İNCE: SORUNLARI ÇÖZMEYE DEMOKRASİDEN BAŞLAYACAĞIZ”

Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce , İsmail Küçükkaya ‘nın sunduğu Çalar Saat’in konuğu oldu… İşte İnce’nin açıklamalarından önemli satır başları;

-Erdoğan yoruldu ve izliyorsunuz işte bu ruh hali ülkeyi yönetemez…

-Dolara daha değerli oldu soğan. Çünkü üretmeyen bir Türkiye. Bu Türkiye’yi batırır. 453 Milyar dolar borcumuz var.

-Niye parayı betone yatırıyor çünkü çalması kolay… Borç aldı taşa toğrağa gömdü bu yüzden parayı.

-Ziraat Bankası 1 milyar doları medya patronlarına verirse soğan doları geçer.

İnce’den ’15 yıl önce evlerimizde fırın, buzdolabı mı vardı?’ diyen Erdoğan’a yanıt

-‘Ne güzel öksürüyorsunuz’ efendim yalakalar öyle söyler.

-Erdoğan’ın ruh hali iyi değil bunları söylüyorsa doktora gitmesi lazım. Çalı çırpı toplayıp ateş mi yakıyorduk?

-Son 3 gün imaj düzeltmesi çalışması. İşi kötü, imajı düzeltmeye çalışıyor.

-Bu sorular şimdiye kadar sorulmadı Erdoğan’a. ‘Demek ki sorularılabiliyor’ demeye çalışıyorlar.

İNCE: SORUNLARI ÇÖZMEYE DEMOKRASİDEN BAŞLAYACAĞIZ”

CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, “İlk kez soğan doları geçti. Soğan kuru dolar kurunu geçmişse yangın var demektir” dedi.

CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik ve Yönetim Kurulu Üyeleri’ni ziyaret etti.

TÜSİAD’ın Beyoğlu’ndaki merkezine CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu ile birlikte saat 10.00 sıralarında gelen İnce’yi, Erol Bilecik ve yönetim kurulu üyeleri karşıladı. Muharrem İnce ve Erol Bilecik, görüşme öncesi düzenlenen basın toplantısında birer konuşma yaptı. İlk sözü alan TÜSİAD Başkanı Bilecik, İnce’nin ziyaretinden ve TÜSİAD üyeleriyle yapılacak ‘istişare toplantısı’ndan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Muharrem İnce: Soğan kuru dolar kurunu geçmişse yangın var demektir

“YAPACAĞIMIZ İSTİŞARELERİN BAŞINDA EKONOMİ GELİYOR”

Ana gündemin seçimler olduğunu kaydeden Bilecik, “TÜSİAD olarak ve esas vatandaşlar olarak baktığımızda da konuşulan ekonominin ta kendisidir. Sayın Cumhurbaşkanı adaylarının gündemlerine baktığınızda da doğal olarak ekonomi konuşuluyor. Ekonomide yaşanan sıkıntıların, özellikle de seçimlerden sonra üretilecek çözümleri, ekonomi politikaları, bizim de bugün sayın İnce ile yapmak istediğimiz istişarelerin başında geliyor” diye konuştu.

“EN UZUN GÜN TÜRKİYE ADINA 24 HAZİRAN OLACAK”

İstişare toplantısında sadece ekonominin konuşulmayacağını da söyleyen Erol Bilecik, “Üyelerimizin danışacağı konuların başında şüphesiz ki yüksek demokratik standartlar, hukukun üstünlüğü, dış ilişkiler, toplumsal cinsiyet eşitliği gibi birçok konuda sayın İnce’nin programları konusunda bizlerle istişare yapmasından memnuniyet duyacağız. Bugün 21 Haziran ve dünyanın en uzun günü. Bizim için de en uzun gün Türkiye adına 24 Haziran olacak. Bu seçimlerin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Türkiye’nin kutuplaşmasının sona erdiği, güzel iklimlerde buluşabileceği nihayetinde günlerin bir an öncesinde gelmesinde hem TÜSİAD Yönetim Kurulu adına hem bütün üyelerimiz ve iş dünyası adına bunu canı gönülden diliyorum” dedi.

