CHP,”AF” fı AYM ye taşıyacak

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AKP ile MHP’nin yeni infaz düzenlemesinin ‘tam bir adaletsizlik örneği’ olduğunu belirterek “Rüşveti alan serbest, rüşveti yazan hapiste” dedi.

Bazı suçlarda infaz süresini yarıya indiren, bir seferliğine denetimli serbestlik süresini üç yıla çıkaran ve açık cezaevindekilere mayıs sonuna kadar izin veren yasa, 15 Nisan’da yürürlüğe girmişti. Ardından binlerce kişi cezaevlerinden tahliye olmuştu. CHP, düzenlemeyi Anayasa Mahkemesi’ne taşıyacağını duyurmuştu.

Sözcü’den Saygı Öztürk’e konuşan CHP liderinin açıklamalarından satır başları şöyle:

*Çıkarılan örtülü af tam anlamıyla bir adaletsizlik örneğidir. Tarihin bize yüklediği sorumluluklar var. Adaletsizlik karşısında sessiz kalan, dilsiz şeytandır. Biz, ‘Dilsiz şeytan olmayacağız’ diyoruz. Rüşveti alan serbest, rüşveti yazan hapiste. Yolsuzluğu yapan serbest, yolsuzluğu yazan hapiste. Düşüncelerini açıklayan hapiste. Adamına göre düzenleme yapıldı. Böyle adalet olur mu? Bu durum ülkede çürümeye yol açıyor.

*Hemen belirteyim, eşitlik ilkesine uyulmadan çıkarılan bu yasanın iptali için Anayasa Mahkemesi’ne gideceğiz. Bize yönelik olarak sosyal medyada şimdiden, ‘CHP, Anayasa Mahkemesi’ne giderek cezaevindeki FETÖ’cüleri, PKK’lıları, DHKP-C’lileri kurtarmak istiyor’ propagandası yapıyorlar. Şunu hemen belirteyim: Eline silah alıp darbe yapmak isteyenlerin, darbeye destek olanların, ülkemizi bölmek isteyenlerin, tecavüzcülerin, uyuşturucu ticaretine karışanların, cinsel istismarcıların aftan faydalanmasından yana değiliz.

*Haksız yere cezaevinde yatanlar da var… Örneğin Barış Pehlivan, Barış Terkoğlu, Murat Ağırel, Hülyla Kılınç, Osman Kavala, askeri öğrenciler, erler…

*Belli kişiler seçilerek onların suçları kapsama alınarak af çıkarıldı. Oysa, kişiler değil, suçun kapsamı ele alınmalıydı. İstenen kişilerin yasadan nasıl yararlanması gerektiği üzerinde durulup infaz yasasında düzenleme yapılıyorsa buna adil bir infaz düzenlemesi diyemeyiz.

*Anayasa Mahkemesi’ne başvurmak için hazırlıklarımız sürüyor. Biz, FETÖ’ye, PKK’ya, IŞİD’e, silahlı terör örgütlerine; kısaca eline silah alan hiçbir yapının affını istemiyoruz. Uyuşturucu baronlarının çıkarılmasını istemiyoruz. Adil davranılmasını, kişilere yönelik düzenlemeye karşıyız. Bir düzenleme yapılıyorsa adil davranılması gerekir. Biz. Anayasa Mahkemesi’ne de ‘Adalet’ için gidiyoruz. CHP Genel Merkezi’nde parti yönetiminde büyük bir hareketlilik var. Bu konuda hukukçulara da büyük görev düşüyor. O yüzden hukukçularla yoğun bir çalışma sürdürülüyor.

Yardım kampanyalarına soruşturma konusu
*Büyükşehir belediye başkanlarımız Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu’nun açtıkları, daha sonra diğer illerimize yayılan yardım kampanyaları için belediye başkanları hakkında İçişleri Bakanlığı tarafından soruşturma açılmasının yasal dayanağı yok.

*Çünkü, ilgili kanunlara belediyelerin bağış kabul etme hakkı bulunuyor. Ne zaman ki CHP’li belediyeler Covid-19 salgını nedeniyle alınan önlemlerden ekonomik olarak etkilenen vatandaşlarımıza ulaşmaya başlardılar, yoksul vatandaşlarımıza ulaşmaya başladılar, hemen siyasi iktidar yasak getirdi. Üstelik bu yasak bizzat Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla gerçekleştirildi.

*Çünkü, CHP’li belediyeler, siyasi iktidarın yapamadıklarını çok kısa bir süre içinde, vatandaşlarımıza güven vererek yapmaya başladı. Seçimlerden önce de sürekli, ‘CHP’li belediye başkan adaylarını seçerseniz, yoksul vatandaşlarımıza yapılan yardımı kesecekler’ diyordu.

*CHP’li belediye başkanlarımız, bırakın yardımı kesmesini, yardımları daha da artırdı. Aşını, işini kaybeden herkesin yanındayız. Dolayısıyla Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Yardımı kesecekler’ sözlerini CHP’li başkanlar yerle bir, tuzla-buz etti. Üstelik biz bu yardımları asla parti ayrımı olmadan ulaştırıyoruz. Bu durum, Erdoğan’ın ezberini bozdu. İşte bu yüzden, CHP’li belediyelerin yardım yapmasını engellemeye çalışıyorlar.