oğlum için alıyorum’ dedi. ‘Bu akşam ne yapacaksın’ dedim. Son 15 gündür menemen, tarhana ve kesme yediklerini söyledi. Bu olay çok vurdu beni.

‘Seçmen huzur istiyor’
* Bizim 31 Mart seçimlerinden sonra, ‘millet ittifakı’ olarak; mutsuz, umutsuz, demokrasinin askıya alındığını düşünen seçmenin bu iş olabilir umudu pekişti. 24 Haziran’da çok umuda kapılındı, olmayınca seçmenin umudu kırılmıştı. Demokrasi, hukuk, adaletle ilgili problemlerin yaşandığı umudu pekişti. ‘Bu olabilir’ denildi. Gezdiğimiz yerlerde bunu nasıl çözebileceksiniz diye soruyor. CHP seçmeni, AK Parti seçmeni huzur istiyorlar.

* AK Parti yöneticilerinin gerçeklerden koptuğunu düşünüyorum. Hadi Erdoğan ‘saray’ına girdi çıkmıyor… Parti yöneticileri ne yapıyor? Saraya girdin mi çıkamazsın. Saray paralel bir evren yaratır, kültür yaratır. ‘Saray’ın havası, ruhu… Kıbrıs’a yedi uçakla gidildi. Ölür müsünüz bir, üç uçakla gitseniz?

‘Bizimki rasyonel işbirliği’
* “Mezara kadar beraberiz, etle tırnağız” diyorlar. Bizim böyle bir iddiamız yok. Biz CHP’yle işbirliği yaptık. Rasyonel, seçmen talebi üzerine yapılan bir işbirliği. Siyaseten eleştiririm ama ailesini, yakınını karıştırmam. Ana muhalefet partisinin lideri Kılıçdaroğlu lince uğradı. Yumruk atan adamın evi türbeye döndürüldü. Erdoğan ‘geçmiş olsun’ diye aramadı. Böyle bir şey olamaz. Sonra birden Alaattin Çakıcı’nın tehdidini duyduk. Suikastler, darbeler olmuştur ama tehdit eden mafya mensubunu koruyan bir siyasetçi olmamaıştır. Bu tarihte ilktir. Evimin basılmasını saymıyorum bile.

Son dönemdeki saldırılar
* Benim danışmanım Murat İde saldırıya uğradı, Yavuz Selim Demirağ, Yurdagül Şimşek’in evi basıldı, Murat Ağırel, Barış’lar hapse konuldu. Ülkücü camianın iyi tanıdığı Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, Orhan Uğurel, Afşin Hatipoğlu… Bunların ortak özelliği pusu olması. Bu derece namertlik hiç yoktu. Pusuyla adam dövülmez, bir kişi beş kişiyle dövülmez. Erdoğan’ı göreve davet ediyorum, durum gittikçe kötüye gidiyor.

‘Kayınpeder sebep, damat sonuç’
* Partili cumhurbaşkanlığını kaldıracaksınız, iyileştirilmiş parlamenter sistemi getireceksiniz. Kayınpeder sebep damat sonuçtu. Bunların değiştirilmesini mümkün görmüyorum ama batılıların isteği için yapabilirler.

* Parlamenter sistem çalışmasını arkadaşlarımız tamamladı. Çarşamba günü bir sunum yapılacak. Sonra kamuoyuyla paylaşacağız. Bu sefer kamuoyu, STK’lar tartışacak. Ondan sonra bir noktaya varacağız. Aynı Cumhuriyet’in Atatürk tarafından tasarlattığı gibi… ‘Biz aynısını yapıyoruz’ diyemeyiz, bugünün taleplerini de içeren.

İddialı konuştu
* Sayın Kılıçdaroğlu nazik ve zarif bir insan. Türkiye’nin gerçekleri var; partili cumhurbaşkanlığı sistemi 50+1’i getirdiği için ittifaka seçime girmek gereği doğdu. ‘Muhalefet bloku’, ‘iktidar bloku’ deniliyor… Seçime yine biz aynı sistemle gideceğiz. Parlamenter demokrasiye hangi takvim içinde yapılacağı, geçişi sağlayacak şartlar… Bunların öncesinde paylaşılması gerekiyor. Sayın Erdoğan’ın kazanamayacağını düşünüyorum. Mümkün değil, kesinlikle kazanamayacak. ‘Millet ittifakı’ genişleyecek mi ne olacak, bugünden konuşulması doğru değil.

Erdoğan’ın ziyareti
* Sayın Erdoğan Saadet Partisi’yle bir ittifak kurmak gerektiğini söyledi. Oyların yetmediğini gördü, Saadet Partisi’ni alabilmek için her şeyi yapacaktır. Sadece seçim için. Erdoğan’ın Oğuzhan Asiltürk’ü ziyaret etmesi başka, açıklaması başkası.

* Havuz medyasında sayın Erdoğan’la gizli saklı görüştüğüm… ‘Güçsüz bir cumhurbaşkanı olacağım, Erdoğan’ın da güçlü bir başbakan olması’ymış… Bunu ciddi ciddi tartışıyorlardı, külliyen yalan.

* Bu milletin en dikkat ettiği şey iradesine el konulması, oyuna ipotek kurulmasıdır. Öyle bir sopa yerler ki, o sandıkta öyle bir tokat yerler ki oylar sandıkları patlatır. Aynı İstanbul’da olduğu gibi. İYİ Parti’ye yapılananın DEVA Partisi ile Gelecek Partisi’ne yapılamaya kalkışmasının son derece ters tepeceğini ve buna da çözüm üretileceğini söyleyeyim. Biz iki deneyimli siyasetçiyiz. Meclis’te grubu olan partisiyiz.

HDP’nin kapatılması tartışması
* AK Parti’nin kapatılmasıyla ilgili o dönemde MHP’nin yeterli desteği vermediği söyleyerek eleştirmişti. AK Parti kıyıdan dönünce kanunu değiştirdi. Anayasa Mahkemesi karar veriyor. Erdoğan’ın bir hareketinin olması yetiyor. Sayın Bahçeli bir ültimatom verdi Yargıtay başsavcısına… Başsavcı yukarıya bir baktı, oradan ne geldi, gelecek belli değil. Oradan sonra da bir adım daha var; Anayasa Mahkemesi. Ortaklar arasında bir gagalaşma olarak görüyorum. Sayın Bahçeli’nin elini tutan yok ama yapmadı.
Kaynak:Diken.com