Hemoroid deyip geçmeyin !

Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Onur Cumbul, hemoroid diye rahatsızlığını geçiştirip ileri dönemde kendilerine gelen hastalarda kanserle karşılaşabildiklerini, bu tür rahatsızlıkların ihmal edilmemesi gerektiğini söyledi.

Makat bölgesi hastalıklarının gruplara ayrıldığını, çeşitli tedavi yöntemleri olduğunu belirten Konya Hospital Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Onur Cumbul, en popüler tedavinin dikişsiz ve kanamasız lazer yöntemi olduğunu söyledi.

İç hemoroidlerin derecesine, sınıfına göre dörde ayrıldığını aktaran Dr. Cumbul, “Birinci ve ikinci derece hemoroidlerde ilaç tedavisi ve günlük diyet egzersizleri uygulamaktayız. Bu hastaların mutlaka kabız kalmaması gerekmekte. Onun haricinde biz bu hastaları sıcak oturma banyoları öneririz ve ciddi anlamda fayda görmektedirler. Üç ve dördüncü derece hemoroidlerde tedavi yöntemimiz tamamen değişmektedir. Bu hastalarda ameliyat uygulanmaktadır. Klasik cerrahi ameliyat yöntemleri uygulanabildiği gibi günümüzde popüler olan lazer ameliyatları uygulanabilmektedir. Lazer yönteminin avantajı hem ağrı yönünden hasta daha az ağrı hisseder hem de dikişsiz ve kanamasız bir yöntemdir. Lazerle o bölgedeki toplardamarı yakıyoruz” dedi.

“MAKAT BÖLGESİ RAHATSIZLIĞINI GEÇİŞTİRMEYİN”

‘Hemoroidim var’ diyerek muayeneye gelen hastaların çoğunda, makat bölgesinde çatlak ya da yırtık ile karşılaştıklarını ifade eden Dr. Cumbul, bu tür rahatsızlıkları olanların ihmal etmeden doktora başvurmasını önererek şöyle konuştu:

“İyi yapılan bir muayene ile hastada fissür dediğimiz çatlak, yırtık tanısı konulmaktadır. Bu fissürün tedavisinde erken evrede ilaç tedavisi uygulanırken, ilerleyen safhalarda mutlaka ameliyat etmemiz gerekiyor. Ameliyat harici farklı yöntem olarak botoks uygulaması günümüzde popüler hale gelmiştir. Bu hastalarda mutlaka kabız kalmamaları ve sıcak oturma banyosu önerimiz onlarda da mevcuttur. Makat bölgesindeki şikayetler ihmal edilmemesi gereken hastalıklardır. Rahatsızlığını hemoroid diye geçiştirilip ileri dönemlerde bize müracaat eden bazı hastalarda kanserle karşılaşabiliyoruz.”