YILLAR GEÇİYOR

YILLAR GEÇİYOR

YAHYA AKSOY

Ünlü şair Fikret Sezgin’in dediği gibi: “Takvimler değişiyor, zaman hep aynı zaman./Yaşımız
değişiyor,insan hep aynı insan.”
Bir Özbek özdeyişinde .”Zaman devr-i daimdir, geçen insan ömrüdür” diye ifade edilmekte.
“Şarkıda ifade edeildiği gibi”Yıllar geçiyor sen ne dersen de!” zaman su gibi akarken ve hayat
peşinden koşarken , yaşananları geleceğe taşımak ve geçmiş ile gelecek arasında kitaplarla,
albümlerle, fotoğraflarla,yıllıklarla ve belgesellerle bir kültür köprüsü kurmak, tarihe ışık tutmak
demektir.
Ünlü şair ve yazar Rıfat Ilgaz’ın “Kara Dayıya Mektup” şiirinde ifade ettiği gibi: “Gidenler –
gelenlerle yolladığımız selamlar da olmasa/Çoktan yitirirdik izimizi.”
Zaman sürecinde yaşanan önemli olaylar, güncelere, yıllıklara, antolojilere,şiirlere, romanlara
,öykülere, türkülere ve anı defterlerine aktarılır.
Yıl boyunca yaşananları yazı, fotoğraf ve belgelerle birleştiren YILLIKLAR . Ulusu ve toplumu
ilgilendiren önemli yıldönümlerinde, sosyal, kültürel , edebî ve sanatsal alanlardaki gelişmeleri
bir araya getiren “YILLIKLAR” çıkarılır.Yıllar geçer ve yıllıklar kalır;geçmişi geleceğe taşırlar.
Her yeni yılda, geçmiş ile gelecek arasındaki bağı değerlendirmek ve geleceği umutla ve
heyecanla kurgulamak,düşlemek, düşünmek ve planlamak gerekir.
Frigyalı bir köle olarak doğduğu hayatı, filozof olarak tamamlayan Epiktedos şöyle
demekte:”Güneim, ayın,yıldızların,yerin ve denizlerin tadını çıkaran kişi ne yalnızdır ne de
çaresiz.”
İnsanlık tarihi, bilinmeyen ve bilinen yönleriyle asırlardır akıp gidiyor.Takvimler değişse
de insanlığın başına gelenler kolay değişmiyor.Olup bitenlerden canlı ve cansız bütün
doğa gerçekleri ile insanlık etkilenmekte.Filozofların-bilgelerin-düşünürlerin,şairlerin
sözleri bize ışık tutmaktalar:
“Göze alarak çıktık yolun yokuşunu,/Saat dursa durdurmaz zamanın yokuşunu./Sanki bir
nefes gibi kimse farkında değil,/Zaman bir telli turna,gören yok uçuşunu.” Hayatı bütün
yönleriyle şiirleştiren ve ” Gece günlerce sürmez,ömrü sabaha kadar “diyen şair Fikret
Sezgin ,hayallerin rüyalarda kalmayacağa vurgu yapmakta. Şairler ve şiirleri
olmasa,edebiyat olmasa hayatı kim anlatacak…
inançlar,hayatın bir parçası olarak burçlara, aya,yıla ve yıldız fallarına da yansıtılır.
Tüm öncelikli ve önemli alanlarda insanlık dünyasını etkileyerek yönlendiren “DİJİTAL
TEKNOLOJİ” güncel konu olarak önümüzde duruyor. 2020’de kafa yormamız gereken bu
önemli alanda bütün stratejileri ve konseptleri araştırmamız gerekiyor. Bu konu en çok
eğitimi ilgilendirmektedir.
“Dünya dönüyor denir,herkes olduğu yerde./Kimse yarını görmez,değişiklik
kaderde./Gecen devamlı ise güneş doğmuş sana ne?/Beyaz yelkenli olmaz karanlık
denizlerde” diyen ünlü şair rahmetli Fikret Sezgin, NOKTA’yı koyuyor: “İnsanlar
çevirmiyor,bilinmeyen çemberi./Adına dünya denmiş,döner ezelden beri./Yaşamak bir
romansa elbette bir yazarı var./Herkesten iyi bilir nokta konacak yeri.”
Hoş geldin 2020. “…Herkes kedi hayatının karanlığıyla aydınlanıyor,/…Doğacak güne
umut olsun dostluğumuz.” diyor,Bozoklu ünlü şair Kaşif Kani Ertürk.
Bitmeyen zaman kavramı içinde biten ömürleri, yerinde,zamanında, doğru ve verimli
olarak kullanmalıdır. Her yeni yılda, bilgi, özgüven ,akıl, mantık ve felsefe ile beslenmiş
düşleriniz ve düşünceleriniz sonsuz olsun.Yeni yıl kutlu olsun. Sağlık, huzur,başarı
dolsun.
YAHYA AKSOY