Bahçeli “Başkanlık sistemine” karşı değil miydi?…

Bahçeli “Başkanlık sistemine”

karşı değil miydi?…

Necdet Buluz

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile Hukuki Araştırmalar Derneği (HUDER) Başkanı Hüseyin Kaya’nın baş başa bir saatlik görüşme yapmalarının yankıları sürüyor. (HUDER) Başkanı Kaya, “Görüşmemiz Sayın Bahçeli’nin isteği üzerine gerçekleşti” açıklamasını yaptı.

Görüşmenin gerçek içeriğinin ne olduğunu bilmiyoruz. Ancak, yorum yapabiliriz:

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a da çok yakın bir isim olan Hüseyin Kaya’nın MHP’de kongre heyecanı yaşanırken yapılan bu görüşme kafalarda çeşitli soru işaretlerinin de belirmesine neden oldu.

Dikkat edilecek olursa yapılan görüşmenin içeriği konusunda Bahçeli de, kurmayları da suskun durumda. Tek açıklama ziyarete giden (HUDER) Başkanı Kaya’dan geldi. Kaya’nın “Sağ olsun, nezaket gösterip bizi aradı, arayınca da icabet etmemek olmazdı” şeklindeki açıklamaları MHP cephesinden yalanlanmadığına göre böyle bir görüşmenin önemli olabileceğini düşünüyoruz.

Şimdi sıkı durun. Asıl önemli açıklama şöyle:

” Türkiye’nin hukuk ve terör sorununu, Türkiye’nin bize ait bir metinle yönetilmesi gerekliliği konularını görüştük. Sayın Bahçeli’nin cümlelerinden, Türkiye’nin daha iyi bir yönetim şekliyle yönetilmesi konusunda bir düşüncesi olduğu izlenimi edindik. Daha önce de anayasanın Meclis’ten çıkabileceğini söylemişti bize. Bir uzlaşma sağlanabileceğini söylemişti. Başkanlığın kötü bir şey olmadığını ve fakat başkanın tasarrufuyla ilgili sıkıntıların oluşabileceği kaygısı dışında sistem olarak başkanlığın olmaması yönünde bir şey söylemedi. Biz de aynı doğrultuda görüşlerimizi ilettik. Kendisi hürmet ettiğim sevdiğim bir lider. Türkiye’de alışık olmayan siyasetçi tiplerinden biridir. Kamu yararı, kendi parti yararından önde olması noktasında fedakârlık gösteren istisnai siyasetçilerdendir. Böyle davranan bir siyasetçiye de siyasi mülahazalar dışında bir sevgi bir yakınlık kurmak, STK olarak şahıs olarak bizim görevimiz olarak düşünüyorum. Mahkemenin kararıyla ilgili Bahçeli daha önceki açıklamalarının dışında bir açıklamada bulunmadı. MHP ile ilgili kaygılarını veya yapılması gerekenleri tekrarladı bize. Özel bir şey söylemedi” ”

Bu görüşmenin içeriğinin bununla sınırlı olmadığını düşünüyoruz.

Nedenine gelince:

Durup dururken, tam da MHP’de kongre hazırlıkları ve heyecanı sürerken MHP Genel Başkanı neden (HUDER) Başkanı Hüseyin Kaya ile özel görüşme gereğini duymuş olabilir?

Daha önce yaptığı açıklamalarda “Başkanlık Sistemi”ne tümüyle karşı olduklarını açıklayan Bahçeli değil miydi? Şimdi ne oldu da Bahçeli “Başkanlık sistemi bugünkü parlamenter sistemden daha iyidir” noktasına geldi?

Sadece Bahçeli değil, kurmayları da yaptıkları her açıklamada Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı topa tutup “Başkanlık Sistemi’ni dayatmakla” suçlamamdılar mı?

Şimdi ne oldu? Neden geri adım atıldı?

(HUDER) Başkanı Kaya yanlış söylüyorsa MHP’nin bu konuda kamuoyuna bir açıklama yapması gerekiyor.

Bunun yorumu şudur:

Bahçeli, Kaya ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’a üstü kapalı mesaj göndermek istemiştir. “Bak, biz ayakta kalırsak, MHP muhalefetin eline geçmezse sana Başkanlık sisteminin önünü açarız. Meclis’te uzlaşma ile bu işi çözeriz. Ancak, MHP olağanüstü kongreye gider, parti muhalefetin eline geçerse Başkanlığı unutun.”

Bir başka noktayı daha sizlerle paylaşalım:

Bilindiği gibi “paralel yapı” ile en büyük mücadeleyi Cumhurbaşkanı Erdoğan veriyor. Bahçeli ise, partinin “paralel yapı”nın eline geçeceği endişesi taşıdığını her fırsatta dile getiriyor.

Özetle bu görüşmede “Eğer partinin başında kalmazsam, paralel yapı partiyi ele geçirir ve mücadelede sıkıntılar başlar” mesajlarının da verilmiş olabileceğini düşünüyoruz.

Ancak şurası unutulmamalıdır:

Bu saatten sonra MHP, Bahçeli ve kadrosu ile dikiş tutturamaz. Partinin gerçek sahipleri delegeler ve bu partiyi omuzlarında taşıyan kadrolardır. Bugün, delegeler ve partiyi omuzlarda taşıyan kadrolar “değişimde” direniyor.

İşte asıl tehlike, bu “değişim” gerçekleşmezse MHP diye bir parti de “tabela” partisine dönüşür. Artık bu gerçeğin görülmesi gerekiyor. Parti içindeki muhalif kanat bunu çok iyi görüyor, bunu önlemeye çalışıyor ama bunu dinleyen mi var?

Zaten Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da, Başbakan Davutoğlu’nun da bütün hedefi, kendileri için en tehlikeli gördükleri Milliyetçi Hareketi bünyelerinde eritmek değil miydi?

Yazılması ve söylenmesi gereken daha çok şey var. Biz, MHP’nin daha fazla yıpratılmaması ve eritilmemesi için şimdilik susmanın daha doğru olacağı düşüncesindeyiz.

necdetbuluz@gmail.com