İNCE’DEN DÖVİZ KURU ELEŞTİRİSİ: SOĞAN DOLARI GEÇTİ

Bilecik’in ardından konuşan Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce, Türkiye’nin 24 Haziran seçimleri öncesinde ilkleri yaşadığını belirterek, “İlk kez soğan, doları geçti. Soğan kuru dolar kurunu geçmişse yangın var demektir. Bu yangın varken iş dünyası ile dertleşmek de bir Cumhurbaşkanı adayı olarak çok doğru bir iş olur” şeklinde konuştu.

İNCE: SORUNLARI ÇÖZMEYE DEMOKRASİDEN BAŞLAYACAĞIZ”

Türkiye’nin ekonomisini çok kırılgan olarak niteleyen Muharrem İnce, bu sorunları çözmeye Türkiye’nin demokrasisinden başlayacaklarını aktardı. İnce, “Demokrasisi düzgün işlemeyen, hukuk devleti olmayan, mahkemeleri bağımsız olmayan bir Türkiye güven veremez. Yerli yatırımcıya da güven veremez yabancı yatırımcıya da güven veremez. Türkiye tek adamlıktan kurtulmalıdır. Türkiye demokratikleşmeli, Türkiye özgürleşmelidir. Türkiye’de telefonlar dinlenmemelidir. Bir yatırımcı, ‘ben Türkiye’ye şunu yaparsam üç ay sonra kurallar değişir mi?’ dememelidir” dedi. “Umut olmalıyız, barışmalıyız, kucaklaşmalıyız” diyen İnce, “Türkiye’nin umutlarını tazelemeye ihtiyacı var. Türkiye’nin özgürleşmeye ihtiyacı var. İnsanların morale ve normalleşmeye ihtiyacı var. Türkiye 16 yılda normalden uzaklaştı. Türkiye’yi yeniden normalleştireceğiz. Türkiye bir cazibe merkezi haline gelmeli ve bunu başarabiliriz” diye konuştu.

“TÜRKİYE’Yİ TOPYEKÜN AYAĞA KALDIRMAYA İHTİYACIMIZ VAR”

“Elimizde bir sihirli sayı var; 29” diyen Cumhurbaşkanı Adayı İnce, “Almanya’nın yaş ortalaması 40, İskandinav ülkelerinin 45, Türkiye’nin yaş ortalaması ise 29’dur. İşte bu sihirli sayıdır. Bu gençleri iyi eğitirsek sihirli sayı lehimize olur. İyi eğitemezsek başımıza bela olur. Onun için yargısı, ekonomisi, eğitimi, topyekûn kalkınma… Tarıma dayalı sanayiden, sanayideki 25’i atıl olan kesimi devreye sokmaktan, boş duran meralarımızdan kullanılmayan denizlerimizden topyekûn olarak Türkiye’yi ayağa kaldırmaya ihtiyacımız var. Bunu başaracağız” ifadelerini kullandı.

“BÜTÜN KESİMLERİ KAPSAYACAK BİR KABİNE KURACAĞIM”

Cumhurbaşkanlığı adaylığının açıklandığı 4 Mayıs’ta Cumhuriyet Halk Partisi’nin altı oklu rozetini çıkardığını hatırlatan İnce, “O günden bugüne 81 milyonun, hepinizin Cumhurbaşkanı olarak çalışıyorum. Allah’ın izni milletimin isteğiyle bu seçimi kazandığımda da gerek Cumhurbaşkanı yardımcılarımda gerek Bakanlar Kurulu’nda bütün kesimleri kapsayacak kabineyi kuracağımdan hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Partizanca değil, halkını dinleyen haddini bilen bir Cumhurbaşkanı, ayırmayan, kayırmayan ve kamu mallarını savurmayan bir Cumhurbaşkanı olacağım. 3 bin korumayla gezmeyeceğim. Saraylarda yaşamayacağım” diye konuştu.

“GÖRGÜSÜZLÜK DEĞİL GELENEKLERİNE SAHİP ÇIKAN BİR MODERNİTE

Konuşmasında TÜSİAD’ın merkezi konumundaki tarihi binasına değinen İnce, “TÜSİAD Türkiye’nin zenginleri. Binayı gördüm. İsteseler kaç tane saray yaparlardı ancak geleneklerini korumuşlar. İşte anlatmak istediğim budur. Saraylar değil geleneksel yapıyı korumak. İşte bu, ülkeyi kalkındırır öbürü ise sonradan görmeliktir. Görgüsüzlüktür. Görgüsüzlük değil, geleneklerine sahip çıkan bir modernite; anlayışım budur” dedi. İkilinin basın açıklamasının ardından görüşme, basına kapalı olarak devam etti.