Şahin, “Artvin Belediyesini Adım Adım Takipteyiz”
ARTVİN CHP MERKEZ İLÇE BAŞKANINDAN BAŞKAN KOCATEPE VE BELEDİYEYE TEPKİ
Şahin, “Artvin Belediyesini Adım Adım Takipteyiz”
ŞAHİN “HİÇ BORCU OLMAYAN BELEDİYEYİ NASIL 3 MİLYON TL BORÇLANDIRMAYI
BAŞARDINIZ”
hABER:Hayati Akbaş
ARTVİN-Cumhuriyet Halk Partisi Merkez İlçe Başkanı İlyas Şahin partililerle bir araya gelerek,
Çarşamba günü encümen toplantısında gündemin birinci maddesi olan İller Bankasında
10.000.000.00 TL kredi talep edilmesini değerlendirdi.
CHP Merkez İlçe Başkanı İlyas Şahin CHP İl binasında iktidar belediyesinin 2,5 yılı aşkın
sürede yaptığı icraatlar ile ilgili açıklamalarda bulundu. Açıklamaya CHP İl Başkan Yardımcısı
Ayhan Tekin, CHP İl Eski Başkanı Seçkin kurt, CHP Belediye Meclis Üyeleri CHP İl Genel Meclis
Üyesi Suat Kesen Merkez İlçe Yönetim Kurulu Üyeleri ve partililer katıldı.
2,5 yılın sonunda bir belediyenin bütçesinin yarısı kadar borçlanabilmek için belediye
meclisinden yetki istemesini sert bir dille eleştiren Şahin, “İktidar belediyesi olarak seçilmeden
önce Artvin’i uçuracağınızı söylemiştiniz. Artvin’i uçuruma götürüyorsunuz diyerek Belediye
başkanı Kocatepe’yi Artvin’i kötü yönetmekle suçlayarak eleştirdi.
İktidar Belediyesine oy veren Artvin halkının kısa sürede hayal kırıklığına uğradığını iddia
eden Şahin, devletin projelerini kendi projeleriymiş gibi sürekli tekrar etmeleri, başarısızlıklarını
kamufle etme amacı taşıdığını, Belediye’nin kendisine ait elle tutulur, gözle görülür bir projesinin
olmadığını savundu. Hastanenin virajındaki büfeleri bile proje sayan bir belediyenin iyi yönetildiğini
kimsenin söyleyemeyeceğini belirten Şahin, şu ifadelere yer verdi:
AKPli Belediyesi’nin 2,5 Yıllık Performansını Değerlendireceğiz
“Bugün, 30 Mart 2014 yerel seçimlerinde göreve gelen AKP’li Artvin Belediyesi’nin aradan
geçen 2,5 yıla yakın süredeki performansını, yerel seçimler öncesinde Artvin halkına seçimi
kazanmaları halinde vaat ettikleri konuları, bu vaatlerin gerçekleşip gerçekleşmediğini ve 1
Haziran Çarşamba günü yapılacak olan Belediye Meclisi Haziran ayı toplantısı gündeminde yer
alan önemli bir konuyu da sizlerin aracılığıyla Artvin halkımızla paylaşmak üzere buradayız.
Artvin halkı 30 Mart 2014 yılında tercihini AKP’li bir belediyeden yana kullandı ve bizler de
demokrasiye olan bağlılığımızdan ötürü bugüne kadar belediyenin çalışmalarını, icraatlarını
saygıyla izledik ve muhalefet görevimizi daha çok belediye meclisi içerisinde yaparak kamuoyuyla
çok fazla şeyi paylaşmadık, yani belediye başkanına yeteri kadar zaman tanıdık. Ancak takdir
edersiniz ki aradan yaklaşık 2,5 yıl geçtiği için artık belediye hizmetlerini ve icraatlarını sorgulama
zamanı gelmiştir.
Suyu Yüzde 50 Ucuzlattı Ama!
Artvin Belediye Başkanı ve mensubu olduğu iktidar partisi yerel seçimler öncesi Artvin
halkına çeşitli vaatlerde bulunmuşlardır. Teleferik, yürüyen merdiven, mezbahana, hal, suda yüzde
50 indirim, çöp sorununun çözümü gibi somut örneklerin yanı sıra iktidar olanaklarıyla Artvin’i
uçuracaklarını vaat ettiler. Bakalım Artvin’in neleri uçmuş? Ancak detaya girmeden önce biz
kendilerine nasıl 15 yıl bu kenti yöneten nasıl bir CHP’li belediye bıraktığımızı söyleyelim. Borcu
bulunmayan, AVM’ de 21 tane iş yeri olan, yeni hizmet binası olan, yenilenen otobüs terminalinden
düzenli geliri olan, marina tatil köyüyle, Kafkasör’deki sosyal tesisleriyle, her türlü ihtiyaca cevap
veren araç parkı ve saha amirliğiyle kendilerine bu belediyeyi devrettik.
