Özdağ:TSK’ nın %50 si FETÖ irtibatlı

TSK’nın hain girişim sonrası getirildiği durum ve siyasi gelişmlerle ilgili TBMM de basın toplantısı düzenleyen Ümit Özdağ :TSK daki tasfiyelerle ilgili soğukkanlı davranılmalıdır dedi.Özdağ “1 Temmuz itibariyle TSK, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı’nda 358 General/Amir l, 39.287 Subay, 96.391 Astsubay görevliydi. Konu ile ilgili çalışan askerlerin verdikleri rakamlara göre bu sayının % 50’si FETÖ ile değişik seviyelerde irtibatlıdır. Bu irtibat dereceleri üç aşamalı olarak; sert çekirdek, sempatizan, güçlüden yana görünenler şeklinde tanımlanmaktadır. 9 Ağustos 2016 itibariyle, TSK ve Jandarma Genel Komutanlığı’ndan büyük tasfiye operasyonları ile atılan general/amiral sayısı 158, Subay sayısı Kuvvetler de 1224 ve Jandarmada 909 yani 2291 ve astsubay sayısı Kuvvetlerde ile Jandarma toplamı 630’dir. Bu sayılar 1 Temmuz 2016’da TSK bünyesinde görevli general/amiral sayısının %44’ünü, subay sayısının %5’ini ve astsubay sayısının %0.6’sını oluşturmaktadır. Özetle TSK ve Jandarmada var olduğu düşünülen değişik aşamadaki FETÖ’cülerin ancak küçük bir bölümü tasfiye edilmiştir. Önümüzdeki dönemde tasfiyeler devam edecektir ve etmelidir. Esasen devam soruşturma ve sorgulamalarda ortaya FETÖ ile ilişkili yeni isimlerin çıkması ve yeni tasfiyelerin yapılması bir zorunluluktur. Ancak tasfiyelerin çok dikkatli bir şekilde yapılması gerekmektedir. İlk tasfiye dalgasında dahi araya FETÖ’cü olmayanların girdiğini bizzat FETÖ ile TSK içinde en önde mücadele edenler ifade etmektedir. Bundan sonraki, süreçte daha soğukkanlı davranılmalıdır. Tasfiyelerde öncelikle FETÖ’nün sert çekirdek grubu hedef alınmalıdır. Araya suçsuzların girmemesi için azami dikkat gösterilmelidir” dedi.
KOMUTA KAMDEMESİNE ÖNERİ

“Genelkurmay Başkanı ve Jandarma Genel Komutanı’na, Milli Savunma ve İçişleri Bakanlarına bir önerim var” diyen Özdağ sözlerini şöyle sürdürdü: “TSK ve Jandarma’da FETÖ’ye yönelik tasfiyeler devam ederken TSK ve Jandarma Genel Komutanlığı birliklerinde subay ve astsubaylara yönelik olarak FETÖ’nün temel ideolojisi olan Fethullah Gülen’in mehdi olduğu iddiasını çürüten eğitimler verilmelidir. Bu konuda Diyanet İşleri Başkanlığı ve İlahiyat Fakülteleri ile ortak çalışma yapılabilir. Ayrıca ordu içinde milli birlik ve ordu ruhunu güçlendirici çalışmaların yapılması bir zorunluluktur. Gelecek senelerde Harp Okulları 4 sene mezun vermeyecektir. Türk Ordusu bir yandan subay tasfiye ederken, diğer yandan aşağıdan yeni subay gelmemesi gibi bir kıskaca girmiştir. Her ne kadar Milli Savunma Bakanı bu açığın sivilden gelen kadrolar ile kapatılacağını söylese de, bu kadroların 1 senelik eğitim ile askeri lise dahil 7 sene, askeri lise hariç 4 sene askeri eğitilmiş profesyonel subayların yerini doldurması tabii ki zor olacaktır. Türkiye önümüzdeki dönemde Ordusunu bugün olduğundan daha zor durumlarda kullanmak zorunda kalabilir. Üstelik TSK’nın sadece 15 Temmuz 2016 sonrasında 50 şehit verdiği göz önünde tutulur ise, Türkiye’nin zaten küçük savaş içinde olduğu görülecektir. TSK’nın içinde bulunduğu süreçten çıkışta en fazla ihtiyaç duyduğu şey moraldir. Orduya moral ancak halkın sevgisi ve siyasetin saygısı ile verilebilecek bir şeydir. Siyaset, TSK’ya saygısını -en azından bir bölümünü-, onun tarihsel derinliği olan kurumlarını yıkmadan göstermelidir.”