İMPLANT İLE ÇENE KEMİĞİNİZİ KORUYUN

İMPLANT İLE ÇENE KEMİĞİNİZİ KORUYUN

Diş implantları doğal dişlerden sonraki en iyi çözümdür. Kayıp veya hasar görmüş bir dişi geri kazanmanıza olanak sağlarlar. Doğru yerleştirildiğinde, implant kemiğinizle kaynaşacak ve uyum sağlayacak ve doğala en yakın görünümde bir dişiniz olacaktır. Doğru ağız bakımıyla implantınız başka sorunlara neden olmadan uzun yıllar ağzınızda kalabilir.

Diş hekimlerinin hastalarına uygulayacakları implantları seçerken, implantın yapısal özelliklerine ve implant uygulanacak kemiğin durumuna dikkat ettiğini belirten Diş Hekimi Pertev Kökdemir, implant başarısında en önemli faktörlerden birinin doğru kemiğe, doğru implantın yerleştirilmesi olduğunu söyledi.

Çürük, diş eti hastalıkları veya travmaya bağlı olarak diş kayıpları yaşayabilirsiniz. Diş kayıpları arttıkça ve buna bağlı olarak bu bölgelerde kemik erimeye başlayınca yüzünüz çökmüş ve olduğunuz yaşatan daha ileri bir yaşta görünebilirsiniz. İmplant tedavisi ile bu görünümden kurtulabilir. Ve yüzünüzü yaşınıza uygun görünüme getirebilirsiniz.

Diş Hekimi Pertev Kökdemir, diş implantlarının alternatifi olarak hastalara porselen köprü ve damak protezlerinin de önerilebildiğini ancak günümüz teknolojisinde en konforlu sistemin implantlar olduğunu ifade etti.

Dt.Kökdemir, takıp çıkarılan protezlerde dahi implant desteğini alınmasının protez konforunu arttırdığını, köprü alternatifi olarak değerlendirildiğinde de komşu dişlerden aşındırma yapılmamasının çok büyük bir avantaj olduğunu sözlerine ekledi.
PANDEMİ SIRASINDA DİŞ HEKİMİ ZİYARETLERİNİ GECİKTİRMEYİN

Pandemi sırasında diş hekimi ziyaretlerini geciktirmeyin.

New Jersey’dek Rutgers Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekanlığı diş hekimlerinin hastaları korumak için önlemler aldığını, ancak bazı kişilerin diş bakımı almaya hala isteksiz olduğunu paylaştı.

İnsanların diş hekimi ziyaretlerine devam etmesinin çok önemli olduğunu belirten Dt. Pertev Kökdemir, “Tedavi edilmeyen diş hastalıkları daha da kötüleşecek. Ağız sağlığı ile genel sağlımız arasında bir bağlantı olduğunu biliyoruz. Örneğin, kötü bir ağız sağlığı, kalp hastalığı ve daha bir çok kronik hastalıkla ile ilişkilidir” dedi.

Diş hekimi Pertev Kökdemir sözlerini şöyle sürdürdü “Özellikle son 35 yıldır, diş hekimleri kişisel koruyucu ekipmanları ve klinikleri temiz tutmanın önemini biliyorlar. 1980’lerde, HIV / AIDS krizinden önce diş hekimleri eldiven, maske takmıyordu. Bu hastalıklara karşı önlemler geliştiğinde cerrahi önlük, maske ve eldiven en fazla diş hekimliği alanında düzenli olarak kullanıldı. Dolayısı ile COVİD-19 için alınan önlemler diş hekimliğinde uzun yıllardır vardı. COVİD-19 ile aynı yollarla bulaşan Hepatit-B hastalığı da diş hekimlerinin gerek tedavi sırasında hastalarını ve kendilerini koruma, gerekse hasta aralarında bir sonraki hastayı korumak için tüm yüzey ve kullanılan aletlerin sterilizasyonunda ileri derecede tedbir alınarak zaten yapılıyordu. Hepatit-B gibi dayanıklı bir virüsün yok edildiği ortamda COVİD-19 virüsünün barınması ve bulaşması pek de mümkün değildir. Bu nedenle diş rahatsızlıkları olanların ertelemeden diş hekimlerine başvurarak tedavilerini yaptırmaları önemlidir. ”