İç Savaş tehdidi

16 Nisan da yapılacak Referandum yaklaştıkça kamuoyunu aydınlatmak ve bilgilendirmek için yapılan anketlerde HAYIR oylarının EVET oylarından önde gitmesi öyle anlaşılıyor ki AKP lileri sadece endişelendirmekle kalmamış bir hayli de korkutmuş görünüyor.
Şu sözlere bakar mısınız?…
“Kapı kapı dolaşmak zorundayız. Kapı kapı dolaşmak derken, nasılsa yüzde 60 çıkar, yüzde 70 çıkar değil. Size tek bir benzetme yapayım. Eğer yüzde 50’yi geçemezsek ve bu referandum oylamasında başarısız olursak iç savaşa hazırlanın. Gerek kendi içimizde gerek kendi dışımızda kartların yeniden karılacağını yeniden plan masalarının kurulacağını iyi bilelim.”
Bu sözler AKP Manisa İl Başkan Yardımcısı olan Ozan Erdem’ e aitti.
Hemen arkasından da yine AKP nin Avusturya Teşkilat Sorumlusu olan
Mahmut Koç,yaptıkları bir toplantıda ayni minval üzerine şunları söylüyor.
“Bu süreçte kafa karışıklıkları var diktatörlük ve tek kişi gibi. İnşallah hep beraber anlatırız. Mesele AK Parti meselesi değil, vatan meselesi. O yüzden de elimizden geleni yapmalıyız. Eğer bu seçimde kötü bir sonuç çıkarsa, Allah korusun iç savaş çıkar” ifadesini kullanıyor.
İşin bir başka tehlikeli boyutuda referandumda EVET oyu kullanacakları başta ülkenin tarafsız olması gereken Cumhurbaşkanı ve Başbakanının PKK lı ve FETÖ cü terörist olmak gibi çok ağır bir şekilde suçlamalarıdır.
Görünen o ki AKP ülkenin içinde bulunduğu ve bütün olumsuzlukların üst üste ,art arda geldiği bir ortamda ”TEK ADAM ” sevdaları yüzünden düştükleri bu kaos ortamından nasıl kurtulacaklarını bilememektedirler.
HAYIR çıkma endişe ve korkusuna kapılmış olmalarından kaynaklanan yeter ki kaybetmeyelim ”Bu yolda her şey mübah”yolunu seçmiş olmaları da işte bu yüzden olabilir.
Yazımızı Ekşi Sözlük’ ten bir alıntı ile noktalıyoruz.
”halkı tehdit etme, iradelerini ve yaşamlarını ipotek altına almaya çalışma bir partinin değil, bir suç örgütünün izlediği stratejidir. fakat siyasette de epey bir zamandır kullanışlı bir strateji olarak işlevsel ve işe yaradığı da görülmüştür.”