Göreve geldiklerinde su ücretlerinde indirime gitmek istediklerinde biz de destek vererek oy
birliği ile bu kararın alınmasına destek olduk. İller bankası payıyla birlikte su gelirinden başka bir
geliri olmayan belediyemiz için bu karar her ne kadar risk taşısa da iktidar olanakları sayesinde
ekonomik sorunun yaşanmayacağı beklentisiyle karar geçti ve halk suyu indirimli içmeye başladı,
ancak bu yüzde 50 indirimden sonra bir kez de yüzde 10 civarında tekrardan suya zam yapıldı.
DSİ’nin Orman Bakanlığı’nın Projesi’ni Kendi Projeleriymiş Gibi Sunuyorlar!
Teleferik, yürüyen merdiven gibi projeler henüz hayata geçmediği gibi devletin çeşitli
kurumlarının yaptığı hizmetlerin sanki belediyece yapılmış gibi gösterilmeye çalışılması da gülünç
bir durumdur. Kafkasör yolunun özel idare ve DSİ marifetiyle asfaltlanmasına rağmen bu proje
tamamen belediye hizmeti gibi halka lanse edildi, yetmedi yine DSİ ve orman ve su işleri
bakanlığının projesi olan Kentpark’a da yine belediye sahip çıktı.
Çöpü Bir Baraj Kıyısından Aldı Bir Başka Baraj Gölü Kısına Götürdü! Bu Hükümet CHP
Belediyesi’ne Bunun İçin İzin Verir Miydi?
Yetmedi Hatila suyu projesi yine bir DSİ projesiyken bunu da Artvin Belediyesi 50 yıllık su
sorununu çözdük gibi kendilerine ait olmayan projeleri halkımıza belediyenin hizmetleri gibi
aktardılar. Hele 90 yıllık çöp sorununu çözdük dedikleri proje tamamen İskebe’de daha önce
yapılan işin varyant mevkiinde Kalburlu köyü karşısındaki alana dökülüp üzerinin toprakla
kapatılmasından başka hiçbir şey değildir. Oysa çöp arıtma tesisi yapılacak hatta çöpler Erzurum’a
nakledilecekti, halka verilen söz buydu ancak gelinen noktada çöpü İskebe’ye değil varyanta
döküyorlar, çöpün kirli suları yine baraj suyunu kirletmeye devam ediyor.
İşadamı İsmet Acar Belediye’ye 2,7 Trilyon Bağış Yaptı
2,5 yıllık belediye icraatlarına bakarken toplam 3 kalemde İsmet Acar tarafından belediyeye
hibe edilen 2,7 milyon TL’yi de unutmadan geçemeyiz. Ayrıca İstanbul Büyükşehir Belediye
Başkanı Kadir Topbaş’ın Artvin’e halkına vaat ettiği gibi verin belediyeyi Artvin’i uçurayım sözlerini
de asla unutamayız. 20 yaşında 2 adet eski otobüs, 10 yaşında eski bir minibüs ve son olarak da
yeni göndereceği 2003 model megane marka otomobille Artvin’i uçurduğunu göz ardı edemeyiz!!!
Biz bu kullanım dışı kalmış artık araçlara layık insanlar değiliz. Kaldı ki bizim devrettiğimiz araç
parkımızda bunlardan çok daha yeni ve iyi durumda olan araçlar zaten var. Allahtan Acarlar
otomotiv son model Passat hediye etti ve yine Allahtan CHP’li belediye başkanının bıraktığı yeni
araçlar var yoksa Kadir Bey Artvin’imizin belediye başkanına bu eski araçları layık görmüştür.
Artvin Belediye’si Esnaflara Rakip Oldu!
Üstelik İftar Çadırlarını Da Esnafa Yükledi!
