SEVGİ ÜZERİNE

SEVGİ ÜZERİNE

YAHYA AKSOY
“Sevilmek istiyorsan sevimli olmalısın;/Güzel güzel huylarla kalplere dolmalısın./ Herkesin
sevilecek özellikleri vardır;/ Sevilmenin yolunu sevmekte bulmalısın.” şair Fazıl Bayraktar.
“14 Şubat Sevgililer Günü”nün , kökleri MS III.yüzyılda Roma dönemine dayanan anlamlı bir
öyküsü bulunmakta: Roma İmparatoru II. Cladius, savaşlara gönderecek asker bulamayınca,
nişan ve evlilikleri yasaklamış. Bir din adamı olan Aziz Valantine, yasakları dinlemeyerek gençleri
evlendirmeye devam edince, imparator tarafından 14 Şubat 270 yılında ölüme gönderilmiş.
Vatikan tarafından daha sonra Valantin’e ” AZİZ” unvanı verilmiş ve ölüm günü “Sevgililer günü
“olarak kutlanmaya başlayınca dünyaya yayılmış.
Uygarlık tarihinde sevgi günü olarak kutlanan önemli tarihler de bulunmakta. Antik Yunan
takviminde ocak ortası ve şubat ortasına gelen günler ,Zeus ile Hera’nın ” Kutsal Evlilik Günü”
olarak anılmış. Bereket tanrısı için 1800’den itibaren ABD ‘de sevgi günü kutkanır olmuş.Bir
geleneğe göre İspanya Katalon bölgesinde nisan ayında kırlara çıkan gençler birbirlerine kitap ve
çiçek hediye etmişler. Bu geleneği temel alan BM, 23 Nisan gününü “1995 hoşgörü yılında” Dünya
Kitap ve Telif hakları Günü” olarak belirlemiş.İnsan-kitap ve sevgi bütünleşmiş.
Ülkemizde bayramlar, bahar bayramı- Nevrûz, Cemre Düşmes , Hıdırellez,Çiğdem ve Kardelen
günleri, şenlikler sevgilerin anlatılmasına vesile olmaktalar.
Sevginin bilge şairi Fikret Sezgin, zamanı, insanı, neyi ve sevgiyi bir dörtlükte harmanlamış:
“Zaman yaşamıyorsa saat isterse dursun,/Yaşam gönül harmanı, seni seven savursun./Sevgi
kamıştan değil,seven nefesten gelir./Sevdiğinin elinde severek ney olursun.”
Sevgi, bütün canlılarda çok yönlü ve çeşitlidir: Vatan ,bayrak, toprak, insan,su, hava, doğa ,
çocuk,çiçek, musiki, resim, mimari, güzel sanatlar, tarih, kültür, deniz, yemek ve giyim gibi pek
çok alanda ele alındığı zaman insanların bunlarla kaynaştıkları görülür.Her çeşit sevgiyi, özlü ve
anlamlı dizelere aktaranlar da şairlerdir.Şair şiirdir, şiir sevgidir.
Antik çağın mitolojik öykülerinde, destanlarında,efsanelerinde , şiirlerinde aşk ve sevgi temasını
görmekteyiz. Troya savaş’ında, Büyük İskender’in ayrılamadığı Babil’de, Yer yüzünde çiçek ve
gök yüzünde kuş olan ve efsanesi dünyayı saran Babil’in Kraliçesi Semiramis’te, Anadolu’nun
halk hikâyeleri “Leyla İle Mecnun, Ferhat ile Şirin ve Aslı ile Kerem”de hep sevgi ve aşk
felsefesini doruklarda bulmaktayız…Sevgi tutkuyu,tutku aşkı yaratarak hayata taşır. Mutluluk
yaratır.
Dünyanın en ünlü sevgi şairi FUZÛLÎ(1480-1556), Bağdat’ta yaşamış ve ölümsüz eserleri ile
edebiyet tarihinde seçkin yerini almıştır.
Ebedî aşka bağlanarak, aşkı kendine özgü bir anlatımla ,incelikle ve ustalıkla eserlerinde bir oya
gibi işlemiştir:
“Aşk imiş her ne var âlemde/ İlm bir kîl u kâl imiş ancak.”
“İnsan, akıl, ruh ve sevgi üçgeninden ibarettir” diyen ilahi sevgi yolcusu Hz.Mevlânâ, “ Sevelim
sevilelim dünya kimseye kalmaz diyen Yunus emre, “ Sevgi muhabbet kaynar ocağımızda” diyen
Hacı Bektaş-ı Veli, sevgi şairleri Karacaoğlan, Veysel ve Cahit Külebi gibi nice bilge, düşünür,
ozan-âşık , şair ve yazar, değişik açılardan ilahi sevgiyi, ve diğer sevgi konularını işlemişlerdir.
Sevgi Mengisi:
“Dışın güzelliği için galayı/Yüreği pak eden sevgidir sevgi
Gula gazandıran cennet âlâyı /Hak ile hak eden sevgidir sevgi
Sevgi dolsun her nefeste içelim/Sevgiler ekelim sevgi biçelim
Sevgi dünyasına yalan giremez/Gönülden sevmiyen Hakk’a eremez

Bakar ama perdelidir göremez /Perdeyi galdıran sevgidir sevgi
Sevgi dolsun badelere içelim/Sevgiler ekelim sevgi biçelim
Garibim aklımı alan bir gözdür /Yanar yüreğimde aşkı bir közdür
Hayvan dünyasının nimeti azdır/İnsana çok eden sevgidir sevgi
.Sevgi dolsun badelere içelim /Sevgiler ekelim sevgi biçelim” Neşet Ertaş
Hayatın ana tema’sını oluşturan felsefe, sevgidir…Dünya ve insanlık,sevgi ve hoşgörü ile mutlu
ve huzurlu olmalıdır. Yaşamın temel felsefesi ve dayanağı sevgidir.Bir gün değil her gün
olmalıdır.Sevgi paylaşıldıkça yücelir.Prof.Dr.şair İ.Ağah Çubukçu’nun dediği gibi:”Kin yürekte
yüktür,sevgi gönülde güldür.”

YAHYA AKSOY