Azerbaycan da muhteşem bir gün….

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan’da Ermenistan işgalindeki Azerbaycan topraklarının kurtarılması dolayısıyla düzenlenen Zafer Geçidi Töreni’ne katıldı.

Erdoğan ve Aliyev tören öncesinde Azerbaycan’ın milli lideri Haydar Aliyev’in kabri ile Türk ve Azerbaycan şehitliklerini de ziyaret etti. Törende konuşan Aliyev, “44 günün her günün bizim şanlı tarihimizdir.” derken, “Türkiye her zaman Azerbaycan’ın yanındadır demiştir. Bu birliğimizin tezahürüdür. Türkiye’nin verdiği destek her bir Azerbaycan vatandaşını gururlandırmış, sevindirmiştir.” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan’ın Ermenistan’a karşı Dağlık Karabağ’daki zaferini kutlamak için düzenlenen Zafer Geçidi Töreni’nde yaptığı konuşmada;
Aziz Azerbaycan halkı, Türkiye Azerbaycan’ın yürüttüğü mücadeleye en başından itibaren destek vermiş. Bütün imkanlarıyla Azerbaycanlı kardeşlerinin yanında olmuştur. Türkiye olarak Azerbaycan ile münasebetlerimizde her zaman büyük lider Haydar Aliyev’in iki devlet tek millet şiarını rehber aldık.
30 yıllık işgal döneminde bu bölgelerin virane haline geldiğini hep birlikte gördük. Kardeşim İlham Aliyev’in dediği gibi Fuzuli şehrinde bayrak asmak için bina dahi bulunamamıştır. Bütün köyler tarumar edilmiş, mezarlıklar bile tahrip edilmiştir. Camiler yıkılmış, minareler aynı şekilde tarumar olmuştur. Ermenilerin bazıları her şeyi yıktıkları gibi tarihi ve kültürel varlıkları da tabi zenginlikleri de yağmaladılar. Tüm bu tahribatın hesabının sorulması gerekiyor dedi.
Erdoğan daha sonra şunları söyledi.
-Savaş sırasında Gence, Terter, Ağdam, Berde, Ağcabedi gibi Azerbaycan toprakları da hedef alınmıştır. 100 masum sivil şehit edilmiş çocuklar anasız babasız bırakılmış saldırılar sonucunda 416 kardeşimiz de yaralanmıştır. Savaş hukuku ağır şekilde ihlal edilmiştir. Bunları görmezden gelenlerin gözleri kadar vicdanları da körleşmiştir.
Her mecrada bunun hesabını sormak boynumuzun borcudur. Yıllardır doğdukları yerlerden uzak kalarak memleket hasretiyle yanıp tutuşan 1 milyonu aşkın kardeşimiz doğdukları topraklara dönmek için sabırsızlanıyor. En kısa sürede bu kardeşlerimizin hasretinin sona ereceğine inanıyoruz. Dağlık Karabağ, yıkım, katliam ve gözyaşından başka hiçbir şey getirmeyenlerin de artık akıllarını başlarına toplaması gerekiyor.