Gelelim belediyemizin Artvin esnafıyla olan ilişkisine. CHP’li belediye zamanında esnaf
belediyeye mal ve hizmet satmak için yarışır, ödemesini zamanında alır ve belediyemizden
kendisine destek bulurdu. AKP’li Artvin belediyesi ise işe önce esnafımızla rekabet etmekle
başladı maalesef. Önce yıllardır sorunsuz bir şekilde kirasını ödeyerek evini geçindirmeye çalışan
belediyeye ait iş yerlerinde kirada olan esnafımıza tokat attı. Bazı esnaf işinden oldu bazısı da
eskiye göre kat ve kat misli kira ödemeye mahkûm edildi. Sokakta yaşayan bir tek insanın
olmadığı, karnı aç insanların bulunmadığı Artvin’de ramazanda dini duygulardan yararlanmak için
iftar çadırları kurup tüm AKP kadrolarıyla beraber bir ay boyunca orada yiyip içtiler. Üstelik bu iftar
çadırının giderlerini karşılamak için de yine esnafa salma vurarak para toplamaktan da kendilerini
alı koymadırlar!
Lokantacı Esnafını Vurdu!
O bir ay süresince lokantacı esnafına da nasıl bir darbe vurduklarını hiç umursamadılar.
CHP’li belediye döneminde işletmesi bir Artvinli aileye verilen Marina’daki restorantı bu işyerinden
evini geçindiren aileden alarak kendisi işletmeye başlayan belediyemiz özellikle bilboardları
süsleyen reklamlarıyla ve canlı müzikleriyle yine kafe restoran ve lokantacı esnafımızla rekabet
etmeyi tercih ederek zaten zor durumda olan esnafımıza darbe vurmuştur.
Topbaş’ın 20 Yaşındaki Otobüslerini Kurban Keserek Hizmete Aldı!
O Araçlar Ne Kadar Güvelidir? Hani Artvin Halkı En İyisine Layıktı?
Yetmemiş halkı sorunsuz şekilde işinden evine taşıyan belediye dolmuşçularına sıra gelmiş
ve yeni arabalar ihale ederek belediyeye gelir elde etmek istemiş, gelen tepkiler üzerinde minibüs
ihalesinden şimdilik vazgeçerek Sayın Topbaş tarafından gönderilen 20 yaşındaki 2 adet otobüsü
hizmete sokmuş ve minibüsçü emekçilerin gelirlerine gözünü dikmiştir. Esnafa bu darbeleri
vururken bir yandan da eskiden belediyeye mal ve hizmet satmak için yarışan esnaf artık
belediyeden olan alacaklarını zamanında alamaz hale gelmiş ve bu artık o kadar ciddi boyuta
ulaşmıştır ki artık kimse belediyeye mal vermek istememektedir.
AVM’deki İşyerlerini Satışa Çıkardılar, Satamadılar!
Esnafa eziyet bunlarla da sınırlı değil. AVM deki işyerlerini satma kararı aldıklarında ne
kadar muhalefet etsek de bizi dinlemediler. Kendilerine esnafı üzmemek için Ticaret Odası ve
Esnaf Odasıyla bu işyerleri hakkında istişare edilmesi gerektiğini söylesek de bu görüşümüz
dikkate dahi alınmamış ve bir an evvel o iş yerleri satılarak gelire dönüştürmek hedeflenmiştir.
Şimdi sormak istiyorum AKP’li belediyeye: o işyerlerini sen mi kazandırdın da satıp parasını
kullanmak istiyorsun? O işyerlerini yabancılara sattığında zaten zor durumda olan Artvin esnafı ne
olacak? Toplu halde satmak için yola çıktıkları iş yerlerini tek tek satışa çıkardılar ama yine de alıcı
bulunamadı! İşte özetle Artvin belediyesinin esnafa bakış açısı bunlardır.
CHPli Belediyenin Kapısı Ardına Kadar Açıktı Ya Şimdi?
CHP’li belediye döneminde herkesin kapısına makine, araba, malzeme giderken ve halk
belediye başkanının kapısını çalmadan içeri girerken şimdi halk sadece haftada bir gün makama
kabul edilir ve de halka lazım olan araç, malzeme ve makineler ücreti dahilinde halka verilir hale
gelmiştir. Hatta ev çöpü dışındaki çöplerin kaldırılması için halktan ücret talep edilmeye
başlanmıştır. İmar tadilatı konuları da yine akp’li Artvin Belediyesi döneminde ücrete tabi olmuştur.
Yani kısacası halk artık belediyede işini görebilmek için elini cebine atmak zorunda kalmıştır.
Bizim Belediyemizde İşçinin Alın Terine Saygı Vardı Abında Ödenirdi!
