MİLLİ UYANIŞA KIVILCIM

MİLLİ UYANIŞA KIVILCIM-
Nevzat AKSOY
     Değerli okuyucularımız,Bugünkü Türkiye’mizin şekillenmesinin
ana mayası, hamuru, can damarı  sayılan o milli ruh, ulusal bilinç  nerede kaldı acaba? Bizi devlet ve millet olarak, ayakta tutup, bugünlere  kadar taşıyan bir zamanların, esaretten bağımsızlığa,  karanlıktan aydınlığa, yokluktan varlığa, sömürgecilik ve emperyalizm ateşinden, bağımsız ve modern bir cumhuriyete taşıyan  o koruyucu ruhumuzu nerelere gömdük?
        O ruh ki, bağımsızlıkta, ekonomide, yönetimde, eğitimde, adalette, toplumsal ve sosyal yaşamın her karesinde sürekli canlı ve tetikleyici bir dinamikle kalabilmiştir.Dünü bugüne bağlayan  zaferler, ve başarılar, abidesi olarak devrinin ve zamanın hakkını vererek, bugün herkesin ağzına pelesenk olmayı başarmıştır.O eski milli ruh, bir atmosfer gibi insanların beyninde derin izler bırakmayı  başararak, dünün öyküsünü, bugüne taşıyarak adeta  bir pusula mahiyetinde yurdum insanına miras bırakmıştır.Geçmiş yokluk ve imkansızlıklar cenderesinde, milli bilinç ve mücadeleci ruhun kıvılcımlarıyla, sönmeyen büyük  bir alev ateşiyle yurdun ve milletin bekasına ve kaderine olumlu bir seyirde derman olmayı başarmıştır.
       İşgale uğramış bir vatanın
savunmasında, kendiliğinden ortaya çıkmış o ruh, bugünkü cumhuriyete ışık, tarihe altın harflerle yazılacak destansı bir zaferler mazisi bırakmıştır.Amasya genelgesinden, Sivas ve Erzurum kongresine, Balıkesir ve Alaşehir kongresinden Amasya görüşmelerine kadar yurdun işgaline çareler, ve ulusal mücadelenin ateşini, meşalesini yakarak, kararlılık, inanç ve iman gücünün kararlılığıyla, büyük başarılara imza atılıp, zaferle taçlanan bir cumhuriyet, unutulmayacak bir tarihe imza atmıştır.
        Dün zoru başarmış, ülkeyi ve milleti  esaretten bağımsız ve müreffeh bir cumhuriyet ve bir vatanla buluşturabilmeye vakıf olabilmiştir.Ama maalesef bugün geçmişin bizlere miras bıraktığı cumhuriyette, ilerleme, ve müreffeh seviyemiz aynı hızını koruyamamış, o milli ruh ve azim ve kararlılık, ivme kaybetmiştir.O günkü  işgal, zorluk, ve   imkansızlıklar içindeki bir vatan ve milletin başarıları yüzyıllara damgasını vurarak, gelecek nesillere unutulmayacak bir mazi, destansı bir tarih bırakmıştır.
       Eğer bugün çağa damgamızı vuramıyorsak, refah seviyemizi yükseltemiyorsak, yönetim, adalet, ekonomik, eğitim ve öğretimde yerimizde sayıp, ilerleme gösteremiyorsak, milli bir ruhun ve kararlılık ve azim gücümüzde  bir durağanlığın sebeb olduğunu unutmayalım.Ulusal birliktelik ve kararlılık, dünü bize armağan etmişse,  neden  yarınlara, sorunsuz ve enkazsız bir cumhuriyet ve iyi bir yaşam temelleri için o sönen milli ruhu uyandırmayalım.