MİLLİ BOTANİK BAHÇESİ

MİLLİ BOTANİK BAHÇESİ YAHYA AKSOY
Köy Enstitülerinde öğrenciler tarım derslerine ,ZİRAAT MARŞI ile başlamaktaydılar:
“Sürer eker biçeriz, güvenip ötesine /Milletin her kazancı, milletin kesesine/
Toplandık baş çiftçinin, Atatürk’ün sesine /Toprakla savaş için, ziraat cephesine,
Biz ulusal varlığın temeliyiz, köylüyüz./Biz yurdun özsahibi,efendis köylüyüz…”
“Güfte:B.Kemal Çağlar-Beste:A.Adnan Saygun
” O (Rabb) ki yeri sizin için bir döşek, göğü de bir bina yaptı. Gökten su indirdi, onunla size rızık olarak çeşitli ürünler çıkardı.”Bakara sûresi.
İnsanoğlunun,bütün canlı ve cansız varlıkların babası ve anası olarak ilahi buyruklarda ve önemle yerini alan toprak, ana tanrıça olarak insanın harcını karmakta, insanın harcı da topraktan olmaktadır. Toprak hayattır, vatandır,insandır,geçmiş ve gelecektir.Anadolu’nun bitki zenginliği batanik parkında yaşayacak, geliştirilecek,milli ilaç sanayiine destek olacak.Çok yerinde ve hayati…
Eskişehir yolundan sadece karşılama, tanıtım ve ofis fonksiyonlarını kapsayan karşılama yapısını görülen Türkiye’nin ve Ankara’nın en güzel parkı olacak . Avrupanın Moskova’daki bilimler akademisi ana botanik bahçesi’nden sonra en büyük ikinci uluslararası akredite botanik parkı. Proje mülkiyeti Atatürk Orman Çiftliğine ait olan eski köy hizmetleri araştırma enstitüsü, kırsal kalkınmayı destekleme kurumu, tema arboretumu, TSK hatıra ormanı ve DSİ beytepe göletini barındıran 340 hektarlık bir araziyi kapsamakta (central park’ın 341 hektar ve hyde park’ın 255 hektar olduğunu hatırlatmakta fayda var). önceki dönemde imara açılması planlanan araziyi ciddi emek harcayarak şehrin en büyük parkına dönüştürmeyi de ortaya atan eski Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker olmuş.Yakında açılacak park, dolup taşacak…
Milli Botanik Bahçesi; bilimsel araştırma faaliyeti yürüten tüm araştırma kuruluşları için eşsiz bir materyal kaynağı ve tam donanımlı çalışma imkânını yaratmakta… Bu gereklilikten yola çıkarak Ankara İli Eskişehir yolu Lodumlu mevkiinde (Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı merkezine komşu) yaklaşık 2.000 da’lık alanda kurulacaktır.
Toprak üzerine söylenmiş Uygur atasözleri derin anlamlar içermekte:
“Yer doymayınca, er doymaz”, Su yerin kanı,yer çiftçinin canı”,”Toprağı süreceksen güzün sür,güzün süremezsen yüz kere sür.”
Ünlü halk şairi Âşık Veysel’in dilinde, gönlünde ve sazının telinde toprak, “Sadık yâr” olarak anlatılmıştır.Toprak,su,güneş ve hava anlamlı olarak kaynaşmış Anadolu’da…
Ağaçlar ve çiçekler üzerine yazdığım şiirlerimle ,Milli Botanik Parkı’nı selamlıyorum:
ERİK AĞACI !
Ozan Yunus’un dalına çıkıp üzüm yediği/Öyküler anlatarak benim uğurum dediği,
Her sabah selam götürüp getiren/Uzakta kalan sevginin simgesi
Beyaz, pembe katmer çiçekli/Ceylan boylu , ter ve ten kokulu
Hasret dolu anılar defteri erik arağacı,
Güzel renkli ve ince saplı kiraz meyvesi şöyle dermiş:
“Beni yiyenleri sapıma çeviririm ama, ahhh ! benden sonra şu dut meyvesi gelmese!”
Sarı- beyaz çiçekleri ve özgün kokuları ile insanların benliğini saran iğde ağacı da şunları söylermiş:
“Menekşe , leylak şöyle dursun, iğdenin kokusunda kendini bulursun!”
Veysel ustanın gizli sırlarını döktüğü, seslerini turnalardan alan, sazı da bahçedeki dut ağacından:
“Bahçede dut iken bilmezdin sazı,/Bülbül konar mıydı dalına bazı,
Hangi kuştan aldın sen bu avazı,/Söyle doğrusunu gel inkâr etme.”
Efsane yaratan Musa’nın sihirli asası da ağaçtandır…!”
Halkımızın “yemesende tarlasından geç ” dediği sarımsak ve soğanın dünya mutfağında önemli bir yeri bulunmaktadır.Ünlü ” Zeytin Duası “da şöyledir: ” Allah ömrünüzü, zeytin ağacı ömrü gibi uzun, zeytin gibi bereketli, zeytin yağı gibi sıhhatli yapsın.”
İĞDE KOKUSU
Binbir rengi ve kokusuyla çiçekler/Yer yüzünde en güzel gerçekler,
Koyu sarı, uçuk beyaz renkler/Mayıs geldi mi insanı bekler,
Yorgun ruhları sarar, umutsuz kalbe dolar/İğde kokusu ,
leylak , sümbül, lale binlerce çiçek özleri/Aranan parfümler olur,
Kendisiini, şairin şiirinde/Ozanın ezgisin de bulur/Şaire ilham, şiire konu olur,
Benim gönlüm iğde kokularında mutluluğu bulur,/Benden uzak olma ne olur !
ÇİÇEKLER ve GERÇEKLER
Tüm insanlığın en özel gözdesi/Özel günlerin zarif hediyesi
Duygulu yüreklerin içten sesi/Kırmızı, beyaz ,pembe karanfiller,
İstanbul’dan bir demet çiçek aldı/Mss. Lady Mary Avrupa’ya saldı
Çiçekler sevgi elçisi oldular/Pembe gül verenler kitap aldılar,
Yaylalarda “Vargit ” çiçeği açtı/Yaylacı yörükler yayladan geçti
Babil’de Semiramis çiçek açtı/Dünyaya sevgi aşk yelleri saçtı,
Aşkın öyküsü çiçeklerde gizli/sevenin kalbi gelinçikte saklı
Renklere bürünmüş hep farklı farklı/Güller nazlı nazlı gülümser haklı,
Dilde, falda ara sevgiyi aşkı/lalede, sümbülde bulun gerçeği
Çiçekler bir insan, insan bir çiçek/Gerisi yalan, İşte bu gerçek.