HALK EVLERİ

HALK EVLERİ

YAHYA AKSOY

19 Şubat 1932 ‘de eğitim ve kültür merkezi olan Halk Evleri’nin açılması , Atatürk’ün halkçılık anlayışı,
vatanı ülkesi ve milletiyle bölünmez bütün kabul eden görüşten kaynaklanır. Halkevlerinde Usta öğretici
olarak görev yapan âşık Veysel , bir şiirinde bu gerçeği şöyle anlatır: “Sarsılmaz Halkevi sağlam
temeli,/Işık tutar halka yorulmaz eli,/Halka hizmet kuruluşu emeli,/Atatürk sesi var Halkevlerinde.”
Halkı okur -yazar hale getirmek ve toplumsal kalkınmayı sağlamak için Cumhuriyet öncesinde yapılan
sınırlı çabalarla halkın cehaleti önlenemediği için, Cumhuriyetin ilanı ile başlatılan devrimlerle
“milletimizin topyekun okuyup yazmak için gösterdiği şevk ve aşka bilfiil hizmet ve yardım etmek.”
hedeflenmiştir. O tarihlerde ülkemizi gezen yabancı gazeteciler, “Türkiye’nin dört bir yanı okul haline
getirilmiş bulunmakta” diye haber yapmışlardır.
“Türk Milletinin asaletinden doğan ve benim vücudumu dolduran yüksek ve manevi bir kuvvet vardı;
işte ben bu milli kuvvete, bu Türk Milleti’ne güvenerek işe başladım ” diyerek ilham kaynağı olarak Türk
Milleti’nin vicdanını gören M. Kemal Atatürk, emperyalizme, sömürgeciliğe ve çağdışı olan her şeye karşı
açtığı savaşlarda özgürlük ve bağımsızlık yolunda eşsiz başarılar sağlamıştır.
Bütün millet bireylerini ayrılık gözetmeksizin memleketin öz evladı sayan ve onların temel hak ve
özgürlüklerini güven altına almak için tüm yasal işlemleri gerçekleştiren Atatürk,çağdaş bir toplum
yaratmak için halkın eğitim ve öğretimine öncelik ve önem vermiştir.
Cumhurbaşkanı ve Baş Öğretmen olarak bütün yurtta okuma- yazma seferberliği başlatan Gazi
Mustafa kemal , ” OKUMA YAZMA’YI HER YURTTAŞA,KADINA, ERKEĞE; HAMMALA, SANDALCIYA
ÖĞRETİNİZ. BUNU YURTSEVERLİK ÖDEVİ BİLİNİZ” buyruğunu vermiştir.
Okulların yanında, tarih, dil ve kültür alanında 12 Nisan 1931’de Türk Tarih Kurumu, 12 Temmuz
1932’de Türk Dil Kurumu ve 19 Şubat 1932’de zengin halk kültürümüzün uygulanacağı, buluşacağı ve
geliştirileceği bir kurum olarak Halkevlerinin ilki Ankara’da açıldı.24 Haziran 1932’de yurt genelinde
Halkevleri sayısı 20’yi buldu.Giderek tüm illerde ve ilçelerde açılan halk evleri sayısı 1946’da 455 ‘e
ulaştı.Halkevleri binaları , her türlü kültür ve sanat çalışmasını çatısı altında heyecanla, sevgiyle ve
umutla buluşturdu. Köylerde, halkevi çalışmalarını içine alacak “Halkodaları” kuruldu. 1946 ‘da bu
odaların sayısı 4066’ya ulaştı. 1951 ‘de hizmetleri durduruldu ve 14 Aralık 1953’de çıkarılan bir kanunla
kapatıldılar.
Ankara Halkevi tarafından yayınlanan “ÜLKÜ” ve İstanbul Eminönü halkevi tarafından yayınlanan
“YENİTÜRK” ve İzmir halkevince yayınlanan” FİKİRLER” dergileri yurt çapında okuyucuya sahip
bulunmakta ve aranmaktaydı. Halk evlerinin çıkardığı dergilerde halk kültürümüzün derinlikleri tüm
özellikleri ve ayrıntıları ile dile getirilmekteydi. Bu eski kaynaklar geçmişimize ışık tutmaktalar.
35’de fazla dergi ve benzeri yayınları ile yöresel ve ulusal kültür değerlerimizi belgeleyen,tanıtan ve
kalıcı hale getiren Halk evleri ne yazık ki siyasi kaygılarla 14 Aralık 1953 tarihli bir yasa ile kapatıldı ve
bütün mallarına el konuldu. Yıllar içinde yok edilen bu zengin bilgi ve kültür kaynakları ulusal kültürümüz
için büyük bir kayıp olarak tarihe geçti. Daha sonraki yıllarda açılan halk evleri büyük özverilerle ayakta
kalmaya çalışmaktalar.
Çeşitli alanlarda çalışmak üzere kurulan eğitim şubeleri, hizmetlerini organize bir şekilde halk
ulaştırmakta idiler. Halk ozanlar-âşık,halk şairi, halk sanatları, halk müziği, halk tiyatrosu, halk
müziği,tarım, sağlık gibi pek çok alanda ülkemize hizmet verenlerin yetiştiği birer eğitim ve kültür
kuruluşu olan HALKEVLERİNİN sekteye uğratılması halkımız ve ulusal kültürümüz için büyük bir kayıp
olmuştur.
Büyük atılımlar, küçük düşüncelerin kurbanı olmamalıdır.

YAHYA AKSOY