KENT ESTETİĞİ

KENT ESTETİĞİ YAHYA AKSOY
Dünya tarihinde önceliği ve önemi olan “Sanat Tarihi”, Mağara Devri’nden günümüze uzanan çizgi içerisinde insanlığın kimliğini, kültürel varlıklar ortaya koyar ve geçmişe ışık tutar.
Mağaradan başlayarak zamanla kentlere dönüşen yaşamda , yerleşim alanlarının estetiği önem kazanmıştır. Kırsal veya kentsel yaşam mekânları ile ilgili, plan proje ve uygulamalar yöneticilerin bilgi ve yeteneklerine göre değişiklik göstermektedir.
Nüfusun büyük çoğunluğu artık kentlerde yaşamaktadır. Artan nüfusun konut ve diğer gereksinmelerini karşılamak için hükümetler ve kent yöneticileri sürekli çaba göstermekteler. Kentlerde yıllar önceki nüfus ile son nüfus arasında büyük bir artış grafiği gözlenirken, yerleşim alanları, mahalleler , konutlar, alt ve üst yapı unsurları giderek büyük boyutlar kazanmakta, çözüm yolları beklemektedir.
Bütün bu hızlı gelişmeler karşısında , belediyelerde kent estetiği daire başkanlığı kurulmuştur. Bu çok yerinde, önemli ve gerekli örgütlenmeye büyük sorumluklar ve görevler düşmektedir.
Ancak kentlere kuş bakışı bakıldığı zaman veya göz ucuyla yerleşim alanları ve mahalleler incelendiği zaman , gerekli olan hizmetlerin tam yapılmadığı görülmektedir.
Mimari açıdan,sanat tarihi açısından,yaşamsal konular açısından kentler ,ayrı ayrı incelendiği zaman yönetimlerin görevlerini tam olarak yapamadıkları gözlenmektedir. Topluma huzur, güvenlik ve huzur vermeyen uygulamalar eleştirilmektedir. Bu konularda halka ve yerel basına ve yerel basın haberlerine bakılması yeterli olacaktır.
Yerel medya, gazete, degi, radyo ve televizyonlarıyla halka en yakın çalışmaları ile ön plana çıkmakta ve önem kazanmaktadır. Muhtarlardan başlayarak en yukarıya uzanan bütün yönetim birimleri ve yöneticileri öncelikle yerel ve sonra ulusal medyayı yakından takip etmelidirler. Görülmeyen sorunları görmek ve yapılması gerekeni yapmak için bu kaynaklar ışık tutmakta, bilgi vermekte ve halkın sesi olmaktalar. Doğru bilgi yöneticileri ve tüm insanları sağlam yola ulaştırır. Başarı ve mutluluk birbirini takip eder.
Devasa binalar ve sınırlı yaya alanları, parklar çok sıkcı bir durum arzederken ,Çevre temizliği, yolların, yaya ve araş yollalrı, parklar, kültür alanları, kavşaklar, çöp kutuları ve çevresinin olumsuzlukları görülmeli ve pratik çözümler üretilmelidir.
Bir örnek olarak söylemek gerekirse; Şehirlerarası yol ile mahalle ana yoluna dönüşü olan , Ankara-Eskişehir yolu Çayyolu- Yaşamkent mahallesi kavşağı büyük hayati tehlikeler arzetmekte,kazalara neden olmakta ve bu yoğun trafik akışına çözüm olacak alt ve üst geçit veya yonca yaprağı şeklinde bir geçit düzeni ivedilik kazanmakta olduğu halde, ilgili ve sorumlular tarafından bu yönde hiç bir gayret gösterilmemektedir. Ankara’nın dört yanında buna benzer alt ve üst yapı sorunları halkı huzursuz yapmaktadır.
Kentlerin estetiği, kentin imajıdır, Sağlıklı misyonlar verimli vizyona dönüştürülebilir. Turizm kültürünün gelişmesi ile kent estetiği arasında yakın bir bağ bulunmaktadır. Sözle değil akıl, bilim ve teknoloji ışığında çağdaş uygulamalarla bu sorunlar hızla çözülebilir.
Kentlerde kaleler, kuleler, kapılar, bacalar, ışıklar, su kanalları, telefon hatları, gök delen binalarını baştan aşağı lambalarla aydınlatmalar tamamen çağ dışı bir görünüm arzetmektedir.İnsan gözünü ve gönlünü yoran bu olumsuzlukları gören olmuyor mu? Kent yöneticileri ve sorumluları sık sık mahallelerde incelemlerde bulunmalı, hayati konuları sorumsuz birkaç görevlinin insafına, bilgisine, görgüsüne ve anlayışına bırakmamalıdırlar.
Huzur, sağlık, çağdaşlık ve estetik kentlerin önemli konularıdır. En üst düzeyde ele alınmalı, uygulamalar denetlenmeli, olumsuzluklar giderilmelidir.
Kent gelirleri ve tüm kaynakları, öncelikle ve öenemle bu tür toplumsal konular ve sorunlar için ayrılmalıdır. Ortak sorunlar, ortak akıl ve koordineli çalışma ile çözülür.
Kent estetiğine özen gösterilmeli , gözleri rahatsız eden ve gönülleri inciten kent olumsuzlukları hızla giderilmelidir.Planlı ve akıllı çalışmak başarıyı, başarı da huzuru yaratır.