”CHP ve Kılıçdaroğlu’na KUMPAS kuruyorlar”

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu’nun yargılandığı MİT TIR’ları davası üzerinden “CHP’ye yeni kumpas kuracağını ve Kılıçdaroğlu’nu tehdit ettiğini” de belirtti.Tezcan, “bu tehditlerin hiçbirisinin CHP’yi de Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nu korkutamayacağını, Kılıçdaroğlu’na geri adım attıramayacağını” kaydetti.

Emniyet’ten ‘Yeni paralel devlet’ açıklaması: Paralel değil yeni birim

‘Adalet Yürüyüşü’nde olduğu gibi ‘Adalet Kurultayı’nın da iktidarı aynı şekilde tedirgin edeceğini vurgulayan Tezcan, Erdoğan’ın, Kılıçdaroğlu’nun Alman dergisi Focus’a verdiği söyleşi nedeniyle Kılıçdaroğlu’na “Yazıklar olsun” dediğini de anımsatarak, “Yazıklar olsun denilecekse, adaleti yok edenlere olsun. Biz, yok ettikleri adaleti yeniden bulmanın kavgasını ve mücadelesini veriyoruz. Adalet Yürüyüşü ile ilgili AKP Genel Başkanı çıkmış, ‘Devletin güvenlik güçleri korudu’ diye, lütuf gibi anlatıyor. Yürüyenlerle ilgili güvenlik önlemi almak lütuf değildir” dedi.

‘Havuz medyası çalışıyor’

Tezcan, kendilerine yönelik “Hesap verecekler” denildiğini de anımsatarak, “Gerçek bir adaletin önünde hesap verilmesi söz konusu olduğunda adliye kapılarından eve gidecek yolu bulamazlar” diye konuştu. Erdoğan’ın bu konuşmalarının satır aralarında “CHP’ye kumpas hazırlığının yattığını” da belirten Tezcan, şunları söyledi: “Önce havuz medyasını çalıştırdılar, ondan sonra da sıfatlı trolleri var bunların, o troller vasıtasıyla sosyal medyada iftiralar atmaya başladılar. AKP Genel Başkanı dünkü (önceki günkü) konuşmasında Genel Başkanımızı tehdit ederek, CHP’ye dönük yeni bir kumpasın ikrarında bulunmuştur. Enis Berberoğlu ve ona yönelik baskı altında verilen mahkûmiyet kararı üzerinden kendilerince CHP’ye dönük kumpasın peşindeler. Bizim çekinecek bir şeyimiz yok. Bizim sırtımızda kirli heybelerimiz yok. Cemaatlerle kirli ittifakımız yok. Devletin hiçbir kurumunu hiçbir yere ve kimseye teslim etmedik. Hesap vermekten kormuyoruz. Korkan sizsiniz. Bu yeni kumpas girişimi de ellerinde patlayacak.” Berberoğlu’nun itirazının görüşüleceği mahkemenin başkanının değiştirildiğine de vurgu yapan Tezcan, HSK’ye şöyle seslendi: “Berberoğlu’nun iktidar zorbalığıyla rehin alındığının delili anlaşıldı mı? Şimdi soruyorum, niye değiştirdiniz? Bu kumpas ile ilişkisinin, yeni kumpasın, neresindesiniz? Bunları tek tek ortaya çıkaracağız, peşini bırakmayacağız.”

‘Oğan’a baksınlar’

Tezcan, açıklamasının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtladı. CHP’li Mustafa Akaydın ile ilgili Başbakan’ın çağrısının sorulması üzerine Tezcan, “Başbakan, ‘Yeni devlet kuruyoruz’ diyen AKP’li ile ilgili kalksın, disiplin soruşturması yapsın. Hâlâ böyle bir hareket yok. Biz daha önce de ‘kontrollü darbe’ ile ilgili ne söylediğimizi ifade ettik. ‘Kontrollü darbe’ demek bir tiyatro demek değildir. Gerçekten bir darbe olmuştur. Bu darbe girişimi öngörülmüştür, istihbaratı alınmıştır, sonuçlarından yararlanılmıştır, 20 Temmuz darbesi yaratılmıştır” yanıtını verdi.

‘Geri adım atmayız’

Tezcan, “CHP’ye MİT TIR’ları davası üzerinden kumpas kurulup kurulmadığı” yönündeki soruya da “Kendisi söylüyor; ‘Sonucunun nereye uzanacağından rahatsızsın, hesap vereceksin’ diyor. Bununla ilgili havuz medyasında yürütülen kampanya var, en sonunda en sıfatlı parti yetkilisi bu açıklamayı yapıyor. Bu yeni bir kumpasın planlamasıdır. Bize dokunmaz, geri adım atacak bir durumumuz yoktur. Asıl mesele bunun üzerinden Kılıçdaroğlu’na ve CHP’ye iftira süreci başlatmaktır” yanıtını verdi. Tezcan, Gelibolu’da düzenleyecekleri Adalet Kurultayı ile ilgili Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan Gelibolu ile ilgili bir yanıtın kendilerine gelmediğini de vurguladı.

