SEÇİM SONU SANCISI

SEÇİM SONU SANCISI

Uyguladığı seçim ekonomisine, kullandığı kamu gücüne ve dilediği gibi yönlendirdiği ki % 95’i
kapsıyor, yazılı ve görsel medyanın çabasına rağmen AKP iktidarı, kesinleşmemekle birlikte, iddialı
olduğu büyük şehirleri kaybetti. Fakat bu durum, AKP’nin büyük yara aldığı anlamına gelse de seçimi
kaybettiği anlamına gelmiyor; oy oranları değişmedi çünkü.
Saptırma, yalan, hakaret, aldatma ve iftiraların seçmen üzerindeki etkisini öngörmek olanaksız,
ülkenin içinde bulunduğu -eğitimden ekonomiye- her türlü sıkıntının bütünüyle dış güçlerle ilintili
olduğuna ise AKP’yi destekleyen yurttaşlar inanmış.
AKP yönetimi, oy oranlarına bakarak kaybetmediklerini dillendirirken, diğer taraftan; seçim gecesi
ve ertesi gün -kaynağı bilinmeyen verilerini kritik dönemeçte 15 saat donduran- Anadolu Ajansı’nın
saptırıcı gölgesinden hareketle İstanbul ve Ankara’ya ilişkin başlattığı operasyonla umut yaratmaya
çalışıyor.
31 Mart seçimlerinin eşi benzeri görülmemiş bir biçimde -seçim düzeninden sorumlu oldukları
halde- şaibeli olduğunu basın toplantısıyla duyuran ne iktidar partisi yönetimi, ne de seçimlere dış
güçlerin müdahale ettiğini ve sandıklarda FETÖ parmağının olduğunu işleyen “yandaş” yazılı ve görsel
medya -15 Temmuz sonrası uygulamaları nedeniyle- muhalif kesimi şaşırtmış değil. Ayrıca,“bunlar
seçimi kaybetseler de, ne yapıp yapar gitmezler” düşüncesiyle sandığa gitmeyen kesim de -şimdilik-
yanıldığını düşünmüyor.
Yaratılan bu fırtınanın etkisiyle “dayanağı olmayan; şerh konulmamış oyların, hukuk dışı tekrar
sayımından” ya da farklı bir yöntemden sonuç alırlar mı bilinmez. Ancak, söz konusu şehirleri kazanan
muhalefet partisi ve adaylarının işlerini sıkı tutuyor olması nedeniyle işlerinin -bu kez- kolay olmadığı
çok açık. Sonuç alamamaları durumunda; iddia edildiği gibi, yitirilen belediyelerde oyalama taktiği ile
temizlik yapılıp yapılmadığını da öğrenmiş olacağız.
Açık olan bir başka şey de -seçim sonuçlarının değişmemesi durumunda- Tek Adam’ın, İstanbul ve
Ankara başta olmak üzere kaybettiği Büyük Şehir Belediyelerinin Yeni Başkanları’na dünyayı dar
edeceğidir. Seçimden birkaç gün önce; Büyük Şehir Belediyelerini kast ederek: “Alsalar da
yürütemeyecekler, bunlar oradaki personelin maaşını dahi ödeyemeyecekler. Hepsinin şu anda
künyeleri, bütün belediyelerin borçları elimizde; yürütemeyecekler” demişti. Böyle olsa da borç
batağındaki belediyelerin (tüm çıkar ağlarından kurtulacağı için) kendi yağıyla kavrulup; başarılı işlere
imza atmış deneyimli başkanlarıyla, iyi işler yapması elbette mümkün…
Yaşadığımız seçim sonu sancısının ülkemize barış, kardeşlik ve demokrasi adına umut getirmesi
dileğiyle…
04.04.2019
Ferruh SİDAR

Comments are closed.