OKUL SEZONUNU AÇAN AİLELERE ÖNERİLER

OKUL SEZONUNU AÇAN AİLELERE ÖNERİLER

Okulların açılmasıyla yaşanacak sıkıntılar hakkında ebeveynlere uyarılarda bulunan Medical

Park Antalya Hastane Kompleksi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Seda

Özer uyku saatleri, beslenme, enfeksiyonlardan korunma, stresle baş etme ve aile içi iletişimle

ilgili ailelere öneriler verdi.

“UYKU ÖNCESİ KİTAP UYKUYA GEÇİŞİ KOLAYLAŞTIRIR”

Okul çağındaki çocuk ve ergenlerin en az 8 saatlik kaliteli bir uykuya ihtiyaçları olduğunu

söyleyen Uzm. Dr. Özer, “Uyku sadece dikkat, konsantrasyon ve okul başarısı için değil,

genel vücut direnci, bedensel ve ruhsal sağlık ve sağlıklı büyüme için de gereklidir. Yaz tatili

boyunca süren esnek uyku saatlerini hızla düzene koymak gerekir. Erken uyanmış olmak,

çoğu çocukta akşam daha erken uyku hali oluşturduğu için yeni uyku düzeni 4-5 günde

oluşur. Akşam saatlerinde uzun süreli TV seyretme, bilgisayar ve diğer elektronik aletlerle

meşguliyet, akşam yemeğini geç yeme gibi durumlar önlenmelidir. Uykuya geçişi

kolaylaştırmak için uyku öncesi kitap okumaya teşvik etmek veya kitabı birlikte okumak hem

dinlendirici hem de eğitici bir yöntem olur” şeklinde konuştu.

“VİTAMİN EKSİKLİĞİ GELİŞME GERİLİĞİ VE OBEZİTE SEBEBİ”

Günün en önemli öğününün kahvaltı olduğunu hatırlatan Uzm. Dr. Özer, zihinsel ve bedensel

işlevlerin düzgün olabilmesi için güne dengeli bir öğünle başlamak gerektiğini belirtti. Uzm.

Dr. Özer, “Okulda yenecek simit, tost gibi karbonhidrat ağırlıklı bir kahvaltı, beynin şeker

ihtiyacını geçici olarak karşılasa da, alışkanlık haline geldiğinde tek taraflı ve yetersiz

beslenmeye yol açacağından orta ve uzun vadede vitamin eksikliği, gelişme geriliği ya da

obezite gibi durumlara sebep olabilir. Çocuğun kahvaltıyı mutlaka evde; yumurta, peynir, süt

gibi protein kaynaklarını de içerecek şekilde yapması sağlanmalıdır. Ara öğünlerini okul

kantinlerinden hazır gıda şeklinde tüketmek yerine evden götürülecek kuru yemişler, meyve,

küçük bir paket süt ya da meyve suyu gibi sağlıklı yollarla alması önerilmelidir” diye konuştu.

“ENFEKSİYONDAN KORUNMADA EN ETKİLİ YOL EL YIKAMA”

Okul döneminde, kalabalık ortamda uzun süre vakit geçirmeye bağlı, sonbahar-kış aylarında

enfeksiyon sıklığında artış olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Özer, “Okula başlanan yıl, artış daha

fazla olacaktır. Okulda alınacak fiziksel önlemlerin yanı sıra bireysel olarak enfeksiyondan

korunmaları için, doktorunun uygun göreceği direnç destekleyici tedaviler söz konusu

olabilir. Her yıl salgın yapan grip enfeksiyonu, eğitim–öğretimin aksamasına hem de ağır

enfeksiyon riski nedeniyle zatürreye kadar varan sağlık sorunlarına yol açabilmekte. Astım,

diyabet, kronik kalp, akciğer, böbrek, karaciğer hastaları gibi riskli gruplar başta olmak üzere,

her okul çocuğuna ekim ayında grip aşısı yaptırmak faydalıdır. Enfeksiyondan korunmanın en

etkili yolunun el yıkamak olduğu, anne- babalar tarafından da çocuklara aşılanmalıdır” dedi.

“AİLEYLE GEÇİRİLEN KALİTELİ VAKİT ÖNEMLİ!”

Eğitim- öğretimin hiçbir zaman, sadece öğretmen ve öğrencinin sorumluluğunda olmadığını

söyleyen Uzm. Dr. Özer şöyle devam etti: “Ailenin de bu süreçte aktif rol alarak, okul ve

öğretmenle iletişim halinde olması, çocuğunun ihtiyaçlarını, başarı durumunu, sosyal

ilişkilerini yakından takip etmesi gerekir. Okul dışı saatlerde çocuğun ailesiyle kaliteli vakit

geçirmesi, ruhsal ve bedensel dinlenme yanında, motivasyonu ve güven duygusunu da arttırır.

Özellikle hafta sonlarında, çocuğun düzenli bir aktiviteye yönlendirilmesi, spor, resim, müzik

gibi alanlarda hobi edinmeye teşvik edilmesi, hatta aileyle ortak paylaşımlar yaratılması;

zaman zaman tiyatro, sinema, konser gibi etkinliklerle kaliteli vakit geçirmesinin sağlanması,

çocuğun hayatı okul ve dersten ibaret bir koşuşturmaca olarak algılamasını önler.”