Yeni paralel devlet iddiası

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, bir kişi hakkında terörle ilişkisi olup olmadığına yönelik ‘Başkanlık Ulusal Güvenlik Birimi’ tarafından soruşturma yürütüldüğünü gösteren bir tutanağı göstererek, “Bu açık bir şekilde yasadışı istihbarat toplama faaliyetidir. Böyle bir örgüt yok. Böyle bir şey varsa bu bir özel örgüttür. Kanunen tarif edilmeyen fişleme yapan bu örgütler, hukuk karşısında suç örgütüdür. Özel istihbarat örgütü oluşturulmuştur” dedi. Konuşmasına mahkeme dosyasından alınan bir tutanağı göstererek başlayan Tezcan, “Türkiye hızlı bir şekilde istihbarat devleti olma yolunda ne yazık ki ilerliyor. Tek adam rejimi bütün ahtapot gibi kolları ile devlet düzenini altüst etmeye ve tek kişinin kontrolüne bağlamaya odaklanmış” dedi.

‘Böyle bir kurum yok’

Söz konusu belgenin, FETÖ soruşturmaları nedeni ile bilgi talep etmesi üzerine hazırlanan bir bilgi tutanağı olduğunu belirten Tezcan, şu bilgileri verdi: “Tutanakta diyor ki; bir kişi ile ilgili savcılık soruşturma yapıyor dava açılıyor. ‘Bu kişinin terör örgütü ile bağlantısı var mıdır yok mudur’ diye soru soruyor; emniyet birimlerinden soruyor. Emniyet birimlerinin hazırladığı cevap tutanağı. Emniyet, hakkında soruşturma yapılan kişi ile ilgili çeşitli kaynaklardan soruşturma yapmış. Görüyoruz ki yargı organları soruşturma yaparken başka bir birimden daha emniyet bilgi alıyor. Resmi belge. Bu araştırma yaptığı kaynaklarından birisi de ‘Başkanlık Ulusal Güvenlik Kurumu’ imiş. Devletin böyle bir kurumu yoktur. Yasalarımızda düzenlenmiş böyle bir birim yok. Bu açık bir şekilde yasadışı istihbarat toplama faaliyetidir. Böyle bir örgüt yok. Kanunen yok. Böyle bir şey varsa bu bir özel örgüttür. Kanunen tarif edilmeyen fişleme yapan bu örgütler, hukuk karşısında suç örgütüdür. Başkanlık diye bir kurum yok Türkiye’de. Özel istihbarat örgütü oluşturulmuştur.” Tezcan, “Kanunen tarif edilmeyen ve özel bilgi toplayan bu örgütler, hukuk karşısında suç örgütüdür. Başkanlık diye bir kurum var mı Türkiye’de” diye sordu. Tezcan, başta AKP Genel Başkanı, Başbakan ve içişleri ile adalet bakanları olmak üzere hükümetin bu meseleyi açıklamak zorunda olduğunu vurguladı. “Kimler devlet içinde ‘başkanlık’ adı altında bu birim aracılığıyla fişleme yapıyor” diye soran Tezcan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu birime mahkemeler nasıl soruyor ve dosya oluşturuyor? Emniyet birimleri bunu veri havuzu kabul edip, nasıl mahkemelere bildiriyor? Bu yeni bir paralel devlet yaratma sürecidir. Hukuken karşılığı olmayan, başkanlık rejimi hevesi içinde olanların yasal dayanağı olmayan, hukuka aykırı başkanlığın gizli örgütlerini kurduklarının göstergesidir. Hangi başkanlıktır? Belli ki ‘Türkiye’yi yeni bir sisteme taşıyoruz’ diyenler yeni bir paralel devlet oluşturma içindedir.

Emniyet’ten açıklama geldi

Tezcan’ın açıklamalarının ardından Emniyet Genel Müdürlüğü yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı bünyesinde 12 Mayıs 2016’da İçişleri Bakanlığı’nın ‘olur’u ile Ulusal Güvenliğe Yönelik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nün kurulduğu belirtildi. Tutanaktaki “Başkanlık Ulusal Güvenlik” ibaresinin Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı Ulusal Güvenliğe Yönelik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nün kısaltması olduğunun belirtildiği açıklamada, “Başkanlık ibaresi ise KOM Daire Başkanlığı’nı ifade etmektedir. Kamuoyunu yanlış bilgilendirmemek adına bilgi istenmesi halinde sayın milletvekiline gerekli bilgiler verilebilirdi” ifadeleri kullandı.