CHP’li belediye zamanında ücretlerini zamanında alan, hatta hafta sonuna denk gelmesi
halinde hafta sonu bile maaşları hesabına yatırılan taşeron işçilerin maaş ödemeleri her ay düzenli
olarak aksar hale gelmiştir! Hatta CHP’li belediyemiz emekli olan personelimizin tazminatı aynı
gün tamamını öderdi, fakat AKP’li belediye emekliye ayrılanlara tazminat ödemeleri için taksitli
ödeme yolunu teklif eder hale gelmiştir. Belediyenin ekonomik olarak iyi yönetilemediğine işarettir
bu konu. Üstelik yaşanan ekonomik sıkıntıdan dolayı şirket bünyesindeki çalışanların İş-Kur’a
kaydırılmak istendiğine dair bir olayı biliyoruz ve bu olayın da yakından takipçisi olacağız. Bir işçiyi
şirketten alıp İş-Kur’a devretmek demek o işçiyi aslında işten atmak demektir!
24 Trilyonluk Bütçesi Olan Bir Belediye Nasıl 10 Trilyon Borç Alabilir?
Gelelim belediyenin 1 Haziran Çarşamba günü yapacağı meclis toplantısı gündemindeki
önemli bir konuya. Artvin’i uçurmayı vaat eden, iktidar olanaklarını öne sürerek bu halktan oy
isteyen ve göreve geldiğinde tek kuruş borcu olmayan bir belediye devir alan, düzenli gelirleri olan
bir belediyeyi devralan Artvin belediyesi 10 milyon TL ( 10 Trilyon ) kredi kullanmak istemektedir.
15 yıl boyunca muhalefet partili bir belediye başkanının yönettiği Artvin Belediyesi hiçbir zaman
kredi kullanmamış, buna gerek de duyulmamıştır. Yıllık bütçesi 24 Milyon TL civarında olan bir
belediye için 10 Milyon TL lik borçlanma hususu kabul edilebilir bir konu değildir. 5393 sayılı
belediyeler kanununa göre de bir belediye ancak bütçesinin %10’u kadar borçlanabilir ve bu
borçlanmayı da DPT(Devlet Planlama Teşkilatı) tarafından onaylanacak olan projeleri için
kullanabilir. Söz edilen rakam bütçenin yarısına denk gelmektedir. Böyle bir borçlanma hukuken
de sakıncalı olduğu gibi belediyenin gelecek yılları için de büyük bir tehlikedir. Konu çok önemli
olduğundan Çarşamba günü bizzat meclis toplantısını takip edeceğim. Bu kredinin neden gerek
görüldüğü, ne için kullanılacağı, nasıl ödeneceği çok önemli sorulardır. En önemli soru ise iktidar
olanaklarıyla Artvin’i uçuracak olanların ne oldu da krediye muhtaç hale geldikleridir!
Belediye 2,5 Yılda 3 Trilyon Borçlanmış!
Bugün itibariyle belediyenin piyasaya olan borcu 3 Milyon TL nin üzerindedir. AVM deki
işyerlerinden beklenen gelir 9 Milyon TL iken hiçbir işyerinin satılamamış olması mı bu krediyi
almaya mecbur bıraktı sizi acaba? Üstelik rakam o kadar büyük ki belediyenin aylık gelirleri
itibariyle bunun 3-5 yıl gibi vadelerle ödenebilme şansı da yoktur. Acaba bu kredi, geri ödemesinin
2 ya da 3 yıl ertelemeli olarak mı kullanılmak isteniyor?
Artvin’de Hiç Bir Şeyi Olmayanların Artvin Halkını İpotek Altına Alma Hakkı Yoktur!
Bu resmen ben borç alacam benden sonra gelen ödesin anlayışıdır ki bunu tahmin
etmiyorum inşallah böyle bir amaçları yoktur. Çünkü bu ne vicdana ne akla sığar! Sırf bu çok
önemli sorulara yanıt alabilmek adına 1 Haziran günü yapılacak olan belediye meclisi toplantısını
dikkatle yerinde takip edeceğiz. Kimse unutmasın ki, bizler Artvin’in gerçek sahipleriyiz ve taşıma
oylarla seçim kazanıp, eşinden ve valizinden başka Artvin’de hiçbir şeyi olmayanların bizim
belediyemizin geleceğini, Artvin’in geleceğini ipotek altına almalarına asla izin vermeyiz! Artvin
Belediyesinin tüm icraatlarının ve bu konunun da sonuna kadar takipçisi olacağız. Tüm Artvin
Kamuoyuna Saygılarımla” şeklinde konuştu.